4.bölüm

26 4 3
                                    

Burnuma gelen rutubet kokusu miğdemi alt üst etmeye yetmişti.Gözlerimi açmaya zorladım nerede olduğumu anlamaya calışır gibi baktım rutubet küf kokan bir yerdi.Demir kapıyı görünce ilerlemek istedim ama kollarımdaki kelepçeli zincirler bunu baya zorlaştırmak için takılmıştı.O sırada demir kapıdan içeri giren iri yarı adam dibime geldi ay ışığı sadece vücudunu gösterirken bir kahkaha attı.
"Kusura bakma seni tuttuğum yer biraz konforsuz "
Dediğinde kafamda şimşekler çaktı.
bu benim hisselerime isteyen adam.
"Sen kimsin benden ne istiyorsun!!!"
Adam aşağıya eğildi suratını görünce tüküresim geldi ama bunu sonraya saklayacak niyetini öğrenecektim.
"Babandan alamadığım intikamı alicam güzelim"ne intikamı dan bahsediyor bu babam sadece mirasını deil belalarını da bırakmıştı.
"Ne intikamı dan bahsediyorsun sen !?"
"Orasi seni ilgilendirmez küçük cadı "kapıdaki adama el işareti yaptıktan sonra adam beni aldı.
"Bırak kolumu"
Beni bir odaya soktuğunda kapıyı kitledi.Üzerime gelmeye başlayınca Geri geri gittim son durak.. duvarın soğukluğunu hissettim...

JAY'in ağzından

Cristinayı kaçırdıklarıni adamı Hanry den öğrenmiştim.Vücudumda korku gezerken onu ne kadar çok önemsediğimi anladım.Onun için farklı şeyler düşüne bilirmiydim bilmiyorum.Adamlarin deposuna bir şekilde girdik.Crsitinayi Hanry ile ararken en son ki odadan adam çıktı onuda Hanry postaladı.Cristina evet orda üzerinde sadece iç çamaşırlari ile yatıyordu.Hemen yanına gittim o lanet herif ona bisey yapmasada yemine dokunmuştu öylece bana bakıyordu üzerine yatağın çarşafını yardım.Gucağımda o kadar caresizdiki bi an yenin ettim o adamı bulacağıma.Arabanin arkasına cristinayı oturturken yanına oturdum.Elimi yanağına koyma gereği hissettim.
"Sana napti?"
Sadece baktı gözlerime ve konuştu
"Taciz etti"derken gözleri buğulanmış bir damla yaş düşmüştü parmağımla sildim.Gözlerini kapattı bende öne geçerek eve sürmeye başladım. Kendi evine bırakmayınca
"Nere gidiyoruz ?"
Onu kesinlikle bu aralar tek birakamazdim kacirilabilirdi gene
"Bu aralar yalnız kalamassin kalmamalisinda benim evime gidiyoruz"bana ne kadar güvenilir bilmiyorum ama şu anlık mecbur.Kapiya geldiğimde arabadan indi kucağıma alacakken hayır dercesine elini salladı.
Eve çıkarken odasına çıkardım .
"Banyoyu kullanabilirmiyim kendimi pis hissediyorum"
"Tabiki cristina sana bir iki elbise getiririm"  kafasını olumlu anlamda salladı.Odasindan çıkıp mutfağa gittim dolaptan yemeklerden bir masa hazirladim fakat ona giysi vermeyi unutmustum lanet!
Mavi bir tişört ve ona en uygun pijamayi buldum.
Odaya girdiğimde ov ,!
Karşımda vücudunu tek parça kapatan havlu vardı ve saçları köprücük kemiklerine yapışmıştı ben mest olurken bi an kendime geldim.
"Kusura bakma ben cikmamissindir diye ..."
"Sorun yok teşekkürler elbiseler için"
Gülümsedim ve elbiseleri verdim çıkarken yemeğe inmesinide söyledim.
5dakika sonra merdivenlerden inen Cristina ya gulmemek için kendimi zor tuttum sonunda kahkahayi basınca şakadan kaşlarını catti
"gülmeyi kes ben senin kadar yokum.O kaslar bende yok"diyince pot kırdığını anladı ve kızardı.
"Kaslarım çok güzel dimi?"diyip kahkaha atınca oda güldü yeme k yerken sohpet ettik fakat havadan sudan.
"Gerçek arkadaş olmaya ne dersin"elini uzatinca ellerine baktım tabiki olurdum.Elini sıktım fakat geri çekmeden öptüm.
"Tabiki matmazelim"
"Hey bana yürüyorsun yürümeyi bıraktın uçuyirsun jay "diyip kahkaha atti.Abarttim herhalde diyip sustum.
Bi süre sonra cristina bana baktı baktı
"Jay şakaydı "
"Jayyy?"
Hala cevap yok suyu alıp suratına bir döktü agzimdaki küfürler baya bi ağırdı.
"Altı üstü su döktüm küfürler bak "
"Afedersin ne su döküyosun uyuşuk
"Diyince sahildeki gün aklıma geldi gülmeye başladım.Noldu dercesine bana bakarken oda anladı bozuldu tabi.Masayı topladıktan sonra Herkez odasına gitti. kafamdaki tilkiler susarsa uyuyabilecektim.Fakat adamlar neden cristinayı kaçırdılar bilmiyorum ama öğrenicem.Bu gün yaşadığım korku cristinayı ne kadar önemsediğimi fark ettirdi bana bu kadar çabuk değil bu aşk değildi bence.Bunlari kafamdan silip derin bir uykuya dalmaya çalıştım fakat yan odadan ağlama sesleriyle yerinden kalktım ne olur ne olmaz diye silahımi aldım.Odaya girdiğimde kimse yoktu Cristina kabusların içinde, soğuk terler içindeysi silahı hemen kenara koyup onu uyandırmaya çalıştım.
"Cristina ben burdayım uyan"cevap yoktu uyanmamış hala ağlıyordu.Bu sefer dürttüm.Uyandi mavi gözleri kıpkırmızı bana bakıyordu bi anda sarıldı korkmuştu.
"Ben çok korktum ben... bu kadar korkak bir insan deildim.... çok korktum" sakinleşmek için bende sarildim ve saçlarını oksadim.
"Sadece kâbus sakin ol  gel guzunu yıkayalım"olumlu anlamda kafasını salladı.Kucağıma alıp banyoya götürürken ne kadar güzel olduğunu fark ettim.
Siyah saçları mavi gözleri pürüzsüz teni..ben onu incelerken banyoya giderken durmuş birbirimize bakıyorduk.O sırada ise olan oldu bi anda birbirimize yaklaşmaya başladık ve o an dudaklarını birlşti
Fakat ikimizdede hareket yoktu.Sonunda ben pes ettim çok yavas onu öpmeye başladım oda karşılık veriyordu dudaklarımızı çekince  gözleri açıldı.o kadar güzeldi ki gözleri mest olmuş bakiyordum sonra gözlerini çevirdi ve kucağımdan inip banyoya girdi bir süre sonra sus sesi geldi duş alıyordu herhalde.Bende odama geçtim ve yatagimda derin bir uykuya başladım.



Ben biraz acemiyim kusura bakmayın ama ders almayaya başladım yazar arkadaşlarından var Klara yükselmiş lütfen kitabıma bildiğiniz kitap yorumlarına yazın önerin ve önerileri bizi söyleyin :)

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 12, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Karanlıktan AydınlığaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin