uyandığımda belimden boynuma doğru hissetiğim ağrı yüzümü buruşturmama neden oldu.
kaç saat uyumuşum ya ben.
saate baktığımda 9 saat uyuduğumu fark ettim gözlerimi kocaman yapıp.yerden doğruldum nedenmi yerdeyim hiç yatakta kalkmadımki o kadar deli yatıyorumki dünyada benden bidaha olduğunu düşünmüyorum.
hemen çıkıp merdivenlere yöneldim aşağı kattan gelen kokuyla merdivenleri daha hızlı indim. Annemin mavileriyle gözlerim buluştu ve ardından birbirimize en sıcak gülüşlerimizden birini yapıp yanına doğru ilerledim.
-- günaydın kızım. -- günaydın annem. diyip boynuna kocaman sarılıp yanağına kısa bir öpücük gönderdim.
ardından hani bana diyen babama bakıp seni unuturmuyum hiç deyip yüzünde öpülmedik yer bırakmadım derya ablanın yaptığı kahvaltının görüntüsüne bakıp söze girdim.
- hadi ama yemek yimiycekmiyiz.
- hadi bakalım kahvaltıya geçelim o zaman. diye söze girdi babam.
annemde onaylayınca hep beraber kahvaltıya geçtik. sessizlik içinde yaptığımız kahvaltımızda sessizliği bozan babam oldu
- açelya sana bir mektup geldi kapının önünde kendin açmak istersin diye düşündüm.
hemen kapıya koşup mektubu elime aldım ve masaya oturdum. Zarfı açmaya başladım açma işi tamamlandığında gözlerim kocaman oldu çünkü yetenek okuluna kabul kabul edildiniz diye kocaman bir yazı vardı altındada benim olduğunu belli eden açelya kurtoğlu yazıyordu kocaman çığlık atıp babamın boynuna atladım anneminse yanaklarına uzun uzun öpücükler bırakıp .
-- yeteeneek okulunaa gidiyooruum. diye tektar tekrar tekrar söylerken. aklıma gelen şeylerle heycanlanıp hemen odama çıktım ve telefonumda kişilere girip isme tıkladım ve aramaya başladım.
" naber melis"-ben
"iyidir açelya senden "-melis
"bende iyi sana bi habrim var "
"asıl benim sana bi haberim var "aynı anda söyledik.
"yetenek okuluna kabul edildim"ikimizde çığlık atıp gülüştük.
hemen kafamızda program yaptık melis çok güzel gitar çalıyordu notaları aklında tutup hiç yalnışsız çalabiliyordu benim atölyemde ben alıştırma yaparken oda yanımda gitar çalacaktı telefonu kapattım ve hemen hazırlandım aynaya baktığımda çok güzel göründüğümü fark ettim havada güneş vardı ama buz gibiydi siyah bacaklarımı saran bi kot üstüne beyaz bir tişört onun üstünede gri kot ceket giydim kırmızı konverslerimide ayağıma geçirdim malzemelerimide aldıktan sonra kapıyı açtım merdivenlerden inerken zil çaldı " ben bakarıım " diye bağırdım.
kapıyı açtığımda melis tam karşımda duruyordu oda benim kadar güzel giyinmişti ama o üzerine siyah bi deri ceket altına bacaklarını saran beyaz bir kot konverslerini de siyah renkli seçmişti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
multimedia= melis
beraber bizim şoförümüz olan ismail amcayla yola çıktık evet hala bi arabam yok. herneyse yolda giderken okulla ilgili hayaller falan kurduk daldığımız için geldiğimizin farkında bile değildim.
arabadan indiğimizde herzamanki olduğum gibi ne oluyosa düşüyor gibi oldum ama meliste alışkın olacakki beni tuttu normale döndüğümde atölyeme baktım.
çok sık insanın gelmediği yeşillik bi alanda tahtaların ustaca döşendiği bir yerdi kapının kilidini açtım her zaman geldiğim için çok tulozlu değildi.
içeriye girdiğimde çok oyalanmadan eşyalarımı hazırladım melis çoktan gitarını eline almış çalacağı şarkıyı seçiyordu ben hemen yapmaya başladım genelde soyut şeyler çiziyordum ve yine soyut birşey çizecektim ağlayan bir kadının gözyaşına hayatı sığdırmaya çalışâcaktım çok heycanlandım resmi yapmaya başladım melisin çaldığı şeyle beraber resim yapmayı çok seviyordum.
gece yarısı olduğunda ikimizinde uykusu geldi ve evlere dağıldık. geldiğimde annem ve babam uyumuşlardı bende çok oyalanmadan kulaklığımı ayarlayıp yatağa girdim bir yandan söyleyip diğer yandanda uyumaya çalışıyordum sonunda kendimi uykuya teslim ettim.