2.BÖLÜM

68 10 0
                                    

Sizleri seviyorum😊 iyi okumalaaar... Multide Aden var😉😋
💌💌💌💌💌💌💌💌💌💌💌💌💌💌💌💌
Gözlerimi açar açmaz her sabah yaptığım gibi telefonuma saldırdım. İnternet gruplarının mesajlarını okumaya üşenip geçerek Barın ve Aylinin mesajlarına baktım. Grubun adını "Helloooo?"koymuştuk. Grubun ilk mesajıydı ve bizim ilk konuşmamızın başlangıcıydı. Bu yüzden bizim için özeldi. Ağzımdaki çamur gibi tatla yutkundum. Ayağa kalkamayacak kadar uyku sersemiydim. Mesajlara göz gezdirip gruplara günaydın mesajı attıktan sonra başımı yastığa gömdüm. Ellerimi yumruk yapmaya çalıştım ama elim uyuşmuş gibiydi. Sinirle oflayıp doğruldum. Tek elimle yataktan güç alırken diğeriyle gözlerimi yerinden çıkaracak kadar ovuyordum.

Ayağa kalkıp banyoya yürümeye başladım. Gözlerim yarı kapalı kapının önüne geldiğimde ışığın düğmesine bastım. Duyduğum yüksek ve gürültülü sesle irkilip kafamı kapıya vurdum. Işık yerine banyo tavanlarında olan adını bilmediğim havalandırmayı çalıştırdığımı fark edince o düğmeyi kapatıp ışığı açtım. Kapıyı itip içeri girdim. Kapıyı kitledikten sonra özel ihtiyaçlarımı giderdim. Elimi ve yüzümü yıkadıktan sonra yatarken birbirine girmiş saçlarımı taramaya başladım. Saçlarımın uçlarındaki kırıklara baktım. Her seferinde saçlarımı özenle tarayacağıma söz verip daha sonra çekiştirerek tarıyordum. Üstüme düşen ve taraktaki saçlara baktığımda gözlerim büyüdü.

"Kafam tarakta kalmış,yok artık!" Diye söylenerek kılları yumak haline getirdim ve çöpe attım. Saçlarımı tepeden gevşek bir topuz yapıp dişlerimi fırçaladım. Odaya dönüp her zamanki gibi balkonuma yerleştim. Ama bu sabah çok halsizdim ve kahvenin iyi geleceğini düşündüğümden kahve yapmıştım. Kahveden büyük bir yudum alıp gözlerimi kapattım. Kıpırdanıp pufumda yerleşmeye çalıştım. Rahat bir pozisyon alınca kafamı cama yaslayıp dışarıyı izlemeye başladım.

Sesil kafamı karıştırıyordu. Çok yakındık ve bir gün bile konuşmadan yapamazdık ama buraya geldiğimden beri hiç haber alamamıştım. Yanımdaki telefonumu alıp rehbere girdim. "Sesil aşkem" yazısına uzun bir süre baktım. Daha sonra arama tuşuna bastım. Uzun bir süre çaldı ve kapandı. Sinirle oflayıp dışarıyı seyretmeye devam ettim. Aklıma Demir geldi. Ne kadar çekinsemde onu arayabilirdim. Telefonu elime alıp arama tuşuna bastım. Birkaç çalıştan sonra umudumu yitirmiştim ki telefon açılana kadar.

"ALO!" telefonun ucundan gelen yakın arkadaşımın sesiyle gözlerim doldu. Ne yazık ki telefondan gelen ses Demire ait değildi, Sesilindi... Sessiz kaldım sadece karşı tarafa odaklanmıştım.

"Pardon,numaranız kayıtlı değil. Yanlış mı aradınız?" Sesilin dedikleri gözlerimdeki buğunun artmasına sebep olmuştu. Arkadan gelen sesle artık göz yaşlarımı tutamıyordum.

"Bir sorun mu var sevgilim?" Demirin sesi kulaklarıma doldu. İlk ağzımdan bir hıçkırık kaçtı daha sonra telefonu suratlarına kapattım. Sabahın köründe Demirin telefonunu Sesil açıyordu ve Demir ona sevgilim diyordu. Artık sesilin neden telefonumu açmadığını anlıyordum. Benim Demiri sevdiğimi biliyordu üstelik.

   İç çektim ve gözümdeki yaşları sildim. Beni silenin arkasından üzülüp koşmazdım. Belki birkaç dakika veya saat ağlardım ve daha sonra onun beni sildiği gibi silerdim. Silmek kolay olmuyordu tabii ama unutuyordum zamanla. Oturduğum puftan kalktım ve Adenle bulaşacağımız için üstümü giyinmeye başladım. Siyah yüzücü mayomu üzerime geçirdim. Kısa yırtık koyu renk kot şortumu altıma geçirdim. Üzerime açık sarı düz ince askılı bir bluz geçirdim. Saçlarımı çözüp sıkıca tepeden at kuyruğu topladım ve küçük bez bir çantanın içine havuz gözlüğü,havlu,güneş kremi vb. şeyler koydum. Bez çantam siyahti ve üzerinde yaklaşık 20 tane rozet vardı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 14, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Helloooo?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin