Bugün hafta sonu olmasına rağmen annem odama daldı ve "Ece,Ece,Eceee kızım uyansana!!!"
"Ya anne ne Ece! uyuyoruz görmüyon mu"
"Kızım az önce hani şu apartmanın girişine süs olsun diye koydukları posta kutuları var ya bizimkinin içinde bir zarf buldum üstünde senin adın yazıyordu ,al bi bak şuna"
Annemin elinden uzattığı zarfı hızlıca aldım ve içimden okumaya başladım:
"Merhaba.Doğum gününü kutlamayı unuttum bunun için senden özür dilerim.Ben de senden tekrar özür dileyip doğum gününü kutluyorum prenses.Doğum günün kutlu olsun.Hediyene daha karar veremedim ama en yakın zamanda onu da vereceğim.Sevgiler...Nice yıllara..."
"Eee,kızım ne yazıyormuş???"Aman tanrım annem hala yanımda mı???!!!
"Hiiiç.Öyle bir arkadaşım yollamış."
Kızım sizin telefonunuz yok mu niye seni aramıyor?"
"Anneciğim bu arkadaş diğerleri gibi değil.Geçmişteki gibi mektup yazmanın birkaç tuşa dokunmaktan daha değerli olduğunu düşünüyor.Doğum günümü kutlamayı unutmuş o yüzden böyle şeyetmiş."
"Tamam o zaman sen de kalk,yüzünü falan yıla kahvaltı hazır."
"Tamam geliyorum şimdi."
Annem gidince biraz rahatladım ama o mektup neydi ya???
