Labirenti'den Firar

2-Karşılaşma

Yolumuza devam ediyorduk .Yaren ve Merve dünyanın en iyi dedikodu dinleyicileri olduğundan bütün sesleri duyabilirlerdi.Merve bir an "Şşşhh durun sessiz olun" dedi fısıldayarak."Ayak seslerini sizde duyuyor musunuz?"dedi Yaren.Bizde kesik kesik ayak sesleri duymaya başlamıştık artık. Orada ne olduğunu çok merak ediyorduk. Ayak sesleri daha da yakın ve şiddetli duyulmaya başlamıştı.Bir an gerçekten öleceğimizi zannetmiştik ama bu sesin beyaz şirin bir tavşan dan geldiğini anlayınca içimizdeki yük inmişti.Yaren tavşanın yanına gidip "Ne kadarda tatlısın sen öyle" der demez tavşanın gözleri tavşan bi yavşar gibi oldu.Yaren elini tavşana götürür götürmez tavşan Yaren'in elini ısırdı.Bırakmıyordu Yaren çekiyor o dahada sert ısırıyordu.Merve sert kızdı hemen tavşanın yanına gidip boğazına asıldı.Merve sıkıyor sert bir şekilde tavşanın boğazını sıkıyordu .1-2 dakika sonra tavşan nefessizlikten ölüverdi.Yaren tavşanın ölü cesedinden parmağını yavaşça çekti.Yaren'in parmağına baktığımızda tırnağı kopmuş ve kırılmıştı.Ben "Oha tavşan bunu nasıl yapmış olabilir" dedim.Yaren birden ağlamaya başladı "Çok acıyor yardım edin" dedi.Selim hemen çalıların arasından bir sopa buldu ve Yaren'in parmağına dik bir şekilde dayadı tişörtünü bir parça şeklinde kopartıp Yaren'in parmağına sardı.Selim"Şimdi nasıl"dedi.Yaren"Şimdi eskisi kadar acımıyor, neyse hadi yola koyulalım"dedi titrek bir sesle.1-2 saat yürümüştük hava kararmaya başlıyordu artık.Etrafı bir sessizlik kaplamıştı.Sis, havayı sis kaplamaya başlamıştı..Korku içlerinizdeki korku dahda ağırlaşmaya başlamıştı.