Hava alanında valizimle bekliyordum. Küçük bir şeydi zaten taşımak hiç zor gelmiyordu, etrafıma bakındım. Kimseyi göremeyince telefonu elime aldım.
Demi'yi arayacaktım. Nerede kalmıştı?
Üçüncü çalışta açtı ve konuşmaya başladı.
"Neredesin?"
"Arkamda bir büfe var. Neredeyim ya?"
"Geliyorum." dedi ve garip sesler çıkmaya başladı. Sanırım yürüyordu.
Sustum ve bekledim. Heyecandan ölüyordum neredeyse. Demi'nin büyük stalkerıydım ve onu ilk aradığım zaman ellerim titriyordu. Şuan ise onu ikinci defa gerçekten görecektim.
Daha önce buraya geldiğim zaman görmüştüm, konuşmamıştık, sadece bir kez göz göze gelmiştik ve ben hemen kafamı çevirmiştim. Bir daha dönüp baktığımda gitmişti bile.
Arkamdan omzumda hissettiğim dokunuşla arkamı döndüm ve ona baktım.
"Sevgilim." Dedim nefesimi verir gibi. Ona sıkıca sarıldım. Sarılışıma karşılık verdi ve bedenlerimizi ayırdığı zaman bana kocaman gülümsedi.
Kalbim atıyor mu diye kontrol etmek için elimi göğsüme koydum. Atıyordu!
"Tove, sen fazla güzelsin."
Ve şimdi ise emin değilim. Kesin durmuştu. Bana güzelsin, demişti. Sevgili olduğumuz süre zarfı içinde bile buna alışamamıştım.
"Teşekkür ederim, sen çok daha güzelsin."
Yine kocaman gülümsedi. Harika gülüyordu, temiz ve düzgün dizilmiş dişleri vardı, ön iki dişi uzun ve büyüktü. Tanrım, aşırı sevimliydi.
"Gidelim mi?" Nefes alıp verdim. Düşünür gibi yapıp dudak büzdüm.
"Ya beni keser konteynerlardan birine atarsan?"
"Önce tecavüz etmem gerekiyor."
"Bu benden beklenecek bir cevaptı! Beni şaşırtıyorsun."
"Daha çok şaşıracaksın."
Bunu söyledikten sonra dudağını ısırmıştı. Tanrım dudağını ısırmıştı. Ne kadar seksi göründüğünden ve benim hormonlarımdan haberi var mıydı??
"Tove sen iyi misin? Yürüsene."
"Demi bunu bir daha yapma."
"Neyi? Yanlış bir şey mi yaptım? Üzgünüm."
"Hayır hayır öyle değil. Hani..dudağınla şey yaptın ya..hani işte..dişlerinin arasına geçirdin filan.."
"Bunu mu?"
Tanrım bir daha yapmıştı. Onu öpmemek hatta becermemek için kendimi zor tutuyordum. Pis pis sırıtıyordu.
"Seni etkilemek gerçekten bu kadar kolay mı?"
"O kişi sensen evet."
Küçük bir kahkaha attı ve yürümeye devam etti. "Bunu sevdim."
Bavulu bagaja koyduktan sonra yanıma doğru yürüdü. Ne yapmaya çalıştığını anlayamamıştım ta ki arabanın kapısını bana açana kadar. Demi bana kapı açıyordu. İnanılır gibi değil! Suratıma muzip bir gülümseme yerleştirip arabaya bindim.
"Teşekkür ederim hanım efendi."
"Rica ederim hanım efendi. Burada olduğunuz süre boyunca hizmetinizdeyim"
Filmlerdeki klişeler gibi davranıyorduk. Espri anlayışlarımızın benzer olması beni çok daha mutlu etmişti.
"Yemek yedin mi?"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Breath. || D&T
Fanfiction"Abel sever misin? Often'ı dinle, bence tam bizlik güzelim."