"Kızıııım hadi kalk artık! Okula geç kalacaksın." diye her gün söylenen annem. Daha 9 yaşındaydım ve her gün öyle uyandırılıyordum. İlk işim yüzümü yıkamak ve dişlerimi fırçalamak oluyordu tabii. Sonra kahvaltıya oturmadan önce en yakın dostumu arayıp okula beraber gidebilir miyiz diye soruyordum. Evlerimiz birbirine çok yakındı zaten. En fazla 10 dakika arada fark vardı. Annem ve ben babannemgille birlikte aynı evde yaşıyorduk. Babam bizimle birlikte yaşamıyordu. Ben çok küçükken iş için almanyaya gitmişti ve babamı neredeyse hiç görmüyordum. Nasıl dayandın diye soruyorsunuzdur. Alıştım diyebilirim. Zaten daha küçüktüm ve küçüklükten buna alışmıştım o yüzden'de o kadar büyük zorluklar çekmedim.İsmim Beste. 20 yaşındayım. Istanbul'da yaşayan, Kemerburgaz üniversitesine giden, diş hekimliği okuyan bir öğrenciyim.
Üniversiteye gitmeden önce kaderimin beni tamamen farklı bir yöne sürükleyeceğinden haberiniz yok tabii. Artık var.
Annem Tülay: Ev kadını. Tam bir melektir. Canımın içidir. Bana her konuda destek veren tek insandır. Ama sinirlenince yanında olmak istemezsiniz. Bildiğiniz klasik türk annesi. Bir eşya fırlatması vardır. Aman Allahım.
Babam Ahmet: Koyu bi Galatasaraylı. İşinde gücünde bir adam. Dışardan çok sert görünen ama içi çok yumuşak olan birisidir benim babam. Herşeyi içine atan ve sonrada o birikimden patlayan kişidir kendisi. Tombik bir klasik türk babası hayal ediyorsunuzdur sanırım? Aynen öyle, haklısınız.
Babannem: Benim herşeyimdir. İkinci annem gibi tanıtabilirim kendisini size. Her zaman bir şey istesem annemden izin almak için ne diller döker ne diller. Çok iyi güzel kalplidir benim babannem. O tontiş elma yanaklarınıda unutmayalım lütfen. İnsanın görünce
mıncırası geliyor.Dedem: Namazında, kendi halinde olan biridir kendisi. Her gün 5 vakit camiye gidip gelir ve her gün Kur-an okur ve babannemin dediği işleri anında yapar. Her zaman onun gibi dinime bağlı olmak istemişimdir.
En önemli kısıma geldik. En yakın dostum Emre'yi de tanıştırayım sizlerle. O bambaşka biri. Çocukluk arkadaşım. Beni ailemden sonra en iyi tanıyan kişi. Esmer birisidir kendisi. Romantik, her zaman sevgisini gösteren ve beni mutlu edebilmek için herşeyi yapan, çok iyi kalpli ve tatlı biri. Ama tabi kötü yanlarıda var. Çok gıcık ve tam bir keçi inadı vardır kendisinde.
Kardeşlerimde var tabii. Ama onlar hikayenin başında yok. Sonradan gelecekler. Ama şimdiden size söyleyeyim benden bi küçüğü tam bir cadaloz.
Peki, sizce hayatımda neler değişecek? Ve kaderim beni hangi yöne sürükleyecek? En önemlisi'de babam Türkiye'ye geri dönecek mi?
Bunları öğrenmek için hikayemi kütüphanenize ekleyin :)
________________________Merhaba Arkadaşlaar, Wattpad'de yeniyim ve burdaki ilk hikayem.. Birinci bölümü yakında paylaşacağım. İnşallah beğenirsiniz ❤️
Şimdiden hepinize iyi okumalar diliyorum :)
Elmas Yıldız
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mesafelere Karşı
Lãng mạnBir Arkadaş. Arkadaş sizce nedir ? Ona güvenip, inanıp herşeyi anlatabilmek mi? Kendini her kötü hissettiğinde onun yanında olmasını hissetmek mi? Onunla herşeye gülebilmek ama birlikte ağlamaktırda demi? Bende öyle düşünmüştüm. Arkadaş bulmak kola...