Herzaman ki gibi öğle saatlerinde kalktım yine bugün. Dün gecenin ağırlığı var üstümde. Sabah kahvaltı yapmayı beceremem de zaten. Kahve ve sigaramın olması benim için kâfi. Herzaman ki somurtkan yüzüm formunu kaybetmemiş. Akşama kadar kahve içip sezen ablanın harikalarıyla vakit öldürdüm. Akşam oldu yine benim dışarı çıkma saatlerim. Karanlığı severim genelde insanlardan uzak. Aldım elime yine bir şarap şişesi dolanıyorum öyle serseri gibi herkesin gözünde. İnsanlar çok sever çünkü birini tanımadan yargılamayı. Dışardan pek de mutsuz görünen tiplerden değilim aslında. Ama onlar yaşasaydı eğer benim yaşadıklarımı dayanabileceklerini sanmıyorum. Her neyse şarap bitti. Bugün de Saat bir gün daha yoruldu. Eve dönerken sallana sallana karşımda eski sevgilimi gördüm. Yanında sevgilisi vardı. Bir kendi elime baktım bir de onun eline baktım. Benim elimde çöpe atmak için taşıdığım şarap şisesi onun elinde ise sevgilisinin eli. Yüzüne ufak bir tebessüm ettim doğru olanı yaptığı için. Çünkü ben hayatında düzeni olmayan bir insanım o ise yaşamayı becerebilen birisi. Eve geldim düşündüm de insanlar ne için yaşıyor ben ne için yaşıyorum. Hayatımda hiçbir hedefim yok aslında. Zaman geçiyor ben yaşıyorum sanıyorum. Bir sigara daha yaktım. Yarın belki daha güzel şeyler olur diyerekten uyudum.