Sözleri kağıda dökmeye başlarken bir taraftan yağmur yağmaya başladı ama haklıydı sanırım gökyüzü ,ben ve peçetem yeterince yalnızdık.Sözleri kısa kesdim gözlüğümü burnumun ucuna yerleştirdim ve senin yıllardır barındırdığın o iğrenç kibiri yaşamaya karar verdim.Bay duygusuzu anlatmak için kağıt ve kalem harcıycaktım ama içimdekiler bir insana söylenemeyecek kadarda yoksun ve fakirdi ne diyceklerdi bana ? 'hımm','üzülme' yada durun tahmin edeyim 'ben hep yanındayım' evet ve su an ben yalnızım,teşekkür ederim.Kağıt biraz buruşuktu elimle düzelterek basladım cümlelere ve seni hiç bilmediğin konuya odakladım 'Sen sevmek nedir bilirmisin ? bazen en yakınına sığınamamak mı yoksa en uzaktakine yakınamamak mı ? peki ya sarılmak ? sarılınca dünyayı durduramayacığını farketmek mi yoksa gülüp o anı yaşmaya çalışmak mı ? bence hepsinin cevabı özlemekte geçiyor bay duygusuz hani sen hiç özlemezsin ya bak ne diycem ben seni her saniyemde her dakikamda özlüyüyorum sanırım sonra tekrar sanıyorum ki ben çok seviyorum ne sığınıyorum ne yakınıyorum' ve ellerim titrerken son veriyorum seni anlatmaya ne kalemim daha fazla ilerledi nede gözlerim daha fazla yorulabilirdi,biliyorum.İyi geceler bay duygusuz….