deniz kabuklari...

13 0 0
                                    

Uzun uzun yıllar evveldi…
Uzak sahillerin, nemi yaprağı üzerinde, yemyeşil ormanlarında
güzeller güzeli bir kız yaşarmış. Adı yokmuş..Bir isme de,
ihtiyacı yokmuş zaten.Duyamaz ve konuşamazmış, O tüm gün
topladığı deniz kabuklarıyla uğraşırmış sadece. Her sabah
uyandığında, “acaba bugün, hangi deniz kabukları bulma
şansına sahibim” diye merak duyarmış. Kime sorsanız,
tüm deniz kabuklarının birbirine benzediği o uzun sahillerde,
o aylardır yıllardır hep mutlu ve her günü ayrı bir umut ve
güzellik içinde, heyecanla yaşamaktaymış. Çünkü O zamanın,
sevenler için sonsuz olduğuna inanırmış. Çünkü O, zamanın,
sevinenler için kısa üzülenler için çok uzun, korkanlar için çok
hızlı , bekleyenler içinse çok yavaş olduğunu, bilirmiş.
O, sonsuzu seçen, seven , ama çok seven bir yüreğe sahipmiş.
Topladığı ve dokunduğu her deniz kabuğu ile, yüreğine bir
parça daha sevgi biriktirmekteymiş. O, deniz kabuklarında,
kulaklarıyla duyamadığı, bilinmez nice sesleri
dinlemekteymiş aslında. Yüreğinin kumsalları ve suları,
ona hiç gitmediği, hiç görmediği kıyıların, nice hikayelerini
anlatır durularmış. Dünya, onun yüreğinde atarmış. Dünya,
onun yüreğinde ses verirmiş evrene.. O, dünyayı yüreğinden
işitir, bilir ve yaşarmış.
Bazen işittiklerimiz, yeter sanırız…bildiklerimiz gerçek
sanırız. Ve bunlar mutlu etmez bizi. Çünkü mutluluk;
duyamadıklarımızda, gidemediklerimizde, fark
edemediklerimizdedir. Oysa, görebildiklerimizden, daha
fazlasıdır gerçekler.Günlük döngüler içinde, Sevdiklerimizle
ve kendimizle paylaşabileceğimiz şeylerden uzak kalarak
yaşıyoruz hayatlarımızı maalesef. Hayat bu olmamalı.
İşler hiç bir zaman durulmayacaktır ki, hep yoğun, hep çok
olacaktır.Ama sular bile durulur.Durulur ve durulanır
o zaman su; sedeflenir, sakinliğin, dinginliğin tatlı huzuru,
derinliği aks olur kumsallarda.Bu hayattır işte.Hayat
oradadır. Dinlerken, beklerken, izlerken, durulanırken.
Hayat orada yaşanır gerçel anlamda.Oysa bizler mekanik ve
elektronik bir dünyaya hapis vaziyette şuursuz yaşıyoruz,
“hayat, bu” diye.Yaşamımızı, hayata ve kendimize
endeksleyebilmeliyiz. Gerçekle, doğru arasındaki farkı
görebilmeliyiz. Gerçekten mutlu olmak,sadece yüreğin işidir.
Yüreklerimize fırsat vermeliyiz. Her yeni güne başlarken,
hangi deniz kabuğuna dokunarak, bilinmedik hangi yaşama
katılacağımız şansına gülümseyerek,umutla uyanmalıyız.
Var olmanın güzelliği bu olsa gerek.Acaba, bugüne kadar,
yüreğinizde kaç deniz kabuğu biriktirmişsinizdir ?
Sen; evet.. evet sen..!
bugün hangi deniz kabuğunu dinledin, ve bugün kaç deniz
kabuğu topladın? İnsanın yüreği, belki de, deniz
kabuklarından örülü olmalı.Her yürek, bir kumsal olmalı
belki de. Kumsal gibi sonsuz olmalı.. Kum tanelerinin
kristallerinde, nice deniz çiçekleri, sedefleri açtırmalı
her gün için. Ve, her mevsimde ebruli olmalı o kumsal, her
koşulda kumsalda olmalı varlığımız. Mesela, yazı,
kumsal mevsimi biliriz sadece. Fakat, kışın da,
oradadır kumsal. İnsanlar nedense, kumsalları,
sadece yazın fark ederler. Ne talihsizlik. Tıpkı,
yüreklerimizi de, aynı talihsizliklerle fark
edemediğimiz gibi. Belki de, maviyi görmek değildir
önemli olan. Belki, bakışlarımız gökyüzüne yöneldiğinde,
Önce, uçurtmayı görebilmeli gözlerimiz. Önce uçurtmayı
görebilirsek, mavileri de yakalarız zaten. Uçurtma,
mavidedir nihayetinde .Eğer her gün, yeni bir var olma
çiçeği açıyorsa gözlerimizde ve yüreğimizin ebruli
kumsallarından, yepyeni deniz kabukları, sedefler
toplayabiliyorsak,yokluk yok demektir, değil mi? Ve,
her sabah ya da akşam üstleri, sulanmalı mutlak o var
oluş çiçeklerimiz. Güne ya da akşama başlarken,
yürek su ister, çiy ister, şebnem ister…İnsanın en
yalnız olduğu zaman dilimlerdir, sabahın eri ve akşam
üstleri. İnsanın en çok kendi olduğu, kendinde ve kendiyle
olduğu vakitlerdir onlar. Doğrularımızdan, gerçeğe
yönelik yolculuğun başladığı vakitlerdir.Sonsuza uzanan,
uzanması gereken yürekler yollarını çiçeklendirme ve
deniz kabuklarını sevgilendirme vakitleridir.
Doğrularınıza sahip çıkın.
Kendinizi yakalayın.Sonsuzluğu, kendinizden esirgemeyin.
Bakın, dinleyin, dokunun, deniz kabuklarının size söyleyecekleri
var.Yüreğinizin, ebruli kumsalından ayrılmayın.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 18, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

DENİZ KABUKLARI...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin