GERİ SAYIM

kötüçocuk

Ah nihayet zil çaldıve ders başladı. Okula erken geldiğime pişman olmuş en arka sıradatek başıma otururken bir piç yüzünden okulumun ilk gününe berbat başladiğımı fark ettim. Ama böyle devam etmeye hiç niyetim yoktu. ilk derse biter bitmez tuvalete koştum aynada saçıma başıma ceki duzen verip bahçeye çıktim. sınıfta çaprazımda oturan kızda bahçeye çıkmıştı. Evet dost edinmeye nerden başlasak kârdıŕ. hemen yanına koştum.bir anka geçip oturduk.  Selam ben alexis.  kisaca alex diyebilirsin. Aynı sınıftayız sanırim adin ne diyeq sıcak bir gülümsemeyle sordum.

-Elzah

ne kadar değişik bir isim  anlamı ne ?

-ismim hiçbir bok anlamına gelmiyor.

uzun sivri çenesi ince ve şekili kaşları iri siyah gözleri ve belinde dalgalı saçlari vardı. konuşurken yüz mimiklerini neredeyse hiç kullanmaması dikkatimi çektiysede aldırıs etmedim.

Elzah bòyle söyleyince biraz yüzümü burusturup peki öyleyse dedim.ve önüme döndüm fakat sonrasinda ne düşünmüş olacaksa laflına devam etti.

Sadece bir isim işte. büyükbabam koymuş. çok gençken gördüğü güya güzelliği dillere destan bi kizin ismiymiş. büýükbabam aşik olmuş kıza ama kız yüz vermemış. anlamıda hayal perisi gibi boktan biseydi sanırım. annemde ben doğunca büyükbabamı kiramamis . Elzah demişler bana.

guzel bir hikayesi varmış derken gülümsedim . bana dönüp kocaman sırıttı. sanırım zil caldi hitsek iyi olacak dedi. haklisin anlaminda başımı sallayip yerimden kalktım.

derse biyoloji ögretmeni girdi. yine bir tanişma faslı yaşanırken benimse aklımdan bir surüşey geçiyordu. bu ders elzah la birlikte oturduk. nekadar soğuk görünsede konuştukça sevimlileşen tatlı bir kız aslında. sadece biraz donuktu. ya sabah olanlar? buna ne demeli? o cocuk geldi aklıma. kimdi o neden bana böyle davrandi?

-Alex?

aniden irkildim. başımda dikilen yakışiklının bana seslendiğine emin olunca efendim diyebildim.

Konferans için iki kat aşşağıdaki salona ineceğiz. sınıfta bir tek sen kalmışşin. bende uyarmak istedim.

sağıma döndüm. ahh nerde kaçık var beni bulur!bu kaltak kız bana haber vermeden çekip gitti mi yani? onu bulursam bunu ödetirim.

Ah çok sağol. sanirim dalmişim . zilin çaldıgıni duymadım

-birlikte oturalım ne dersin?

memnuniyetle gülümseyipbaşımı olur anlamında salladım.

çok taglı bi çocuktu çok kibar ve yakısıkliydı . yüzünde kocaman bir gülümsemeyle bakıyordu insanin suratina.

aşşağı inerken

-bu arada ben kevin. sense alexissin değilmi?

yüzundeki tatlı ifadesi beni benden aliyodu sanki. tanrim ne tatli çocuk!

kısaca alex diyelim dedim ve gülümsedim.

-sen nasıl istersen

salonda birlikte oturduk. o elzah kaçıgıni görebilseydim beni neden orada habersiz birakip gittin delimisin diye kükriyecektim. fakat ne yazikki göremedim. sanırim son derse kalmadan eve gitmiş.

Zil caldi kevin le vedalaşıp ayrıldik. bazi aksiliklere ragmen  kotu bi ilk gun degildi.  okuldan çiktim otobüse dogru yurudum. ağaçların kenarındam geçerken biri beni kolumdan çekti.

agzimi kapatan hayvanin sabahki cocuk oldugunu gorunce tepinmeye basladim.