Harry Potter ve Kayıp Umutlar

Kanlı Mektup

"Lanet olsun!" ertesi sabah Harry, Weasley' lerin aynı dördüncü sınıfta olduğu gibi şöminede sıkışmalarından dolayı çıkan feryatlarla uyandı, büyük bir aptallık etmiş, akşamdan şöminenin önünü açmayı unutmuştu. Üstüne hızla bir tişört giyerek aşağı indi

"Geliyoruummm!!!!" Hızla salona indi tam asasını çıkarıyordu ki

"Harry, büyü yapma bize zarar gelebilir!"

"ÖLÜYORUUMM!" Ginny' nin feryadı Harry' yi iyice telaslandırdı

"Tamam bir saniye" Harry şömineye gidip bütün gücüyle tahtaları kırmaya başladı, son tahtayı çıkardığında altı Weasley, salonun ortasına büyük bir toz yığını kaplatarak içeri girdi

"Ovv" dedi Ron zorla ayağa kalkarak "Bi dahakine Harry asla bu eve böyle gelmeyeceğim..."

"Size böyle gelin diyen yok ki!"

"Neyse" diye araya girdi Mr. Weasley sağ sağlim geldik"

"Harry, nasılsın bakalım?"

"İyiyim herhalde,"

Mrs. Weasley evin pisliği ve hiç eşya olmadıgından yakinirken, Mr. Weasley'de onu destekleyip hemen alışverişe çıkmaları gerektiğini ve Harry'ye fazla yük olmayacaklarını söyledi

"Merak etme Harry ben bir ev buldum bile ilk maaşımı aldığım anda oraya geçeceğiz seni fazla sıkmayız."

"Yoo, Yoo hiç önemli değil istediğiniz kadar kalabilirsiniz."

"Harry, bavulları nereye koyalım" dedi Percy

"Çocuklar şuraya bir yere koyun evi döşedikten sonra koyarsınız"

"Bence hemen çıkmamız gerek" dedi Mrs. Weasley " Böyle oyalanırsak her yer kapanacak"

"Evet, evet bencede çıkalım" Mr. Weasley' in ilk defa bir Muggle alışveriş merkezine gideceği için heyecanlı olması gözlerinden belli oluyordu."

"Nakit alamayız herhalde" dedi Mrs. Weasley "Biz sana yardımcı oluruz Harry hiç kafanı takma"

"Aslında bende biraz para var su gelecek postası röportajından aldığım para birde Gringotts' yedi kuşağıma yetecek para var ama beni bir daha oraya alacaklarını sanmam."

"Saçmalama Harry" dedi Ron "Yanında Sihir Bakanı yardımcısı olunca hiç sorun çıkarmazlar"

"Harika o zaman" dedi Harry hepsine tek tek bakarak bir anda gözüne bir eksiklik takıldı "Ee, George nerede?"

"Aa o" dedi Ginny "Şaka dükkanına geri gitti orayı tekrar işletecekmiş, ama biz pek sanmıyoruz seyden sonra" sesi gittikçe alcalarak yavaşladı çünkü yine Mrs. Weasley ve onun gözü dolmuştu.

"Hadi çıkalım cocuklar çok işimiz var"

Privet Drive'dan çıkıp Londra' ya doğru ilerlemeye başladılar Percy ve Ginny evde kalmıştı yani dördü Diagon Yolu' na gidecekti .

Yine kimsenin orda bir kapı olduğunun farkında olmadıgı Hancı Tom' un yerine gittiler, iste orda Harry kendini buraya ilk defa geldigi gündeki gibi hissetti herkes onla toparlamak için birini ezmeye çalışıyor, birbirlerinin üstüne çıkıyorlardı. Mr. Weasley'in sayesinde kalabalıktan kurtuldular ama yine aynı şey Diagon Yolu'nda da oldu, yolda gören herkes ona selam veriyor, tokalasiyorladi hatta bir kadın Seni Seviyorum HARRY diye bağırmıştı. Yollarının üstünde olan Weasley şaka dükkanını es geçemezlerdi ama dükkan Voldemort'un yönetimi ele gecirdigindeki halinden bile daha sessizdi, hiç bir büyülü eşyadan ses çıkmıyor, kapılarda kapalı yazıyordu şapkadan tavşan çıkaran, büyük portrenin suratı asık şapkası ise kafasındaydı ve hareket etmiyordu, Weasley büyücü şakalarının iki seneki halinden daha kötü halde olması Harry'nin içini burkmuştu. Kapalı, yazsada açık olan kapıdan içeri girdiler, George masada yüzünü kollarıyla kapatmış bir şekilde uyuyordu, Ron yanına gidip hafifce dürtükledi,

"George, George uyan dostum"

George, kafasını kaldırıp mayışmış gözlerle onlara baktı

"Aa, ho... Hoşgeldiniz" dedi esneyerek

"Niye çalışmıyorsun bakayım!" dedi Mrs. Weasley "hırsız girse haberin yok"

"Yapma annee Diagon Yolu'nda bir şaka dükkanını kim soyar ki?"

"Tek başıma zor oluyor her şeyle başa çıkamıyorum, çok zor."

"Ben sana yardım ederim George" dedi Ron bir anda sonra hepsinin ona bakması üzerine ekledi "Tamam, aslında edemem"

"Her neyse, biz Gringotts' a gidiyoruz oradan Harry'e geçeceğiz gelecek mısın?"

"Yok baba."

Dükkandan çıkarken, Harry, Mrs. Weasley'in çok işi var gelemez dediğini duydu.

En sonunda Harry az da olsa bir gerginlikle Gringotts'a girdi yanındaki Mr. Weasley ise her cincüceye selam veriyordu. Harry, koridordan geçerken bazı cincucelerin homurdandığını duydu.

"Merhaba," dedi Mr. Weasley

Cincüce kafasını kaldırmadı, yazı yazmaya devam etti.

"Bay Potter kasasına gitmek istiyor" dedi Mr. Weasley boğazını temizleyerek, Cincüce Potter lafını duyunca kafasını kaldırıp onlara baktı. Harry' o orda yokmuş gibi davranarak Mr. Weasley' le konuştu

"Bay Potter'ı in daha önce bankamızda ne yaptığını bildiğinizi umarak anahtarınızın yanınızda olup olmadığını sormak istiyorum"

"Evet, biliyorum Gortguss ayrıca Bay Potter'ın geçen hafta yaptıkları yanında o olayın pek bir öneminin kaldığını dusunmuyorum."

Cincüce ağzını açarken, Harry bu sıkıcı sohbetin uzamasını istemediği için atildi

"Anahtarım yanımda, buyurun" dedi anahtarı uzatarak.

"Tamam, Vansag size yol gösterecek"

Masada oturan cincuceden, daha kısa boylu biri elinde fenerle gelip burdan deyip kapıya doğru ilerledi.

Mr. Weasley'e le beraber vagona binip Harry'e nin hayal meyal hatırladığı yerlerden ilerleyip Harry'nin kasasına geldiler. Cincüce aldığı anahtarı kasanın kapısına sokup, kapıyı açtı. Karşılaştıkları şey yüzlerce altın galleon ya da sickle değil, ortada tek başına duran kanlı bir mektuptu.