Bölüm 1

118 13 8
                                    

Evettttt okuyann herkese merhabalar ☺️☺️ Tabi okuyan var mı bilmiyorum ama, ilerleyen zamanlarda artacağına eminim. Şimdi biz bu kitabı iki kuzen yazıyoruz. Ve başarılı olacağımıza inanıyoruz. Bizim yapamayacağımız hiçbir şey yoktur. Beraber olduğumuzda her şeyin üstesinden geliyoruz. Kitabımızın ilk bölümünü beğenirseniz umarım. Beğendikten sonra ise yıldızı doldurmayı unutmayın sakın! 😏☺️
Keyifli okumalar..

Uykunun en güzel kısmında bir öküz tarafından uyandırılıyordum. Buğra her sabah yatağıma zıplayarak beni uyandırıyordu. Bir de benden büyük olacaktı. Oflayarak gözlerimi açtım.

"Ne zaman bırakacaksın beni böyle uyandırmayı" dedim bıkkın bir sesle

Sırıtıp "hiçbir zaman güzellik " dedi Yatağımdan kalkmadan telefonumu elime aldım. Saat 09.00'u geçmişti biraz telefonumu karıştırıp mesajlarıma baktım. Gereksizleri sonraya bırakıp önemli olan mesajlarıma cevap verdim. Furkan' ın mesajına girip okudum.

gönderen: şişkom
günaydın

Şişkoo bizim birbirimize taktığımız isim benim en yakın arkadaşım her ne kadar uzakta olsakta hiçbir zaman aramıza soğukluk girmedi. En iyi dostum o benim iyi günümde de kötü günümde de yanımda olan insan şişkomun mesajına cevap verip telefonumu kapattim. Ayağa kalktığımda Buğra'nın yatağımda uyuduğunu gördüm.
Bu çocuğun kendi yatağı yok muydu ?
Her sabah gelip beni uyandırdıktan sonra yatağımda uyuyordu.

Küçüklükten beri bu aynıydı onu çok seviyorum annemin arkadaşının oğluydu bir gün bahçede oynuyorduk. Biz annem ve Ayşen teyze içerideydi. Annemin anlattığına göre Buğra'yı anneme emanet edip gitmişti. Daha sonra ölüm haberini almıştık. O günden sonra Buğra'nın ailesinden bir haber alamadık. Annem Buğra'yı oğlu yerine koydu, bende ABİM yerine. Benden bir yaş büyük olduğu için bana abi diyeceksin diyor ama tabi ki takan yok.

Dolaptan kıyafetlerimi alıp banyoya gittim. Buğra'nın odadan çıkacağı yoktu. Kısa bir duş alıp üzerimi giydim valizimi hazirlamam lazımdı akşama İstanbul yolcusu kalmasın. Annem ben ve Buğra Amasya' da yaşıyorduk. Babam ise İstanbul'da her yaz tatilinde oraya gidiyordum. Ama maalesef bu sefer yazın Amasya'ya gidicektim. Babam yanına almak istedi beni. Küçüklüğümden beri göç halindeydim bir orası bir burası bu son olması dileğiyle kabul
ettim. Aslında Amasya'da mutluyum ama eğitimim için İstanbul'a gitmeye karar verdim. Valizime her şeyimi koyup dışarı çıktım, arkadaşlarımla vedalaşmak benim için çok zor olacaktı. Okulumuz çok az olduğu için herkesi tanıyordum. 1. dönemin son günüydü sömestır tatiline girecektik okulun kapısından girdiğimde tüm okulun dışarıda olduğunu fark ettim beni bekliyorlardı ilk önce bizim sınıfın olduğu tarafa gidip sürekli yanımda olan en iyi arkadaşım Melek'e sarıldım. Tabi ki göz yaşlarımı tutamadım. Tüm okul ve hocalarımla vedalaştım artık gitme vaktiydi.

herkese el sallayıp;
"Arkadaşlar hepinizi çok seviyorum belki bir gün yine görüşürüz kendinize iyi bakın " dedim ve okul kapısından çıktım.
Herkes okuldaydı tek bir kişi hariç o zaten gelse şaşırırdım. Can bir zamanlar çok aşık olduğum kişi her ne yaparsa yapsın çok aşıktım. Ama en son benden ayrılır ayrılmaz arkadaşımla çıkmasıyla her şey o zaman bitmişti. Artık ne onun için üzülecektim ne de başka biri için.

Arkamdan birisi 'Gece' diye bağırmasıyla durdum. Bu Batu'ydu.
Arkami dönüp baktım.

"Yetişemeyeceğim diye çok korktum" dedi.

Batu benim eski sevgilimdi ayrılalı 1 ay falan oldu çok iyi bir insandı. O sevilmeyi çok hakkediyor. Yanıma gelip sarıldı birkaç saniye şaşırsamda sarılmasına karşılık verdim.
" Seni çok özleyeceğim beni unutma" dedi. "

"Seni nasıl unuturum ki kendine iyi bak " dedim ayrılsakta iyi arkadaş olmuştuk kollarımı ondan çektim.

"hoşçakal" dedim ve eve doğru yürüdüm.

Tüm arkadaşlarım hatıra için bir çok şey vermişlerdi. Elimde bir sürü poşet vardı. Evim okula yakın olduğu için 5 dakikaya evde oldum. Göz yaşlarımı silip eve girdim. Direk odama çıkıp eşyalarımı salona koydum ve mutfağa girdim, annem yemek hazırlıyordu.

"anne buğra nerede" dedim annem

"bahçede galiba " dedi bahçeye çıkıp bugrayi salıncakta sallanırken. buldum

Ne zaman üzgün olsak o salıncakta sallanırdık gözlerim dolsa da göz yaşlarımı geri yolladım
" İnsan biraz benimle vakit geçirir akşam gidicem sen salıncakta sallan bakalım" dedim. Bana döndü;

"Vedaları hiç sevmiyorum keşke gitmesen" dedi

bende vedalari hiç sevmezdim ama mecburum.

"keşke gitmesem ama gitmek zorundayım yazın buralardayım hem sen gelirsin olmaz mı? " dedim

Göz yaşlarım artık benden izinsiz akmaya başladı. Buğra'yı en son küçükken ağlarken görmüştüm ve şimdi o ağlayınca gidip ona sarıldım

. "abilerin en güzeli seni çok seviyorum" dedim bana sıkıca sarılıp;

"bende seni çok seviyorum kardeşlerin en güzeli" dedi o sırada annem;

" bu kadar duygusallık yeter hadi yemek hazır" dedi

birbirimizden ayrılıp mutfağa doğru gittik. Buğra;

"hadi bakalım kim önce mutfağa gidicek " dedi bu çocuk hiç büyümeyecekti..

Umarım beğenmişsinizdir. ☺️ Eğer beğendiyseniz yıldızı doldurup hikayeyi arkadaşlarınızla paylaşmaktan asla ve asla çekinmeyin. Kısa diğebilirsiniz evet ama daha ilk bölüm eminim ki sizleri etkileyeceğiz. İlk defa böyle bir kitap okuduğunuzu bileceksiniz. Her tarafta aynı olan kurgular yok bizim kitabımızda.

SEVGİYLE KALIN...👋🏻💋

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 14, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

İMKANSIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin