My Demon Master~1

18.9K 578 208
                                    

                8 Eylül, 2014 09:30
    Yuki'nin Bakış Açısı
 Efendim için bazı kutuları taşıyordum. Çok ağırlardı. Kutuları kaldırıken raftaki değerli görünen bir vazoya çarptım. Yere düşüp milyonlarca parçaya ayrıldı. Gerçekten kötü görünüyordu.
 "Ah, hayır..." diye fısıldadım. "Yuki!" Efendimin adımı söylediğini duyunca sıçradım. Yutkunup cevapladım "E-evet Efendim?!"
"O ne idi?" alt kattan seslendi.
 "Um..." kutuyu yere koydum ve kendimi kesmemeye çalışarak parçaları toplamaya başladım. Sonra merdivenleri çıktığını duydum. Bu sefer cezalandırılacağımı bildiğim için kedi kulaklarımı eğdim. Bildiğim diğer şey ise onun kapıya yaslanıp kollarını kavuşturduğu idi.

 "Vazo mu, Yuki?""Bu bu haftaki üçüncü" gözlerini kapatmaya başladı. "Ceza zamanı." Eğilip bacaklarına yapıştım ve sızlanmaya başladım.

 "E-efendim... Lütfen ceza vermeyin... Söz veriyorum, yemin ederim daha az sakar olmaya çalışıcağım. Sadece.. Lütfen yapmayın... Lütfen Efendim size yalvarıyorum."
 Sonuna doğru ağlamaya başlamıştım. Onun cezalarından korkuyordum. Geçen sefer "Bir kez daha itaatsizlik yaparsan, cezan sonraki sefer daha ağır olucak." demişti. Sözleri asla kafandan çıkmadı. Bu cezayı istemiyordum. Biliyorum, bu sefer ağır olacaktı.

    Aoi'nin Bakış Açısı
 Yuki'nin nasıl yalvardığını görünce biraz sırıttım. Eğildim ve Yuki'yi okşadım."Avv... Ne kadar güzel... Ama biliyorsun itaatsizliğin için seni cezalandırmalıyım." diye anlattım, ne kaar itaatsizlik sayılmasada. Bu bu haftaki üçüncü vazo... Bu haftaki 'üçüncü' Yuki'yi ayağa kaldırmak için eğildim. "Pekala, hadi bakalım."
 Yuki sadece oturdu, sızlanıp kafasını salladı. Şimdi bu itaatsizlikti."Yuki, hadi!"diye vurguladım. Yuki oturduğu yerde durmaya devam etti. İç cektim ve Yuki'ye yaklaştım. Hafifçe kedi kulağına çimdik attım ve kulağından tuttuğum gibi"Pekala, beni buna zorladın."dedim.
 "Ah! Aaah! Efendim.. D-durun! Lütfen.. Acıyor!"diye sızlandı. Dürüst olmak gerekirsek, yalvarmalar ve ricalar bu işi daha iyi yapmıyordu. Yuki devam etse de aldırmadım.
"Seni karanlık bir odaya koyuyorum ve buna ek olara huysuz bir köpek sana 'Korku' yu hatırlatacak."dedim."HAYIR! Oraya gitmek istemiyorum! Efendim! Lütfen!" diye yeniden yalvarmaya başladı. Ona bir kez daha aldırmadım ve kapıyı açtım. Yuki'yi içeri itip kapıyı dışarıdan kilitledim. Kapıya vuruşlarını ve 'Çıkarın beni! Çıkartın beni!' diye bağırışlarını dinledim. Ama sadece sıradanmış gibi davranıp yürüdüm. Yuki'nin vazoyu kırdığı odaya gittim ve çıplak elle büyük parçaları temizledim. Yemin ederim Yuki bazen tam bir haşere olabiliyor.

    Yuki'nin Bakış Açısı
 Burada olmayı istemiyordum, köpekleri sevmiyordum yada karanlığı. İkisindende korkuyordum ve kapıya vurmaya başladım."Çıkartın beni! Çıkartın beni!"yalvardım. Ama geri gelmedi. Beni karanlıkta,  bir KÖPEK ile yalnız bıraktı. Burada öleceğim. Vurmayı bıraktım ve köpeğe baktım ve sızlanıp ondan en uzak köşeye kaçtım. Bacaklarımı göğüsüme çektim. Köpeğe baktığımda yavaşça üzerime geldiğini gördüm. Kafamı bacaklarıma yasladım ve gözlerimi sımsıkı kapattım ve"Ne kadar bu yaratıkla beraber olucağım?"diye düşündüm.

My Demon Master(Yaoi)(Çeviri)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin