Selam arkadaşlar, bu ilk hikayem. Acemiyim yani yazım hataları olursa üzgünüm :3
Karakterler:Selena Gomez=Chloe Williams,Harry Styles
Cumartesi sabahı ve ben yine 7'de kalktım. Haftaiçi ise erken kalkamıyorum bir türlü. Garip. Zaten yaz tatili de sona erdi. Uyku dengem bozuldu. Kalktığım gibi telefonuma baktım. 20 mesaj gelmiş. 8 tanesi Lucy'den,6'sı Britney'den, diğer 6'sı ise Harry'den. Evet kızlar, bahsettiğim kişi Harry Styles. Sakın aklınıza kötü şeyler gelmesin, o benim en yakın arkadaşım. 4. sınıftan beri. Britney'de öyle. Lucy ise anasınıfından beri arkadaşım. Onunla çoook fazla anımız oldu. O benim değişmeyen tek dostum. İyi anlaştıklarım, dostum saydıklarım hep gitti,terk etti beni. O farklı. Lucy beni bırakmaz. Gelen mesajları açtım. Lucy ve Britney ''okula hazır mısın bebeek? xo'' tarzı mesajlar atmışlar. Hıhı ne demezsiniz. Dağınık topuzum daha bi dağılmış, odamda her taraf her yerde. Ne giyeceğime karar vermedim. Eveet hazırım kızlar! .ss Harry ise ''selam dostum, günaydın okulda (cehennemde) görüşmek üzere xx'' tarzı mesajlar atmış. Hiçbirine cevap vermeden yataktan fırladım. Koskocaman dolabımı açtım. İçinde yüzlerce kıyafet olmasına rağmen ben yine hiçbirşeyim yokmuş gibi somurtmak hobimdir. Dolabımı karman çorman ettikten sonra ne giyeceğimi buldum. Altıma beyaz kot şortumu, üstüme ise hoş açık mavi bir gömlek giydim. Saçımı kahvaltımı ettikten sonra yapmaya karar verdim. Dağınık saçlarımı tekrar toplayıp merdivenlerden aşağıya indim. Kahvaltı hazırdı. Fakat annem ve babam orada değillerdi. Hızlıca masaya koştum ve üzerinde bir not buldum. Kağıtta ''Chloe, tatlım ben annen. Biliyorum bugün okulunun ilk günü ama çok acil bir işimiz çıktı ve baban ile birlikte Amerika'ya gitmek zorundayız.Bu sabah ailecek bir kahvaltı edemeyeceğiz. Evet sana söz vermiştim ama bu çok önemli. Servisini kaçırma ve sıkı giyin tatlım, sakın üşütme.Seni seviyorum birtanem xx'' yazıyordu. Al işte. Annem ve babam çok çalışıyorlar. Genellikle hep evde yalnız kalıyorum. Hep işleri çıkıyor. Bazen 1 ay Londra'da olmadıkları oluyor. Buna alışmam kolay oldu çünkü bu sürekli böyle. Yine yalnız kahvaltı edeceğim. Kız kardeşim büyükanneme kalmaya gitti. 3 gündür yok. Yarın dönecek. Kardeşim 7 yaşında ve tam bir baş belası. Eşyalarımı,bilgisayarımı ve telefonumu sürekli karıştırıyor. Henüz küçük diye ona vuramıyorum ama gerçekten çok sinir bozucu. Kahvaltımı hızlıca bitirdim ve odama çıktım. Servisim neredeyse gelmek üzere. Merdivenleri ikişer ikişer çıkıp odama daldım. Topuzumu bozdum ve saç düzleştiricimi banyomdan alıp prize taktım. Onun ısınmasını beklerken banyoda dişlerimi fırçaladım. İşim bitince kendimi yatağa fırlatıp Harry'ye mesaj attım. ''Cehenneme gitmek için henüz çok gencim! :p''. Anında cevap geldi ''Hadi mesajlaşmayı bırak ta ben servisteyim. Servis sizin evin önüne gelmek üzere.'' Telefonu cebime sokuşturup saç düzleştiricimi aldım ve saçlarımı düzleştirmeye başladım. Aaaooovv!! dostum elimi yaktım!!!! Zaten geç kalacağım birde bu! Çekmecemde yara bandı aramaya başladım. Şansıma 1 tane kalmış. (Her gün yeni bir yaram oluyor. Bana yara bandı yetişmiyor). Parmağıma yapıştırıp saçlarımı düzleştirmeye devam ettim. İşim bittiğinde saç düzleştiricisinin fişini prizden çıkarıp banyodaki dolaba koydum. Makyaj çantamı alıp çok hafif bir makyaj yaptım. Çok makyaj yapmayı sevmem. Eğer yapmam gerekirsede çok ağır bir makyaj yapmam. Filli boyayla boyanmış gibi görünmek hoşuma gitmiyor. Tırnaklarıma cila sürecektim ki servisin o hem huzur veren hemde sinir bozucu sesi kulaklarıma doldu. Cilayı çantama atıp bütün herşeyimi kontrol ettim. Hazırım. Hemen merdivenlerden aşağı inip anahtarı askıdan aldım. Evden çıktım ve kapıyı kilitledim. O uzun bacaklarımı açmanın zamanı geldi. Geç kalıyordum! Resmen uçarak servise bindim. Servisin içi her zamanki gibi gevezelerle, buram buram parfüm kokan kızlarla, bütün parasını cap'e yatıranlarla doluydu. Lucy,Britney ve Harry en arkada oturuyorlardı. Harry yanına kimseyi oturtturmamak için bin takla atmıştır kesin. Çünkü bütün o sürtük kızlar onun peşinde. Onunla yatmak için her türlü şeyi deniyorlar. Harry öyle biri değil. Servisin içinde tutuna tutuna yürürken en arkaya vardım. Tam oturacakken servis hareket etti ve Harry'nin üstüne düştüm. Harry beni tuttu ve şoföre bağırdı ''bak biraz arkana i*ne!!!''. ''Harry küfür etme!!'' diye bağırdım. Başını öne eğdi , bende yanındaki boş yere oturdum. Serviste sohbet muhabbet derken okula vardık. Servisten inip okulun kapısından içeri girince Harry,Lucy,Britney ve ben ''SENİ HİÇ ÖZLEMEDİK LANET OLASI OKUUL!!'' diye bağırdık. Sonrasında kahkahalara boğulduk. O anda o sinir sürtük ve grubu yanımıza geldi yani bizim dilimizde ''Angela ve sürtükleri''. ''Hiç değişmemişsin Chloe, yine aptalsın''. ''Sende hiç değişmemişsin. Geçen seneden beri aynı sürtüksün'' dedim. Bana sinsi bir bakış attı ve omzuma çarpıp yanımdan geçip gitti. Salak. ''O sürtük hiç değişmeyecek'' dedi Harry. ''Boşverin onu ya değmez'' dedim ve hep beraber okulun kapısından içeri girdik ve sınıfımızı aramaya başladık. O arada en kenardaki sınıftan çok taş,esmer,kirli sakallı bir çocuk çıktı. O anda Lucy ve benim ağzımız o şeklini aldı. ''O Zayn Malik mi?''. ''Sanırım evet Lucy, Tanrım çok seksi..''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FRIENDS.
FanfictionChloe ve Harry çok yakın arkadaşlar. (Lucy ve Britney'den bahsetmiyorum bile, çünkü onlar arkadaştan da öte.) Peki ya bazılarının duyguları değişirse? Ya erkek ve kız sonsuza kadar arkadaş kalmazsa,kalamazsa? Elbet bir gün birinin karşısındakine duy...