Yakın zaman önce Sirius'un neden birisini sevmediğini düşünmüştüm, kurcalamıştım. Yani Rowling'in dediğine göre 'Aşk' a vakit ayıramayacak kadar, deli dolu biriydi benim için. O zamanlar HP okuyucuları için, sıradanlık sevmem, öneri tarzında bir şey yazıyordum. Daha çok taslaklar da olsa da.
Yazdığım bölümlere uymayan tek hikaye/hikayeler onun'kiydi neredeyse. Ne Sirius'un peşinden koşan bir kız, ne de lanetlediğindiği halde her şeye karşı pozitif bakan biri yoktu kafamda. Ve sonra Elsa'yı tanıdım, feministliğini, güçlü olmasını, arkadaşlarının önemsemesini sevmiştim. İlk olarak bir Jily One Shot'ın da görmeme rağmen benimsemistim gün geçtikçe.
Bize gerçekten de kitaplarda yer almamasısına rağmen her zaman orada düşündüğüm Elsa'yı gördüm.
Seviyordum onu.
Herkes gibi.
Hemen daha iyi bir tercih bulduğun da, yanınızdan ayrılmayan.
Çoğu zaman dert anlatsanız da, random atan kişilere güvenin.
Özellikle de saçlarının ucu renkli olan kişilere güvenin.
Bazı kişilere güvenebilirsiniz,
Onun gibi.
-Rose Weasley.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Never Say Never
Non-FictionBende çok önemli yeri olan, @JilyLover_Shipper ve @AbigailRiddle.