Şuan saat 3 ve yarın okulun ilk günü. Bence bundan berbat birşey olamaz. Tatiller neden sonsuza kadar sürmüyor ki? Ah neyse. Daha fazla uzatmamak üzere gidiyorum. Bakalım yarın neler olucak, bende çok merak ediyorum doğrusu...
Sabah kalktım, güzelce hazırlandım. Normal kızlar sabahları çok güzel olur ben ise tam bir canavar gibiyim. Kahvaltıyı yaptıktan sonra aşağı indim ve servis beklemeye başladım (okula servisle gitmekten nefret ediyorum) Nihayet gelmişti, sıkışık ve espirilerle dolu olan yere girmek berbattı. Napalım mecburuz işte... Serviste sınıf arkadaşım olan Ashley'i gördüm ve benim yüzüme bakmadı bile? Araya soğukluk girince böyle oluyor. Okula geldik ve kapıda bizim sınıfın serseri tipleri duruyordu, selamlaştık falan. Erkeklerden ne bekleniyorsa. Diyorum sevilmiyorum diye. Sınıfa çıktım, en arkada oturdum. En arkayı çok seviyorum çünkü tek rahat edebileceğim yerdir arka. 3'lü sıralar olduğu için yanıma Emily ve Spencer oturdu. Aslında ikisinide severim tatlı kızlardır. Konuşmaya başladık yarım saat sonra ise Hoca geldi. Bize bu sene hakkında bilgi verdi falan filan okulun ilk günü işte bilirsiniz. Daha sonra tenefüste diğer kızlarla konuştuk ve yanıma benim en yakın arkadaşlarım geldi. Onları çok özlediğimi ve yaz tatilinde neler yaptıkları hakkında konuştuk. Böylece zaman öyle bir geçmiş ki farkında değiliz. Okul çıkışı Noah, Bella, ben ve Robyn hep birlikte alışveriş merkezine gittik, gezdik. Bugünü tek güzel yapan şey bence arkadaşlarımı görmüş olmamdı kesinlikle. Ve sonra herkes evine doğru yol aldı. Eve girdim ve direk telefonum çaldı arayan tabiki kankam Justin di. Onunlada görüşememiştik okulda neyse.
Justin: Merhaba Aria! Seninle okulda görüşememiştik, nasılsın?
Ben: Evet görüşemedik, iyim sağol sen?
Justin: Bende iyiyim. Duydum ki çıkışta kızlarla gezmişsiniz.
Ben: Evet öyle oldu. Özlemişim bizimkileri.
Justin: Tabikide özelliklede seni...
Ben: Özlediysen neden hiç mesaj atmadın yaz boyunca?
Justin: Yani nasıl olsa okulda birbirimizi görüp yüz yüze görüşecektik diye düşündüm.
Ben: Oda güzelmiş. Ben kapatıyorum, görüşürüz.
Justin: Peki görüşüz, kendine iyi bak.
Nasıl olsa okulda beni görecekmişşşşş. Hahh! İnsan bi arar sorar bu kız napıyor diye.Sinirlerimi bozdu. Oysa ben ona mesaj attım cevap bile vermemişti... Yemek yedikten sonra odama çekildim, kulaklığımı takıp müzik dinleyerek sakinleştim. Müzik olmasa ne yapardım hiç bilmiyorum ya. Ardından bilgisayarı açtım ve gece saat 1'e kadar takıldım. Aklıma yarın okulun olduğu gelince tekrar sinirlendim. Ve Ariaaaa kaçar.
Bugün hava yağmurlu (yağmurlu havaları çok severim). Saçlarımı yaptıktan sonra kahvaltı etmeden direk servisi beklemeye aşağı indim. Uzun bir beklemeden sonra anca gelebilmişti. Yine o kötü espirirle dolu olan servise binmek zorundaydım. Yol boyunca duymamak için kulaklığımı takıp, müzik dinledim. Okula geldiğimiz de bizim kızları görünce sevindim (okulda kimse yalnız olmak istemez). Ashley sinirliydi, kardeşi onu her zaman ki gibi kızdırmış. Sınıfa çıktığımda Justin oturuyordu, selamlaştık sanki hiç birşey olmamış gibi. Sınıfımıza yeni birileri geliyormuş nedense her sene geliyor, gidiyor. Bu senenin tek farkı gelen var giden yok. Duyduğuma göre gelen bir kız ve erkekmiş. Erkek olan çok belalı birine benziyormuş falan filan. Bizim okulda heşey çabucak duyulur yani. Kapıdan sırılsıklam olan Noah içeri girdi. Kızın saçları falan çok kötü ıslanmıştı, Bella ve ben ona yardım ettik. Hoca içeri girdi sıkıcı derslere dün başlamıştık. Bugünün ilk dersi ise matematikmiş. Ah ne güzel! Öğlen tenefüsü vakti gelmişti bu vakte kadar anca dayandık. Derken sınıfa koşa koşa gelen Jason'u gördük, yanımıza gelip: JUSTİN AŞAĞIDA VE....
MERHABAAAAAA:dd:D BUGÜN TANITIMINI VERMİŞTİM 1. BÖLÜMÜNÜDE YAZAYIM DEDİM. YORUM ATARSANIZ ÇOK İYİ OLUR :') 2. BÖLÜMÜ OYA VE OKUMA SAYISINA GÖRE YARIN YAZABİLİRİM. -T. :)