Yoonghae geç kalkmıştı. Kahvaltısını yaptı. Koltukta oturuyordu. Üstünde pijamalar. Saçları dağınık. Zil çalmıştı. Gidip kapıya baktı. Karşısında Jimin vardı. Elinde poşetler. Lacivert montunun içinde siyah saçları ile çok sevimli duruyordu.
JM: İçeri girebilir miyim ? Alışverişe gitmiştim. Çok üşüdüm. Seni ziyarete geliyim dedim.
YH: Hoşgeldin..
Jimin içeri girdi. Elindekileri koltuğun kenarına bıraktı. Montunuçokarıp oturdu.
YH: Ben.. Üstümü değiştirsem.
JM: Tamam.
Yoonghae üst kata çıkıp odasına girdi. Jimin bunu fırsat bilip salonn sonunda duran masanın üstüne pastayı açıp koydu. Masanın diğer yerlerine hediye paketlerini yerleştirdi. Telefonundan kısık bir sesle YOUNG FOREVER'ı açtı. Kapı sesi duyunca hemen mumları yaktı. Merdivenlerin başına geçti. Duvara yaslandı. Kollarını birbirine doladı. Yoonghae lacivert kısa etek, üstüne beyaz gömleğini giymiş. Saçlarını tepeden toplamıştı. Jimin Önüne geçip onu durdurdu.
JM: Yoonghae Özür dilerim.
YH: Ne için ?
JM: Oturma odanı fazla dağıttım galiba. Gözlerini kapatmalıyım. Görmeni istemiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIRADAN BİR FAN//JİMİN
FanfictionPARK_JİMİN: Yeter ! Yeter be ! Bırak bari gece mesaj atma ! 96PARK_JİMİN96: Seni benden çok kimse sevemez ! SENİ SEVİYORUM. TANRIM BU ÇOCUK BİR ANDA EVRİM GEÇİRMİŞ OLMALI. 96PARK_JİMİN96: SENİ SONSUZA KADAR SEVİCEM BENİMLE EVLENİR MİSİN ?