Another Love | Larry Daddy Kink

-His hair...

Sea ğardaşlar!
Bölüme başlamadan bir kaç şey söylemek istiyorum.
Birincisi, yorum yapın len amq.
Geri kalan bir kaç madde ise bunun aynısı. Hadi iyi okulamalar.
:)
----------
Zar zor Karen teyzeyi kendine getirmiştik.
Sonunda Zayn ve Liam'ı öğrenmişti ve gayette mutluydu.

Harry ile ayakkabılarımızı giyindik ve Liam geldi.

'Lanet olsun başım çok kötü!'

'Aynen..' diye arkasından da Zayn geldi.

'Zayn sen gelmiycek misin?'
Biraz duraksadı ve Liam'a bakmaya başladı. Harry ise yanımda durmuş telefonundan birileri ile konuşuyordu.

'Aslında gelsem çok iyi olur.."

"Gitme Zayn nolur'

Vay be! Ben olsam siktir git derdim. Napalım işte öküzlük.

'A-Ama annen Liam'

'Bişey olmaz, kal burda kocanla beraber mutlu mesut yaşa işte biz gidiyoruz hadi Harry'

Dediğimde Harry hâla telefona bakıyordu ve sadece şunu yaptı.

'Hı??'
Yani kendi çocuğum olmasa bile dövme hakkım olduğunu düşünüyorum...

Zayn gülmeye başladığında ona döndüm ve gözlerimi devirdim.

'HARREH!' diye haykırdığımda gözlerini kocaman açtı ve hemen kapıya dönüp kapıyı açtı.

Zayn'i Liam ile bırakıp çıktık. Ay dur annesine de vardı... :/

Yürümeye başladık, arabaya kadar yürümemiz lazımdı.

Arabanın yanında durduk ve sağ taraftaki market gözüme çarptı.

'Harry sen anahtarı al arabaya otur bende markete gidip gelicem birşey istiyor musun?'

'Yok, istemiyorum..'

'Peki..' diye sol omzumu havaya kaldırdım ve markete doğru yürümeye başladım.

Markete girip sadece abur-cıbur aldım ve çıktım.

Harry arabada oturmuş Selfie yapıyordu.
Vay be.. Harry'e bak sen..

Arabaya bindim ve poşeti direk Harry'nin kucağına koyup kemeri bağlamaya başladım.

"Oha bunun için mi markete girdin?"

"Tabii" dedim ve arabayı çalıştırdım.

'Eeee, Louis'

'Efendim?'

'Ya beğendiğim bir ayakkabı varda, gidip alsak mı?'

'Ama saat 7 olmuş yani açık mıdır?'

'8 de kapanıyor..' diyip dişlerini göstererek sırıttı.

'Tamam, ama bana bi tane enerji içeçeği ver..' dedim ve arabayı sürmeye başladım.

Ben arabayı sürerken Harry snap çekiyordu.

İstediği mağazanın önünde durduk ve arabadan indik.
Yediklerimizin çöplerini attıktan sonra mağazaya girdik.

'Ee, hangi ayakkabıydı o?' Diye sordum.
Yavaşça gezmeye başladı.

Kahverengi, kadife bir bot seçmişti. Cidden ona çok yakışırdı.

Bende eskimiş olan spor ayakkabılarımı yenilemek amaçlı yenilerini aldım ve kasaya geldik.

Parayı ödedim ve Harry ile birlikte arabaya geri döndük.

'Nedense arabada ya da evde olunca kendimi daha güvende hissediyorum'

'Bu iyi bişey Harry..'

Evin önüne arabayı park ettim ve indik.

'Sence yemekler nasıldı?'

'Gayet iyiydi..'

'Bence de, uykun var mı?'

'İstersen beraber uzanıp televizyon izleye biliriz...' diyip gülümsedim.

'Tabii olur..'

'Çıkalım o zaman..'

Yavaş adımlarla yukarı çıkmaya başladık.
Odama girdiğimde cidden çok mutlu olmuştum çünkü nedensizce bugün yatağımı çok özlemiştim.

Üzerimde iç çamaşırım kalana kadar soyundum ve soğuk çarşafın içine gömüldüm.

Harry ise şortunu giyinip yanıma geldi.
Televizyonu açtık ve kanalları aramaya başladık.

Ben televizyonu çevirirken Harry ise yerini rahatlamaya çalışıyordu.

Üstünü örttü ve kafasını omzuma yasladı.
Saçları çok yumuşak görünüyordu.. Ve lanet olsun çok tatlı kokuyordu.

Ellerimle saçlarını okşamaya başladım.
Göz ucuyla bana baktı ve gülümsedi..

Kendimi tutamıyorum..
yavaşça ona yaklaştım ve onu öpmeye başladım..

Önüne dönüp bana doğru kendini ittirdi ve daha hızlı öpmeye başladı.

Ellerimi yumuşak olan saçlarına geçirdim..

İçimde bir şeyler oluyordu..
deprem, sel ya da bir volkan patlıyordu.. O derece anlatamıyorum fakat bu hissi daha önce hiç yaşamadım...

••••

Sea, biliyorum geç oldu kusura bakmayın..

İzin ver Loui seller olsun volkanlar patlasıııııığğnn..

Tm, sakinim..

-Love ya!