DÜŞ KIRIKLIĞI
BÖLÜM 1
"Kendi gazetemin önde gelen diğer kağıt parçalarını ezerek 1. liğe çıkmasını istiyorum.Eleştirmenlik konusunda Türkiye'de en iyisisin ve benim gazetemde tam 9 aydır çalışıyorsun.Bak eğer başka bir yayından iş teklifi geldiyse 2 katını veririm!"Diyerek bir kez daha para konusunu açarak canımın sıkılmasını sağladı patronum Rıza bey.Anlamıyordu.Anlatamıyordum.
"Benim parayla işim olsaydı emin ol burda çalışmazdım Rıza Levent.Biliyorsun yoruluyorum.Eleştiri yazıp kafa yormak ekstra kitabıma devam etmeye çalışmak benim için zor oluyor.3 ay daha.3 ay sonra uzun bir tatile çıkacağım ve senin buna karışmanı istemiyorum!"Dedim ve ona cevap hakkı tanımadan gözlerimle susmasını iyice belirttim.
"İyi peki Hazan Sezer.Birşey demiyorum yine dediğin gibi olsun, sonuçta tatilden sonra yine döneceksin?"Döneceğim lafının ağzımdan çıkmasını beklercesine baktı gözlerime.Dudağımın kenarını hafifçe kaldırdım ve gülümsedim. "Döneceğim."
Koltuğun üstüne bıraktığım çantamı koluma takıp ceketimide elime aldım ve son kez patronuma döndüm.
"Yarın görüşmek üzere diyelim o zaman?"Tek gözümü kırpıp ona sevecen bir şekilde gülümsediğim de onaylar şekilde başını salladı,bende başımla hoşçakal dercesine büktüm ve odasından çıktım.
Son 9 ayım evde hem eleştiri yazmakla hemde bitirmek için elimden geleni yaptığım kitabımla uğraşmakla geçmişti.Çalışmak ve başarılı olmayı kendime o kadar sorumluluk edinmiştim ki bazen çalışmaktan uykusuz bile kalabiliyordum ve buda benim daha cok yorulmamı sağlıyordu.Ama benim kitabımda hiç bir zaman pes etmek yoktu o yüzden de 3 ayımı daha harcayabilirdim.
Binadan çıkıp çağırdığım taksiyi beklerken Defne'yi düşünüyordum.En son evde ağrılar içinde yatıyordu ve onu öyle bırakmak benim içime hiç sinmemisti.Bu hayatta sahip olduğum tek insan oydu belkide.
Gelen taksiye binip gitmesi gereken adresi söylediğimde başıyla onayladı ve sürmeye başladı.
4 yıl önce yaşanan bir trafik kazasında ailemi kaybetmiştim.Ve bu yüzden araba kullanmayı hiç bir zaman tercih etmiyordum.O kazadan sonra kendimi toparlamam zor olmuştu ama toparlayıp okuluma başlamıştım. Dersler yüzünden kafamı dolu tuttuğum için aile düşünmüyorum bu da o seneler işime geliyordu.Bu yüzden bölümümde 4 sene üst üste en iyi olmuştum ve okulumuda 1. likle bitirmiştim.
Başarılı,sorumluluk sahibi ve güçlü olmak benim sorumluluklarımdı. Hiç bir zaman pes etmeyeceğime, ve güçsüz olmayacağıma yemin etmiştim kendime.Hiç bir zamanda olmamıştım. Bu yönüm ile çoğu insana örnek olarak gosterilmiştim. Aileminde bu günleri görüp beni taktir etmesini isterdim ama nasip iste...
Taksi durduğunda düşüncelerimi bir kenara kaldırıp parayı ödedim ve taksiden indim.Eve doğru ilerledim.Kapıda gördüğüm Ömer'e başımla selam verdim.
"Bir gelen giden var mı Ömer?"Kapıyı açan Safinaz Hanıma beklemesini söyleyip Ömer'le konuşmaya devam ettim.
"Azra Kırgın geldi efendim.Evde olmadığınızı söyledim, yine uğrayacağını belirtip gitti."Azra Kıgın adını duyunca yüzümü ekşittim.O halimi gören Ömer alttan alttan gülümseyince bende gülümsedim.
"Teşekkürler Ömer saol."
"Önemli değil efendim."
İçeri girip elimdeki montu ve çantayı Safinaz Hanıma verip gözlerimle salonu yokladım.Defne salonda değildi.Demek ki ağrısı daha çok artmıştı diye düşündüm.İnadı olmasa da gitsek şu hastaneye olmazdı.Keçi inadı vardı kızda hayır lazda değil anlamıyorum ki.Ona bakmak için merdivenlere yönelirken Safinaz hanıma baktım."Siz hazırlayın sofrayı. Defne yemek yedimi?"dedim merdivenleri bir bir çıkarken.Arkamdan "Yedi Hazan hanım. Yemeğiniz beş dakikaya hazır olur." diyince başımla onayladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düş KIRIKLIĞI
RomanceSiyah saçları her zaman ki gibi dağınıktı.Gözleri kıpkırmızı olmuştu.Belliydi yine içmişti fakat sarhoş değildi. Yüzünün keskin hatları kasılmıştı birşeye sinirli gibiydi."Bırak yukarı çıkacağım."dedim.Kolumu çekmeye çalışınca daha çok sıktı. "Bende...