Telefonumun alarm sesiyle irkildim. Sanırım artık uyanmalıydım. Çünkü alarmımı kaç kez ertelediğimi hatırlamıyorum bile! Üzerime okul formaları dışında kıyafetler giyerek ve çantamı da hazırlama zahmetinde bulunmadan aşağıya doğru hızla inerken tabii ki annem önümü kesti. Evet,klasik sabah senaryomuz 'KAHVALTI'. Ben ayakkabılarımı giymek için çabalarken her sabah ağızımdan aynı kelimeler dökülür: 'Off anne yaa!' Evet, her sabah aynı kelimeler. Zorda olsa annemin elinden kurtulduktan sonra okula doğru yürümeye başladım. Her sabah olduğu gibi müzik dinlemek için elimi çantama atmıştım ki telefonum tabii ki çantamda yoktu.
'Lanet olsun. Telefonumu evde unuttum!'
Ben böyle bilinçaltımla küfürleşirken yanımda yürüyen Deren'i fark etmem biraz uzun sürdü tabii.
Deren'in saçma sorularını cevaplarken karşımızdan yanımıza gelen Enis kurtuluş biletimdi.
Yüz ifademden pekte mutlu olmadığımı anlayan Enis artık benimle özdeşleşmiş olan kulaklığımın nerde olduğunu sorduğunda patladım.
Evden çıktığımdan beri Deren'in saçma sorularının ve annemin kahvaltı polemiğinden sonra bu soru bardağı taşıran son damla olmuştu.
Enis'i de bir güzel tersledikten sonra artık okula gönül rahatlığıyla gidebilirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şımarık
Mystery / ThrillerŞımarık bir kız. Ailesini kaybetme korkusu olmayan kız. İnançsız bir kız. O kız Arya Özgün. Ailesini kaybettiğinde ağlama zahmetinde bulunmayan kız. Arkadaşlarının desteğine ihtiyaç duyan şımarık bir kız o. Babası olmayan kız. Şımarık kızın ha...
