#196#

21 22 0
                                    

Ah be yürek! Yürek yosunlu, yürek puslu, yüreğimden sonu gelmeyen acılar sızıyor..Tutunmak güç.Duygularım gün içinde değişiyor durmadan. Tükeniyorum,yalnızlıklar peşimde.Her ayağa kalkmaya çabaladığımda bir çelme daha yiyorum.Sonra aniden bir dal bulduğumu zannediyorum aydınlık günlere ulaşmak için,  yine yanılıyorum.

Hiç bir kelime taşıyamıyor, anlatamıyor, tanımlayamıyor. O kadar değişik bir duygu ki.Sevginin ortasında nasıl derin acılar hisseder insan? Neden parlak gülümsemelerin içine hüznü yerleştirir durup dururken? Neden yürek sitem dolu, neden gözler hep bir boşluğa dalma çabasında? Neden hisler silsilesi arasında kaybolup gider bir insan? Sevmeyi mi bilmiyorduk,yoksa sevdiğimizi mi sanıyorduk? Evet evet belki de sevemiyorduk. Belki de hayalimizdeki kalıbı başkasına giydirip adını ”sevdalanmak” koymuştuk.Ve bu sevda kalbimize derin perdeler indirdiği için gerçeklerin karanlık yüzünü göremiyorduk.Ben bu yargıya nasıl mı vardım? Çünkü onu sakladığım yerde artık onu bulamaz oldum.Yollar, gitgide uzadı ve karıştı.Umudumu ısıtacak, parlatacak,kıpırdatacak bir şeylere ihtiyacım vardı ve ben bu ümidi yaratmaya çalıştıkça o bir geldi,bir gitti. Bu belirsizliklerde ziyadesiyle yordu,beni hep uçuruma sürükledi. Üzgünüm sevdiğim bizi hep bu belirsizlikler bitirdi.

 Bu uçurumdan dönebilmenin tek yolu karanlıklarla dolu defterin bembeyaz bir sayfasını açmaktı.Zor oldu ama bende bu sayfayı açmaya karar verdim. Artık yoksun demeyeceğim, sen hep benimleydin, hep öyle kalacaksın fakat artık lügatlarda yazan ‘biz’ kelimesinin açıklaması ikimiz değiliz.Artık altını çizdiğim satırların sahibi sen kalacakmısın, bilmiyorum.Ama bu sevgiden çıkardığım ders kalbin sevmekten de yorulduğunu fark etmek oldu. Sevenler hep bu çağın fiyakalı kaybedenleri oldu. Bakalım kim bilir belki güneş bir gün de sevenler için doğar.

SUSTUKLARIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin