Hizmetçi arkasına döndüğünde yerde yatan meleği gördü.o sokla elinde ki su dolu bardak yere düştü.koşup meleği kendine getirmeye çalıştı ama melek uyanmiyordu.nabzını kontrol etmek istediğinde atmiyordu.korkuya kapılmisti, dışarda ki adamlara sesini duyurmak için bağırmaya başladı.içeri koşup gelen adamlar meleği kaldırıp hemen arabaya bindirdiler.adamlardan biri Azat i aradı olan biteni anlatmak için
-agam melek hanım bayıldı hastaneye götürüyoruz.
Azat duyduğu haberle donakalmisti.hangi hastane olduğunu öğrenip hemen yola çıktı.
Melek hastane getirilir getirilmez hemen ameliyata alınmışti.
Azat hastanenin önüne geldiğinde koşup içeri girdi.ameliyathanenin önünde bekleyen adamlarını görünce yanlarına koştu.
-ameliyata aldılar agam bekliyoruz
Azat
Vücudum ayaklarıma ağır gelmişti.olduğum yere yığılip kaldım.
Yine buradayız yine aynı şeyler oluyor.meleğim neler atlattık biz bunu da atlatiriz inşallah.Allah'ım ne olur bebeklerimizi de meleğimi de koru ben onlarsiz ölürüm.keşke işe gitmeseydim keşke meleğin yanında olsaydım belki bunlar olmazdı.Allah'ım onları bana bağışla...
Azat hüngür hüngür ağlıyordu.Cemal aga gilde çoktan hastaneye gelmişlerdi.Azat i ameliyathanenin kapısının önünde yerde görünce koluna girip kaldırdılar.ilk soruyu Binnaz hanim sordu
-nasıl olmus oğlum melek iyi mi ?
Azat in bu sefer cevap verecek gücü yoktu.şu an sadece duymak istediği meleğin ve bebeklerinin iyi olduğuydu.Cemal aga gil Azat tan yanıt alamayınca meleği hastaneye getiren adamlara olanları soruyordu.
Zaman geçtikçe Azat in içinde ki korku gittikçe büyüyordu.daha fazla dayanamayıp ameliyathanenin kapısını yumruklamaya başladı.yumruklarina bağırması da eşlik ediyordu.
- yeter artık yeter verin bana meleğimı çocuklarımı
Binnaz anne ve Cemal aga Azat in bu halini gördükçe kahroluyorlardi.Boran Azat i tutmaya çalışsada pek başarılı olamıyordu.bir süre sonra Azat sakinleşmisti.ameliyathanenin kapısı açılmışti.meraklı gözlerle herkes içeri bakmaya çalışıyordu.ama içerde kargaşadan başka birşey yoktu.koşuşturan hemşireler içeride dolaniyordu.
Ve sonunda yüzlerde ki hüznü silecek o sesler duyulmuştu.bebeklerin ağlayışlari ameliyathanede yankılanmaya başlamışti.üzüntü göz yaşları mutluluk göz yaşlarına dönüşmüş sel gibi akıyordu.ama hala içerde ki koşturmaca devam ediyordu.ne oluyordu içeride nden hiç kimse birsey söylemiyordu.Azat yavaş adımlarla ameliyathanenin kapısından içeri girdi.bir köşede bebeklerini giydiriyorlardi.hemen gözleri meleği aradı.melek hala gözleri kapalı sedyede yatıyordu.doktor meleğe elektroşok veriyordu.hemşireler Azat i çıkarmaya çalışıyorlardi.
Azat hiç birşey düşünemiyordu sadece gözlerinden akan acı korku göz yaşları vardı.ameliyathanenin kapısında gülen gözlerle bakan herkes Azat in bu haline anlam verememisti.Boran Azat in halsiz halini görünce koşup koluna girdi.
- ne oldu ne bu halin?
- melek melek
deyip sandalyeye attı kendini.asla ağzından o kelime çıkmayacakti.melek iyi olacak iyi...
Bir süre sonra doktor ameliyathanenin kapısında belirdi.herkes ayağa kalkıp doktora meraklı gözlerle bakmaya başladı.doktorun yüz ifadesinde kötü birseyler olduğu anlaşılıyordu.doktor konuşmaya başladı.
- öncelikle geçmiş olsun.bebekleri kurtardık ikisi de gayet sağlıklı ama melek hanım için aynı şeyleri söyleyemecegim .malesef ki buraya geldiğinde kalbi atmiyordu bebekleri sezaryenla aldık.elektroşokla kalbi yeniden atmaya başladı ama beyne uzun süre oksijen gitmedigi için bitkisel hayata girdi.bunu uzun süreli bir koma olarakta düşünebilirsınız.
Azat
- ne diyorsun sen yaa olamaz böyle birşey
-maalesef Azat bey elimizden geleni yaptık
Binnaz hanim
- yani ne olacak nasıl birsey bu doktor ne zaman uyanacak gelinim
-bilmiyorum belli olmaz belki de hiç uyanamayabilir de