Dünyanın gerisinde duran, Güneş Sisteminin dördüncü gezegeni olan Mars, henüz ilk keşif araçları yüzeyine inmeden önce gök bilimciler için oldukça esrarengiz bir gök cismiydi. Bugün ne kadar kurak olsa da, Kızıl Gezegenin bir zamanlar okyanuslarla kaplı olduğu, hatta üzerinde yaşam barındırdığı her zaman öne sürülen bir düşünce oldu.
Marsa yollanan uydu ve keşif araçları, ıssız gezegen hakkındaki birçok soru işaretini ortadan kaldırdı. Ancak, çok sayıda bağımsız araştırmacı, Mars hakkında hala tam olarak cevap bulmamış detaylar olduğunu düşünüyor. Bunlardan bir tanesi, tam 37 yıl önce bugün fotoğrafları çekilen Cydonia bölgesi ve barındırdığı yapılar.
Adını Romanın savaş tanrısından alan Mars, son derece zehirli bir gaz kütlesiyle çevrili. Yüzeyi kraterler, devasa büyüklükte dağlar ve büyük çöllerle kaplı. Bilim dünyası, bugüne kadar Dünyada var olan ve Marstaki koşullarda yaşabilecek tek canlının, Güney Amerikadaki yanardağlarda hayatta kalabilen bir çeşit mikrop olduğunu tespit etti.
Yine de Mars, uluslararası uzay programları için çok büyük bir önem taşıyor. Bunun sebebi, Ayın ardından Dünyaya en yakın konumdaki kozmik cisim olması. Gök bilimciler, ulaşması en kolay gezegen olan Marsa bir gün koloni kurmak, burada madencilik yapmak ve Kızıl Gezegenin geçmişine ait sırları ortaya çıkarmak istiyor.
UZAY ARAÇLARI KAYBOLUYOR
Bu amaçla, 1960lı yıllarda Sovyetler Birliği ve ABD, Marsa keşif araçları yollamaya başladı. Ruslar, sırasıyla Mars 1M ve Mars 3MV araçlarını gönderdi ancak her ikisi de Kızıl Gezegene ulaşamadan kayboldu. Benzer bir sorunu, ABD 1964 yılında Mariner 3 uzay aracıyla yaşadı. NASAda görev almış bilim insanı Gregory Moleenar, 1960lı yıllarda başlayan keşifleri şöyle anlatıyor:
Rusların iki esrarengiz başarısızlığının ardından, aynı durumla karşılaşan Amerikalılar kendi aralarında Marsta bilerek bu keşif araçlarının önünü kesen bir şeyler olup olmadığı hakkında şakalar yapmaya başladılar. Kasım 1964te ABD Mariner 3 ve Mariner 4 keşif araçlarını Marsa yolladı. Mariner 3 uzay aracı Mars yüzeyine ulaşmayı başardı, ancak görüntü almak için kamerasını çalıştırmaya çalıştığı anda kamera sistemi bozuldu.
Mariner 3ün, güneş panellerinde yaşadığı teknik arızadan dolayı Mars yüzeyine inemediği ve bataryaları tükenince öldüğü açıklandı. Mariner 3ten 28 gün sonra fırlatılan Mariner 4 ise yedi buçuk ay süren yolcuğunun ardından Marsın yörüngesinden geçebilen ilk uzay aracı olma başarısını gösterdi.
Ruslar, hiç geri kalmadı ve aynı başarıyı kendileri adına gerçekleştirmek için 30 Kasım günü Zond 2 uzay aracını Marsa yolladı. Araç Mayıs 1965te başarılı bir şekilde Marsın yörüngesine indi ve ilk birkaç dakika sorunsuz bir şekilde görüntü iletmeye başladı. Ancak aniden keşif aracıyla bağlantı kesildi. Bu olay o tarihe kadar Mars projelerinde iki ülkenin yaşadığı toplam altıncı başarısızlık olmuştu.ÇABALAR BÜYÜK SÜRPRİZLE SONUÇLANDI
İki ülke, ilerleyen yıllarda Mars yarışında 10 deneme daha yaptı. Rusların Mars 4, Mars 5, Mars 6 ve Mars 7 uzay araçlarından üçü, gezegene inmeye başaramadı ve atmosferi sıyırıp geçti. Mars 6, atmosfere girmeyi başardı ancak yüzeye çarparak devre dışı kaldı. 12 Mart 1974 günü yaşanan kazada, uzay aracı çarpmadan önce geçen 224 saniye boyunca Dünyaya veri iletti ve Marsın yüzeyinden Dünyaya veri iletmeyi başaran ilk keşif aracı oldu.
Rusların 1960da başlayan Mars keşif programı, en son uzay aracının ateşlendiği 1973e kadar sürdü ve istenilen başarının çok gerisinde kalındı. ABD ise yoluna devam etti ve tarihler Temmuz 1976i gösterdiğinde, Mars keşfinde yeni bir sayfa açılmasını sağlayan büyük bir başarı elde edildi.