.
.
.
Belki bir gün, olur da mısralarımla karşılaşırsın diye konuşturuyorum kalemimi.
.
.
.
Sinirli bakışlarımı saatimin üzerinde gezdirdim. Yaklaşık 45 dakikadır bekliyordum otobüsü. İlk günden geç kalmak en nefret ettiğim durumdu ve şu an bu durumla karşı karşıyaydım. Sıkıntılı bir şekilde oflayarak başımı kaldırdım ve benim gibi beklemekten yorulan insanlara doğru göz gezdirdim. Yürümenin daha doğru olacağını düşünerek yere bıraktığım çantamı tekrardan sırtıma alarak ilerlemeye koyuldum. Elimi cebime atarak karışmış kulaklığımı dikkatlice açarak taktım. Sessizlik ile pek barışık olduğum söylenemezdi. Bundan dolayı her boş anımda kulaklığı takarak bir şeyler dinler, bu sessizliği bastırırdım.
Yaklaşık 50 dakika süren yürüyüşümün ardından okula varmıştım. Bugün lisede 3. yılımın ilk günüydü. Sıkıcı bir şekilde geçen yaz tatilim nihayete ermişti. Bahçeye göz gezdirdiğimde o kadar da özlemediğimi fark etmiştim. Hatta hiç özlememiştim. Kısık sesle "geldik yine çöplüğe" diye söylenerek sırama doğru ilerledim. Mikrofon ile ne dediği anlaşılmayan müdür yardımcımız Yakup hoca mikrofonu bırakarak en gür sesi ile insanları sıraya toplamaya çalışıyordu.
Sıraya vardığımda yüreğim adeta saatte 100 km giden araç gibi hızlanmaya başlamıştı. Karnımdan gelen garip kıpırtılar ise durumu daha da kötüye sürüklemişti. Buradaydı... Titreyen ellerimi gizlemek için cebime koymuştum. "Rezil olma, rezil olma, alt tarafı 3 ay görmedin ve şu an kanlı canlı karşında, sakın ilk andan rezil olma" diye içimden geçirirken sınıf arkadaşım Deniz o esnada yanıma gelip "Merhaba Meryem!" demişti. Soğuk terimi elimin tersi ile silip "İyiyim" demiştim.
Dakika bir gol bir. Ne saçmalamaya başlamıştım.
Deniz anlamsızca yüzüme bakarken gizlice sol tarafıma doğru döndüm ve bir çift gülen gözle karşılaştım. Duymuştu.. Neyse bu ne ki, daha neler neler yaşamış insanım bu mu rezil edecekti beni.
"Yani şey.. Merhaba nasılsın? Nasıl geçti yaz tatilin?"
"Eh işte aynı sıkıcılık. Yanın boş mu?" dediğinde olumlu anlamda başımı sallayıp kenara kaydım.
Yakup hoca mikrofonu düzenleyerek konuşmaya başlamıştı.
İşte başlıyoruz.