Taşıyıcı(Carrier)

Hollanda

Lydia: Ciddi misin?! Gidemezsin!

Ben: İzle ve gor! Ah, bak.. Gitmeyi istemiyorum, ama buradan uzaklasmaliyim. En azindan bir sure.

Lydia: Peki. Bir seye ihtiyacin olursa haber ver. Tamam mi lanet olasi?

Ben: Tamam bebegim.

O'na sarildim ve valizimi toplamaya devam ettim. Sabaha karsi hazirlanirken Lydia'ya yakalanmistim.

Lydia: Nerede kalacaksin?

Ben: Bilmiyorum. Ev tutacagim.

Lydia: Temelli mi?!

Ben: Lydia. Bu isi zorlastirma. Yeni bir hayata baslayacagim.

Lydia: Bu zarf ne?

Elinde tuttugu zarf'a baktim.

Ben: Zayn'e iade edecegim para.

Lydia: Kendin mi vereceksin?

Ben: Evet.Hayir, sorun yok.

Sozunu bolmus ve soyleyecegini tahmin edip cevap vermistim.

Lydia: Ucagin ne zaman?

Kiyafetlerimle oynamaya baslamisti. Bikkin bi sekilde yataga oturdum ve kollarimi sarkitip elimdeki t-shirt'le oynamaya basladim.

Ben: Bir saat sonra.

Lydia: Ne?! Haber vermeden gidecektin oyle mi?!

Ben: Lydia. Lutfen.

Lydia: Her gun mesaj istiyorum. Gununun anlatan uzun bir mesaj. Eger bir gun eksik atarsan, seni oldururum!

O'na burukca gulumseyip basimla onayladim.

Valizim hazirdi. Ben hazirdim. Yeni bir hayata baslayacaktim. Yarim saat sonra ucagim kalkacalti. Her sey degisecekti. Ben degisecektim. Sanirim..

Lydia: Lanet olsun neden izin vermiyorsun?!

Ben: Bebegim, taksiye atlayacagim, ve gidecegim. Abartma.

Lydia: Ve ben de burada rahatca aglayacagim!

Ben: Aglamayacaksin, yoksa oldururum! Tanrim simdiden agliyormusun?!

Lydia: Git artik lanet olasi.

Ben: Hoscakal. Mesaj atmayi unutmayacagim, aglama artik tamam mi?

O'na sıkıca sarildim ve yavasca ayrilip yerden valizimi aldim. Disari adimimi atip beni bekleyen taksiye ilerledim. O'na el sallayip onume dondum. Taksiciye adresi soyledim ve arkama yaslandim.

Kapiyi ilk calisimda acti ve beni gorunce sasirdi. Yuzunden anlasiliyordu. Sirtimi diklestirdim ve kafami kaldirdim. Cantamdan zarf'i cikarip o'na uzattim.

ben: İste paran.

Zayn: Kalsin.

Ben: Bunu al ve ne bok yiyorsan ye! Senden kalan bir sey istemiyorum..

Dedim. Bagirirken, son cumlemde gucsuzlesmistim. O'nun da farkli bir durumda oldugu soylenemezdi. Kimin umrunda ki?!

Zayn: O'nu almayacagim.

Ben: Guzel, sanirim bir kac evsiz'e yardim edebilirim.

Dedim ve arkami donup taksiye yurumeye basladim.

Zayn: Nereye?!

Ben: Seni ilgilendirdigini sanmiyorum. Sadece.. Hoscakal.

Hizla taksiye bindim ve havaalanina gidecegimizi soyleyip arkama yaslandim. Yine aglamaya baslamistim. Nefret ediyorum! O'ndan ve kendimden!

Kolumda hissettigim ellerle gozlerimi yavasca acip kulakligimi cikardim.

X: Geldik efendim.

Basimla onaylayip parayi verdim ve taksiden inip valizimi aldim. Zarftaki tum parayi bagis kutusuna atip ucaga bindim. Yerimi bulup oturdum ve ceketimi cikarip yukaridaki bolmeye koydum. Telefonumu kapatmak icin actigimda 92 mesaj ve 56 cevapsiz arama gordu. Sesini ne zan kapattim? Ucak hareket etmedigi icin acip mesajlara baktim.

"Ucaga bindin mi? -Lydia"

"Sanirim evet. Mesajlarimi gorunce ara.-Lydia"

"Lanet olsun! Neden Zayn'e soylemedigini bana soylemedin?! Beni uyarsaydin soylemezdim! -Lydia"

"Seni lanet olasi! Neyin pesindesin sen?! -Zayn"

"Lydia bana soyledi! Bunu ondan degil, senden ogrenmeliydim! -Zayn"

"Mesajlarima cevap ver lanet olasi! -Zayn"

"Ali, Zayn beni oldurmek uzere! Su pic'in mesajlarina cevap ver artik! -Lydia"

"Seni buldugumda kotu olacak! -Zayn"

"Baksana. Kimin umrunda ki? Ne bok yersen ye. Neden bu kadar abarttim bilmiyorum. İyi yolculuklar bebegim :)) -Zayn"

Bunun gibi bursuru sacma mesaj. Hostes'in beni uyarisiyla telefonumu kapattim ve cantama koydum. Bekle beni Hollanda.. Geliyorum.