Sabah uyandığımda daha okula 3 saat vardı. Yatağımdan kalkıp banyoya girdim. Sıcak bir duş alıp odama geçtim. Üzerime siyah kısa bir şort onun üzerine de beyaz uzun bir tişört giydim. Tişörtün uçlarını şortuma sokup beya saatimi taktım saçlarımıda düzleştirip hafif bir makyaj yaptım. Telefonumu ve gözlüğümü alıp aşşağı indim mutfağa geçip kahvaltı hazırlamaya başladım. Sonra telefonum çalmaya başladı arayan berkandı kızacağını bildiğim için "günaydın aşkım" dedim "kızacağımıda biliyorsun kızım sen bize haber vermeden nereye taşınıyorsun?" dedi haklıydı onlara hiçbirşey anlatmamıştım "ya aşkım haklısın ama çok kötü olaylar oldu dedemi öldürenler babam ve annemmiş" dedim her söylediğimde tüylerim diken diken oluyodu "ciddimis dur şimdi telefonda konuşmayalım okul çıkışı beni bekle ha bu arada okulunun ve evinin adresini mesaj at" dedi "tamam bitanem çıkışta görüşürüz seni çok seviyorum" "bende seni çok seviyorum kuşum" "güle güle Romeo" "gülele güle kül kedisi" dedi ve kapattı biz hep böyle lakaplar takardık birbirimize.
Telefonu masaya koymak için döndüğümde kağan kapının girişinde duruyodu "günaydın" dedim gülerek "günaydın prenses" dedi.
"kahvaltı hazır sayılır ben diğerlerini uyandirim" dedim "sen dur ben uyandırırım deniz biraz zor kalkar da" dedi "tamam bende eksikleri tamamlıyım" dedim.
Kağan denizi uyandırdıktan sonra iremi uyandırmaya çalışmıştı ama irem dünkü şokla geç yatmıştı haralde onu ben uyandırırım deyip iremin yanına oturdum "irem tansu aşkım yemeğe geliyomuş" dedim irem birden yataktan kalktı "cidden mi ee ne oyalanıyoruz hazırlık yapalım" ben gülmeye başlayınca "ne gülüyorsun ya?" dedi hala anlamamıştı denizde gülmeye başlayınca "kızım şakaydı kalk diye dedim" irem "çok gıcıksan ya" diyip banyoya gitti bizde diğerleriyle aşşağa indik.
İrem geldiğinde kağan " kızım sana noğuluyoaryanın sevgilisi sen ne karışıyosun" dedi iremle biz gülmeye başladık "ne sevgilisi ya o benim abim" dedim denizde yeni çakmış olmalı ki "dün öyle sarmaş dolaş olunca biz sevgilin sandık" dedi "ben yakın arkadaşlarıma filan öyle davranırım abimede öyle davranıyorum" dedim. Kağan "ozaman bugün konuştuğun kişi sevgilindi bende diyorum ki bu kız kaç kişiyle çıkıyor meğer o abinmiş" dedi berkanı sevgilim sanmış "yok oda sevgilim değil en yakın arkadaşım berkan çıkışta buluşucağız irem sende gelsene hatta sizde gelin size anlatmam gerekenler var" dedim kağan "ben istemeden duydum da" dedi aa evet berkanla konuşurken demiştim. "sorun değil zaten size anlatacaktım" dedim irem "neyle ilgili arya" dedi "benimle ilgili ve bu eve taşınma nedenimle" dedim "sonra hadi kalkın geç kalacağız" dedim.
Okula gittiğimizde abim girişte bekliyordu koşarak abimin yanına gidip boynuna atadım "prensesim nasılmış benim" dedi "çok iyi yakışıklım dün neler duydum ben neler" dedim abim kızarıp "bu kızlar arasında bir şey sır kalmıyor" dedi "aynen öyle neyse sen seninkinin anına git sonra konuşuruz" dedim abim iremin yanına gidip ireme sarıldı irem ilk başta çok şaşırdı ama bunlara alışmalıydı abim hep böyle çok yapışkan olurdu.
Kağanın yanına gidip "sevgilim başka kıza sarıldı ayrılsam mı acaba" dedim kağan gülüp "dalga geçme sende bir kendini izlesen sende sanırsın aşkımlı filan konuşunca birde diğer yarım diyince" dedi "abimle biz ikiziz ondan diğer yarım diyorum abim benden önce doğduğu için abi diyorum ama pek fazla abi demiyorum aşkım filan" "ciddimisin hiç benzemiyorsunuz" dedi evet gerçekten çok benzemiyorduk "evet benzemiyoruz" dedim abim gilde gelince müdürün yanına gittik abimde bizim sınıftaydı zorda olsa iremle abimi yan yana otutturduk.
Meğer benim yanımdada kağan oturuyormuş ilk başta şaşırmıştım ama o gün gelmediği için farketmemiştim kağana dönüp "duvar kenarına ben geçebilirmiyim lütfen" dedim nedense hep duvar kenarına oturmayı çok istiyordum kağan" tamam geç" dedi "ciddimisin seni çok seviyorum" diyip boynuna sarıldım sonra ne yaptığımı farkedip "özür dilerim biraz fazla heycanlandım alışkanlık oldu" dedim kızarmıştım "sorun değil benim için farketmez" dedi duvar kenarına sonra geçebilirdim "zil çalmadan ben bir lavboya gidim" dedim arkama dönüp iremide çağırdım.
Lavboya gittiğimizde "kızım noğuldu kızarmışsın" dedi cidden kızarmıştım "çok kötü bir şey oldu" dedim irem "noğuldu" dedi "ben duvar kenarına oturmayı sevdiğim için kağana söyledim kağanda tamam dedi sonra birden seni seviyorum diyip boynuna sarıldım" dedim irem "ee yuh artık demek ondan tuna biraz sinirlendi bende başka bir şey sanmıştım meğer sizi görmüş" "of ben napacağım ya kağan yanlış anlamışsa" dedim irem "yok anlamamıştır merak etme" dedi sonra zil çalmak üzere olduğu için sınıfa geçtik kağan duvar kenarında değildi ben geçerken birden ayağım kayıp kağanın üstüne düştüm "dikkat et prenses" dedi sonra sınıfa hoca girince apartopar kalkıp yerime geçtim çantamdan defter çıkarıp "çok pardon yanlışlıkla oldu" yazdım ona verdim oda birşeyler yazıp "sorun değil herzaman düşebilirsin benin için zevkti" yazmıştı ne yazacağımı bilmediğim için defteri çantama koydum zil çaldığında ilk kağanın çıkmasını bekledim aynı hatayı birdaha yapmak istemiyordum. Kağan gülerek "tedbirlisin" dedi ne dediğini anlamadım sonradan aklıma geldi "şey seni rahatsız etmemek için..." "sana söyledim benim için zevkti" dedi o çıkınca bende kalktım abim yanıma gelip "kızım noğuluyo bir sarılmalar bir üstüne oturmalar" dedi.
"yakışıklım benim valla kötü bir şey yok yanlışlıkla üstüne düştüm" dedim abim baya sinirlenmişti "hem o benim arkadaşım salak salak şeyler düşünme" dedim ve kağanın yanına gittim kantine indik kağan deniz ve irem çok iyi arkadaşlardı ama diğreleri öyle değildi.
***
Son zilde çalınca eşyalarımı toplayıp iremin yanına gittim "abime dedinmi gideceğimizi" dedim "evet oda geliyor" dedi "tamam sen abimle gel ben diğerlerin yanındayım" dedim ve kağan gilin yanına gittim.
Dışarı çıktığımızda girişte berke ve tuğçe beni bekliyodu koşarak onların yanına gittim ilk berkeye sarılmıştım onları çok özlemiştim "bensiz okul nasıl bakim bebekler" dedim tuğçe "okulu filan boşver sen nasılsın berkenin dedikleri doğrumu" dedi "evet ama şimdi konuşmayalım yeni arkadaşlarımla tanıştirim sizi en yakın arkadaşım ve ev arkadaşım irem ayrıyeten biricik ikizimin sevgilisi" dedim tuğçe çok şaşırmıştı "hızlısın ha tuna" dedi abim "herzaman minik" dedi herzaman tuğçeye minik derdi tuğçe hiç sevmezdi "ne miniği be senden2 ay küçüğüm diye minikmi oluyorum" dedi abim tuğçeye sarılıp "tamam minik değilsin minnacıksın" dedi "senle uğraşmicam merhaba ben tuğçe" dedi ireme elini uzatarak irem elini tutup "merhaba irem bende" dedi sonra "buda kağan biricik sıra arkadaşım evdede yan komşum" dedim tuğçe elini uzatıp "merhaba" dedi kağan "merhaba tanıştığıma memnun oldum" dedi sıra denize gelmişti "buda deniz " dedim deniz "herkese gelince en iyi arkadaş filan bana neden bir şey yok" dedi çok sevecendi "buda en sevecen arkadaşım deniz" dedim tuğçe onunlada tanışınca berkeye geldi "berkcik sabah senle konuşurken bizi sevgili sanan arkadaş kağan" dedim kağan "ama arkadaş öylebir konuşuyosunuz ki herkes sanar dı" "evet biz öyleyizdir merhaba ben berke" dedi sırasıyla diğerleriylede tanışınca kafeye gittik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatımdaki Sen
Teen Fiction17 yaşındaki arya ailesinin yaptıklarını duyunca evden ayrılır. Yeni arkadaşlar edinen arya hayata farklı bakmaya başlar. İremle gittiği bir barda bir oğlanlar tanışır. Duruşuyla aryaya çekici gelen oğlan şimdi karizmasıylada çekici gelmeye başlamı...