1.Bölüm

85 10 12
                                        

  Odamın penceresine vurmasıyla uyandığım güneşli bir sabahtı.Kalkıp banyoya giderek rutin işlerimi hallettikten sonra,siyah yırtıklı bir pantolon ve pastel mavi salaş blizumu giyerek askıdaki deri ceketimi aldım.Aşağı iner inmez annemlerin çoktan uyanıp kahvaltıya başladıklarını gördüm.Içimden beni çağırmaya dahi tenezzül etmemişler dedim.

-Günaydın anne ,diye mırıldandım.

Annem:Günaydın kızım hadi sende geç ,dedi .

  Masadaki yerimi alarak kahvaltıma başladım.Sonradan gelen kapı zili sesiyle bir anlık irkilerek kapıya doğru yöneldim .Kapıyı açmamla çığlık atmam bir oldu.

   Ama bunlar sevinç çığlıklarıydı.Çünkü gelen babaannem di , onu çok uzun zamandır göremiyordum.Boynuna atlayarak sıkıca sarıldım.

-Nereden çıktın babaanne seni çok özledim.

Babaannem: Dur deli kız boğacaksın beni.

-Hangi rüzgar getordi seni, nasılsın bari?

Babaannem:Saol kızım iyiyim bende sizi çok özledim, ne var ne yok bir bakıyım dedim

-Çok iyi yaptın babaanne çok özletmiştin kendini

Annem: Kızım senin dersin yokmu ,geç kalacaksın hadi.

-ayy pardon anne ben unuttum hadi ozaman size bay bay

  Çantamı kaptığım gibi koşa koşa okula gittim.Zaten 1 ay sonra mezun olacaktım .

  Bu gün çok bir dersim yok tu o nedenle eve erken gidecektim.Böylelikle babaannemle bol bol zaman geçirebilirim diye içimden geçirdim.Okula geç kalmıştım gittiğimde ders başlamıştı bile.Yerime geçtim ve biraz sonra zil çaldı.

  Zil sesiyle beraber çantamdan cüzdanımı çıkartıp kantine gittim.Kendime bir kahve alarak yudumlamaya başladım.Bir an dalıp gitmişim ki Cansu 'nun yanıma oturmasıyla derin düşüncelerden sıyrılıp dünyamıza ulaştım.

Cansu:Bir hafta sonra mezun ne güzel ama dimi.

-evet sonunda

  Cansu ile aynı bölümdeydik ve onunla geçekten iyi arkadaştım.Aslında ikimizinde hayali aynıydı mezun olup ***** adlı büyük şirkette çalışmak.Umarım ki öyle olur...

DERSTEN  SONRA

  Sonunda bu günki derslerim bitmişti.Okuldan hızla çıkıp evin yolunu tuttum.Eve gidene kadar zaten saat baya ilerledi.Zaten evim okula baya uzat en iyisi taksi ile gitmek dedi içimden bir ses.Önümde beliren ilk taksiye binerekgitmek istedim.

  Tam taksiye bindim ki benim binmemle içeri benim yaşarımda yakışıklı bir çocuk da bindi. Bu çocugu  bir yerden tanıyorum.Ha doğruya bu çocuk Cansu ile gördüğüm çocuk. Şık takım elbisesindeki ceketin üstünde bir yaka kartı duruyor ve orada Park Ji Min yazıyor.

  Jimin taksiye binmesi ile konuşmaya başladı.

Jimin:Şöför bey *****'a gidelim lütfen.

-hayır ya , şöför bey beni *****'e götürürmüsünüz.

Jimin:Şöför bey siz devam edin.

-ya inermisin lütfen önce ben geldim.

Jimin: Seninle kaybedecek zamanım yok, toplantıya yetişmeliyim.

  Ikimizde yüksek bir sesle gideceğimiz yeri söyledik.

-ya insene belamısın sen benim başıma.

Jimin:*ukala bir tavırla* benim alnımda bela yazmıyo ayrıca bela sensin.

Şöför: inin lan arabamdan sizinlemi uğraşıcam!işim gücüm var benim inin hemen.

-Al işte eğer inat etmeseydin eve gidiyodum

Jimin:Asıl eğer senin o inadın olmasaydıben toplantımı kaçırmazdım.

-Zaten seninle neden muhattap oluyosam ki ukala şey, asla görüşmemek üzere.

Jimin:Ben zaten çok meraklıydım ya sana

  Hemen oradan ayrılarak eve gittim.Eve vardığımda annemler sohbete dalmışlardı.Hızla çantamı fırlatarak yanlarına koştum.

-Ne oldu babaanne ne yaptınız.Yine benzis hangi cadı kazanı bu?

Babaannem :dur kız az yavaş ol gelde anlatıyım.Sana birşeyler söyliyicem.

- babaanne çatlatmasana insanı ne oldu.

Babaannem:kızım hani bizim adetlerimiz vardır . Bir aileye minnettarlığını göstermek için çocukları nişanlarlar.

-biliyorum babaanne

Babaannem: Jisoo hani eski oturduğumuz yer vardı ya . Işte senin orada bir arkadaşın vardı . Beraber oyunlar oynardınız çocuk sana aşıktı . Ailesi bize zamanında bize çok yardım etti bizde minnettarlığımızı göstermek amaçlı sizi nişanlamıştık.

-Ne yani ben şimdi nişanlımıyım.

Babaannem:evet zaten çocuğun ailesi oradan taşındı.Bir daha haber alamadık.

-Adı ne ,fotğrafı var mı bari merak ettim?

Babaannem: eh kızım ben pek hatırlamıyorum ama sen ona sürekli çimin diyodun çok küçüktün peltek konuşuyodun.Çocugun adı Park Ji Min.Bekle bir fotoğrafınız olacak.

   Çantasından bir fptoğraf çikattı.Fotoğrafı görmemle çocuğu tanıdım . Onunla pek anlaşamasamda ben ne istersem yapardı .Eski mahallemizde bu çocukla çok iyi arkadaştık.

-bu fotoğraf bende kalabilirmi?

Babaannem:Tabi kızım

Fotoğrafı alıp odama gittim puantiyeli bijamalarımı giyerek yatağa uzandım güzel ve yorucu bir gündü içimden Ji Min kısmı hariç.
 

Daha fazlası için Young_seul1 in sayfasını ziyaret edin

Yorumlarınızı bekliyorum...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 17, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SENI BEKLEMEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin