Arkadaşlar öncelikle hepinize merhaba ✋ Hikayenin neyden bahsettiğini bir kaç bölüm okuduktan sonra anlıycağınızı umuyorum. Benimde küçük hatalarım olabilir. Daha acemiyim. Hedefim bu hikayeyi kitap yapmak. Ve bu sizin desteklerinizle olucak. Sizi kocaman öpüyorum.🎈😘
Sıcaktan bunaldığım bir araba yolculuğundan sonra bol tişörtüm üzerime yapışmıştı. Sadece 2 saat için 5 saatlik yolculuk yapmak ne kadar zekiceydi bilmiyorum ama buna değiceğine emindim.
Bugün Elif'in doğum günüydü ve ben sıcacık yatağımla vedalaşıp onun özel gününe gidiyordum. Sonuçta en yakın ve tek arkadaşım oydu. Hediye olarak ona kelebek almıştım. Beğeniceğini umuyordum, severdi kelebekleri. Müzik dinlerken, kitap okurken sonunda yolculuğun sonuna gelmiştik. Öncelikle üstümü değiştirmeliydim. Ve telefonum titredi.
"Minik pıtırcığım, nerelerdesin?"
"Şuan odana doğru ilerliyorum."
Kapıyı sessizce açtım ve ;
*Sımsıkı sarıldık.*
Pis pis sırıtarak. "Kanka çok kilo almışsın." dedim ve sırtımda bir yumruk hissettim.
"Sende çok zayıflamışsın, Defne." dedi ve tekrar sarıldı. Yarım saat boyunca sarıldık, birbirimizi öptük.
"Defne, senin için çok güzel planlarım var :)"
"Neymiş onlar?"
Sırıtarak, ağzına fermuar çekti ve anahtarını atar gibi yaptı. Özlemiştim bu hareketlerini.
Doğum gününe bir kaç saat kaldığı için artık hazırlanmalıydık. Koşarak aşağı indim ve elbisemi aldım. Elif görünce çığlıklar atarak "Elbisene aşık oldum" diye bağırdı.
"Bak buda benimki ;)" diyerek elbisesini gösterdi. Cidden çok güzeldi. Ben kendi elbisemi siyah tercih etmiştim. Tıpkı ruhum gibi. Düşüncelerim gibi. Hissettiklerim gibi...
**MULTİMEDYA**
*1.resim Elif'in kırmızı elbisesi
•••••
Doğum günü partisi başlamıştı ve cidden çok kalabalıktı. Fazla arkadaşım olmadığı için pek bilmiyorum kalabalık ortamları. Bir sürü erkek vardı. Bir sevgilim olduğu için bakmamam gerekiyordu ama yapamıyordum, bakıyordum. Gerçi sevgilim şuan hangi kızla gülüyor onu fazla bilmiyorum ama ilkimdi, son olmak zorundaymış gibi.
Biraz saçımı düzelteyim diye lavaboya gittim. Saçlarım saç spreyinden dolayı o kadar sertleşmişti ki zor düzelttim. Tam kapıdan dışarı çıkarken biri bana çarpıp"Kızım kör müsün? Önüne baksana! "
Bir anlık şaşırmayla "Asıl sen önüne bak. Pardon tabi hayvan çıkabilir tabelası yokmuş burada." dedim ve hızlı adımlarla salona indim. Hem kibirli, hem ukala. Gerizekalıya bak. Elif yanıma geldi ve beni öptü.
"Üzgün gibisin" dedi kafasını omzumun üzerine koyup.
"Elif bu partiye neden hayvanları alıyorsun?"
"Sen kesin birine sinirlendin" dedi ve güldü.
" Yukarıda biri bana çarptı. Bide üstüne üstlük bana bağırdı. Zaten ukalanın tekiydi. "