Yeni bir semt, mahalle, cadde ve yeni bir sokak... Çok mutsuzdum ve çok üzülüyordum mahallemden ayrıldığım için. Çünkü arkadaşlarımdan, komşularımdan ve canyoldaşım Ufuk'tan ayrıldığım için.
Yeni evimize ilk adımımı attım ve Nevra Hanım ( annem olur kendisi) beni çağırdı. "Poyraz kardeşini al ve odana git, hemen! "diye bağırdı.'Galiba peder yine sinirlendirdi'.diye içimden geçirirken bir de ne göriyim mahalleliler sokakta kavga ediyor. Nevra hanım babam Eren Bey hemen mahallelilerin yanına koştu. Bende kardeşim Arın ile birlikte odama gittim, kapıyı kilitledim.
Bağırma sesleri artmıştı. Kadınlar korkudan cırlıyordu. Arın çok korkmuştu, neredeyse evi başıma yıkacaktı. Çok ağlıyordu. Ben onu teselli etmeye çalışırken birden cama taş attılar. Camdan dışarı bakmaya çok korkuyordum. "Ya birisi Arın ile bana zarar verirse. " Cesaretimi topladım ve camdan dışarı baktım. Camın önünde yaşlı,yüzü kan içinde bir dede vardı. (Adam yicekmiş gibi bakıyor.)çok korktum ve hemen Arın'ın yüzünü kapattım.
Yavaş bir şekilde camı açtım ve dede bana "oğlum annen ile baban sizlere ömür kardeşin ile sen yanlızsın bundan sonra." dedi ve benim o an hayallerim suya düştü. İnanamıyordum! Arınla birlikte ne yapacaktım? Aradan bir süre geçtikten sonra dedeye sordum. "Peki ya şimdi ne yapacağım? " dede " oğlum istersen gel benim ile kal,bi eşim var sadece oda birşey demez anlayışlı kadındır. " dedi ve çok istemesem bile kabul ettim. O an yapacak ve de düşünecek hiç bir sey yoktu. Çantanın içine Arın ve kendi eşya giysi vs. koyup dedenin yanına gitmek için kapıyı açtım ve kapıyı açmam ile birlikte bir çığlık attım. Çünkü yerde ölüler, yaralılar, acıdan bağıranlar vardı. Etraf kıyamet kopmuş gibiydi. Dede hemen yanımıza geldi ve Arın ile beni evine götürdü. Dedenin evi aynı mahallede değildi. Başka bir mahallede oturuyordu. Dedenin evinin önüne gelince zile bastık ve dedenin eşi kapıyı açtı. Bizi sıcak karşılamıştı. Hemen elimdeki çantayı aldı ve kenara bıraktı. Daha sonra ise montumuzu çıkartıp vermemizi istedi. Montumuzu verdikten sonra dede bizi çağırdı. Bizde yanına gittik,oturduk sessizce bir köşeye. Dede sordu "oğlum senin ile birlikte olduğum anda sormak aklıma gelmedi,adın nedir?" Sessiz bir ses tonuyla " Poyraz efendim,peki ya sizin ki?" Dede " Benim ki Celal. " "Memnun oldum Celal dedeciğim. " dedikten sonra " Peki ya ufaklığın adı nedir?"dedi yüksek bir ses tonuyla(adam sanki albay) "Adı Arın." dedim, dedeyi çok sevmiştim. Çok sıcak davranıyordu, bize karşı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Celal Dede Ve Eşi Asiye Nine
Short Story"Tanımadığınız bir kişi bile bir anda karşınıza çıkar ve hayatınızı kurtarır." "Hayat kısa,bir gün kuş olur uçar gidersiniz bu dünyadan ta öbür dünyaya...!" Ailenizi çok sevin ve ailenize düşkün olun. Onlar sizin en değerli varlığınız. Onlar...