Arkadaşlar aslında final yapmıştım ama orayı değistirip dügün yaptım. Sizleri çooooook seviyorum kendinize iyi bakın.
Miray SOYDAN
Artık evli bir kadındım. Sabahleyin kas yığını olan kaslarla karşılaştım. Arkamı döndüğümde Ediz nefesini yüzüme vuruyodu. Uyurkene ayrı bir tatlı oluyodu. Dudaklarına minik öpücük bırakıp üzerime kot şort ve beyaz askılıklı büstiyer giydim.
Mutfağa gidip çay suyu koydum. Daha kahve makinası gelmemişti. O yüzden idare edecektik. Omlet ve yumurta yaptım. Dometes ve salatalıkları doğradıktan sonra hazırdım. Son kez masaya baktım muhteşem görünüyodu. Odaya girdim Ediz hayla yataktaydı. Yanına yattım sonra yüzünün her karesini öptüm kıbırdamaya başladı. Gözlerini açtı gülümsedi.
"Hadi uykucu kahvaltıya"
Dedim.
"Duş yapıp geliyorum aşkım" dedi.
Aşağıya indim. Çayları doldurdum. Ediz geldi. Arkadan sardı.
" vay vay bak ama eğer böyle kahvaltı hazırlarsan alışırım sonra hergün yapmak zorunda kalırsın"
Cık cık yapıp yerine oturdu. Bu haline kıkırdadım. Omleti yemeğe başladım. Hersey çok güzeldi.
"Hayatım işe gidecekmisin bugun ?"
Kaşlarını çattı. Bu haliyle bile karizmatikti.
"Aşkım çok önemli bir toplantım var olmasaydı kalırdım sıkılırsan Eceyi çağır" dedi.
Dedigine biraz bozulmuştum. Kafamı yere egdim. Çenemden tuttu.
" Aşkım söylemeyecektim hadi neyse. Haftaya balayına gideceğiz " dedi.
Bütün neşem geri gelmişti.
"Saat kacta çıkıcaz ve nerye gidicez" dedim.
" Antalyaya gidicez saat 8de uçak kalkıcak"
Kafa saaladım. Kahvaltı yaptık. Bulaşıklara su tuttum sonra makinaya attım. Yukarı çıktım. Ediz siyah bir takım elbise giyiyordu. Kıravatını bağladım. Aşağıya indik. Kapıda beni ilk önce alnımdan sonra dudağımdan öptü.
"Dikkat et" dedi.
"Sende " dedim o gözden kaybolunca kapıyı kapatıp. Telefonu aldım.
Ponçik Ecem aranıyor.......
" Vay hayırsız buldun tabi yakışıklı kuzenimi beni unut hemen" kıkırdadı.
" eee nasıl geçti gerdek geceniz" dedi kahkaha atmaya basladı.
" Pis fesat" dedim
"Ece Edizin toplantısı varmış gitti hadi bişeyler yapalım Mericide al buğrayıda ara kafeye gidelim" dedim
"Olur zaten özledim seni şapşik" dedi. Kaşlarımı çattım şapşik nedir abicim.
"Konum at hadi hazırlanıyom" dedim.
"Tamam hadi kapa Bugrayı aricam" dedi. Yüzüne kapadım. Sonra üzerimdekilerin uygun oldugunu düşündüm. Sadece saçıma biraz dalga verdim. Aşağıya inip telefonumu ve bir miktar para aldı. Kapı çalınca oraya koştum. Karşımda Ece Bugra ve meric vardı tek tek sarıldım
-evet kuzen nereye gidiyoruz? Dedi meriç.
-Kafeye gidelim.
Kafeye gidip içecek birşeyler aldık. Bi kız Meriçin yanına geldi.
-Hani beni arayacaktîn Meriç aşkolsun. O geceden sonra kayboldun. Dedi.
Gözlerim Eceye kaydı. Resmen sinirden köpürüyordu. Aniden masadan kalktı. Ve koşmaya başladı. Hava serindi. Yanına koştum. Kafeden çıkıyoduk
-Miray nasıl yapabilir bunu nasıl? Dedi.
Çok ağlıyordu. Ona sarîldım ve yolda ilerlemeye başladık nereye geldiğimizi bilmiyoduk hava kararmıştı ve çok soğuktu.
-Ece sanırım kaybolduk.
Aniden boğazıma soguk bir metal yapıştı. Tam boğazımı tutuyodu arkamdan.
- ses çıkarmayın yoksa ölürsünüz! Dedi sesin sahibini tanıdım bu bu Ömer
***********
Ediz
Eve gidiyodum. Karımı çok özledim onu kendi canımdan çok seviyorum. O benim her şeyim. Telefonumun melodisiyle açtım. Aryan Buğraydı. Açtım.
- Naber buğra?
-Ediz çok kötü birşey oldu. Miray ve Ece kayıp hiçbiyerde yoklar biz kafedeydik sonra mericin eski sevgilisi geldi. Birşeyler zırvaladı. Ece ve Miray gittiler onlardan haber alamıyoruz.
-lan neredeler bunlar. Hangi kafedesiniz? Dedim.
-kafede değil sizin evin önündeyiz.
-iki kocaman adam sahip çıkamadınız kapa telefonu kapat.
Resmen kükredim. Mirayım neredesin nerede ben sensiz yaşayamam.
Evet sevgili okuyucularım. Belki kitap devam eder şuan bilemiyorum seviliyorsunuz.
♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡
