Yazar: moon_things
Çevirmen: doyeolight
Her şey Kyungsoo soğuk algınlığına yakalandığında başladı.
Pekâlâ, muhtemelen bundan daha önce başlamıştı fakat Kyungsoo yalnızca soğuk algınlığına yakalandığında farkına vardı ve bu gerçekten Chanyeol onun kapısını tıklatıp cevap vermesi için sıcacık yatağından çıkmaya zorladığında başladı.
Chanyeol sırıtıyordu, her zamanki gibi, burnunun ve kulaklarının ucu dışarıda olduğu için kızarmıştı. Son günlerde kış havası iyice yerleşmişti-bunun sonucu olarak Kyungsoo soğuk algınlığına yakalanmıştı.
"Ne istiyorsun?"
Kararlı bir ifadeyle Chanyeol'ün gülümsemesi genişledi, "Baek ve Jongdae okuldaki çeşmenin içine banyo köpüğü koydu ve harika görünecek." Birkaç ay içinde arkadaş olmuşlardı, Chanyeol en azından onun her zaman lafı uzatmamasını tercih ettiğini öğrenmişti. "Gelip görmek ister misin?"
"Hayır." Dedi Kyungsoo ve burnunu çekti. "Soğuk algınlığına yakalandım ve sınavım var."
Chanyeol'ün coşkulu yüz ifadesi anında yüzünden düştü, "Soğuk algınlığına mı yakalandın?"
"Aynen öyle." Biraz öksürdü ve irkildi. Chanyeol tüm gün boyunca konuştuğu ilk kişi olmuştu ve boğazı kullanılmaması sebebiyle kuruluktan paslanmış gibi hissediyordu. "Bugün içeride kalıyorum. Kusura bakma."
"Sorun değil." Chanyeol Kyungsoo'nun kapısından geriye doğru adım atarak çabucak söyledi. Dudaklarını ısırıyor, kaçıp gitme ve kucaklaşma teklifinde bulunmanın arasında bir yerde ikiye bölünmüş görünüyordu, her ikisi de Chanyeol'ün yapacağı türde şeylerdi. Kyungsoo bir baş ağrısının geldiğini hissedebiliyordu.
"Ders çalışmaya dönmeliyim," Dedi ve Chanyeol sanki düşüncelerinden irkilmiş gibi birazcık sıçradı.
"Ah, evet üzgünüm." Bir adım daha geri attı, Kyungsoo'nun kapısını kapatabileceği ve konuşmanın ortasında kabalık ettiğini hissetmeyeceği kadar uzaktaydı. Kyungsoo bitmek bilmeyen muhabbetlerin kralı ve olağandışı motor gibi bir çenesi olan Chanyeol için yapması garip bir şey olmasaydı minnettar olurdu. "Sonra görüşürüz." Dedi Chanyeol ve koridordan aşağıya doğru yola çıktı.
Kyungsoo ne kadar budala göründüğünü fark edip kapıyı kapatmadan önce bir anlığına boş kapı aralığına baktı. Belki Chanyeol'ün çeşmeye gitmek için acelesi vardı, Kyungsoo öyle varsaydı, battaniye kozasına ve içinde yer alan psikoloji ders kitabına döndü.
On dakika bile geçmemişken kapısında yeni bir tıklatma vardı ve Kyungsoo kendisini yalnızca minimum titremeler ve öksürüklerle battaniyesinden kazıyarak çıkarabilmişti.
Yine Chanyeol'dü, tabii ki oydu, fakat bu kez kafeteryanın logosunun basılı olduğu küçük bir kap tutuyordu.
"Sana biraz çorba getirdim." Dedi, bir kez daha sırıtarak sıcak kabı Kyungsoo'nun ellerine bastırdı. "Daha iyi hisset, tamam mı?"
"Tabii," dedi Kyungsoo, daha iyi hissetmek sanki kendi elindeymiş, bağışıklık sisteminin işini iyi yapmasına bağlı değilmiş gibi. "Teşekkür ederim."
Üniversitenin herkesin kendi kendini idare etmesi gereken bir yer olduğunu öğrenmişti fakat ikinci bir an Chanyeol'ün kaçışını izlerken çorba getiren arkadaşlara sahip olmanın daima güzel olduğunu düşündü.
**
Kyungsoo soğuk algınlığı büyük ölçüde geçip Salı günü Baekhyun ile sabah dersine doğru yola koyulana kadar gerçekten yeniden bu konu üzerinde düşünmemişti. Koridordan merdivenlere doğru giderken Chanyeol'ün kapısından geçtiler, kapı neredeyse onlar geçer geçmez açıldı. Chanyeol önlerine zıpladı, üzerinde hâlâ pijamaları vardı ve Kyungsoo'ya kalın yünlü bir atkı uzatıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
[Çeviri] Baby, It's Cold Outside
FanfictionKyungsoo genel olarak üşümüş ve sinirlenmişti. Chanyeol ise yalnızca yardım etmek istemişti. Yazardan izin alınmıştır. Asıl hikaye linki: http://moon-things.livejournal.com/19524.html Yazar: moon_things Çevirmen: doyeolight