Her şeyin bir ilki vardır, öyle değil mi? İlk sevgili, ilk öpücük, ilk birincilik, ilk hastalık, ilk göz ağrısı... Çok fazla örnek vardır ilklere. Hem bu kadar fazla hem de bir o kadar değerlidir her biri. Kötü ilkler de değerli, iyi ilkler de değerlidir. Çünkü her ilk, bir deney ve yeni bir başlangıçtır. Ama her başlangıç devam etmek zorunda değildir. Devamı olmayan ilkler de, hem ilk hem de sondur. Bir kere oluverir ve bir daha olmaz. O ilki sadece bir kere yaşarız ve biter. Belki de bitmekle kalmaz, unuturuz bir gün.
Hadi çocukluğumuza dönelim. Annemiz veya babamız bize bir keresinde yanlış yaptığımız bir şey için; "Bu ilk ve son olacak! Bir daha olmasın." demiştir. Ama ne yaptığımız için demişlerdir bunu? Hatırlamak zor olmayacaktır bence. Çünkü çocukken yanlış şeyler yapmak çok doğaldır. Anlamını bilmediğimizden öylesine söyleyiverdiğimiz kötü bir sözcük, yapılan yanlış bir hareket, saçma davranışlar... İşte bunlar, bizim birinci ilklerimizdir. Ama çocukluktaki ilklerimiz genellikle kötü olsa da bizler için yine de değerlidir. Ayrıca bunlar kötü ilkler olduğundan devam etmezler ve son bulurlar.
Biraz önce kötü ilkler de değerli, iyi ilkler de değerlidir dedim. Şimdi diyeceksiniz ki, iyi ilkler değerli çünkü güzel şeyler ama kötü ilkler nasıl değerli oluyor? Bunun en doğru açıklaması, kötü ilklerin birer tecrübe olmasıdır. Kötü ilklere de sebep olan şey, yaptığımız yanlışlardır. Bizler, yaptığımız yanlışlar dolayısıyla tecrübelere sahip oluruz. Sahip olduğumuz tecrübeler dolayısıyla da kötü ilkler de kendisini değerli kılar, bir daha yapılmamak üzere. Bu yüzden kötü ilkler, ilk olmanın yanında bir sondur da.
Düşünün biraz, sizin de başlangıcıyla birlikte son bulan kötü bir ilkiniz oldu mu? Bundan ne kadar tecrübe edindiniz? Bunu nasıl sonlandırdınız?
Gel gelelim, her ilkin bir başlangıç olmasına. Bir şey ilk kez oldu mu, başlamış demektir. Evet, bu başlayan şey durdurulup son da bulabilir, eğer kötü bir ilk ise. Ama iyi bir ilk ise, kendisinin devamı gelir. Aya ilk kez ayak basmak mesela. Bunu ilk kez gerçekleştiren Neil Armstrong'tur. Ardından bu ilki devam ettiren de Edwin Aldrin'dir. Bu kadar iyi ve insanlık için önemli bir ilk, devam ettiriliyor. Her iyi ilk böyledir. İlk tasarım, alınan ilk iyi not ve diğer sonu gelmek bilmeyen ilkler gibi.
Hayatımızı oluşturur aslında ilkler. Onlar sayesinde bazı şeylere başlarız, onlar sayesinde tecrübe ediniriz. İlk aşk, artık büyümeye başladığımızın göstergesidir, ilk göz ağrısı, bizim unutulmazımızdır. Belki de bunlar sizlerde farklı anlamlar uyandırıyor olabilir. İşte bu yüzden de "ilk" dediğimiz kavram görecelidir ve tekrar tekrar dediğim gibi bir o kadar da değerlidir. Bizi biz yapar ilkler. Yaşamı anlamamızı, daha iyi yerlere gelmemizi sağlar; bizi bazen eğlendirir, bazen üzer, bazen de eğlendirirken düşündürür.
Aklımıza her ne gelirse hepsinin bir gerçekleşme süreci vardır. Bu gerçekleşme anı yeni bir başlangıç, yani bir ilktir. Aslında bu gerçekleşen yeni şeyleri de engelleyemeyiz. Engellemeye çalışırsak belki bize yarar sağlayacak olan bir ilki elimizden kaçırmış oluruz. Ama belki de şansımıza kötü bir şey de olabilir. Kötü olsa bile bunu yaşamadan tecrübe edinemeyiz. Bu yüzden ilklerden kaçmak ya da onları engellemek yerine yaşayıp deneyim sahibi olmalıyız. Çünkü ilkler olmadan yaşayamaz ve hayatı öğrenemeyiz. İşte ilklerin hayatımızdaki yeri bu kadar önemlidir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Denemeler ve Öyküler / Her Kelime, Her Düşünce
Short StoryHikayelerimi yazmadan önce yayımlayacağım deneme yazılarımı okursanız çok sevinirim. Herkese keyifli okumalar...