Erdemli yılın en soğuk dönemlerinden birini yaşıyorudu. Bir şubat ayı gecesiydi . Gürpınar ailesi yerleşiyordu. Mira ve Gül hemen yerleşiyordu . Taşınma telaşı içerisindeydi . Mira Ve Gül kendi odalarına gittiler . Hemen arkalarından Alparslan kapıyı çalarak içeri girer ve Mira ve Gül'e dönerek şöyle der ;
- Gül , Mira hadi yemek hazırlayalım annem , Alperen ve Turan da gelmek üzeredir . Yemek hazırlayalımda yorulmasın annem hadi gelin kardeşlerim . Bunun üzerine Gül ve Mira ;
- Ama abi biz yorgunuz uyuyalım zaten olaylar fazlasıyla moralimizi bozdu biraz dinlensek olmaz mı ?
- Hayır dediysem , hayır kızlar gelin hadi yemek hazırlayacağız .. Tam cümlesini tamamlayacakken bunun üzerine kapı çalar Alparslan kapıya bakar gelen annesi ve kardeşleridir . Yemeği hazırladıktan sonra hepsi hep birlikte masaya oturur ve masaya oturunca hepsinin suratı asık ve moralleri bozuktur ve kimse pek fazla yemek yiyemez . Çünkü hala akıllarında anne ve babalarının ayrılışı gözlerinin önüne gelir ve bu büyük bir olaydır . Anneleri ;
- Çocuklar sizleri anlıyorum ama bizler böyle olursak Gül ve Mira nasıl bu olayları atlatırlar daha 18 yaşında bile değiller ama bunu atlatmaları lazım bir şekilde lütfen artık kendinize bi çeki düzen verin yoksa çocuklar bundan kötü etkilenirler . Bunların üstesinden hepberaber geleceğiz ve emin olun bu sıkıntılarımız ve herşey bitecek sadece sabretmemiz lazım unutmayınki her sabrın sonu selamettir hadi biraz neşelenin şimdi uyuyun geç oldu zaten kızlarda yarın yeni okullarına başlayacaklar onları bırakmanız ve kayıt için gitmeniz lazım hadi hepinize iyi geceler .
Herkez odalarına çekilir ve saatler ilerlemektedir gece koyu ve oldukça karanlıktır . Ve zorda olsa uykuya dalarlar . Sabah saat 06:30' da kalkıp kızlar üstelerini giyinip hazırlanırken anneleri ve abileri kahvaltıyı hazırlamaktadır . Mira esmer teni , uzun boyu ve kalçasının altına gelen saçlarıyla uyumlu giyinip hazırlanmış , Gül ise yeşil gözleri , orta boyu , beyaz tenli omzunda saçlarıyla uyumlu hazırlanmış Mira ile beraber kahvaltı masasına oturuyorlardı . Alpaslan ve Alpereni ayırdetmek çok zordu birbirlerine çok benziyorlardı sanki ikiz gibilerdi ama Alparslan , Alperenden 1 yaş büyüktü ama benzerlik büyüktü aralarında ikiside yakışıklı , zümrüt yeşili gözleri 1.88 boyunda , kaslı , bembeyaz tenli tatlı sevimli çocuklardı . Turan ise buğday tenli , ela gözlü , hafif kaslı dışarıya karşı soğuk davranan ve konuşan kendi halinde bi çocuktu . Anneleri ise pembe kalem dudaklı beyaz tenli mavi gözlü sert bir kadındı . Kızların gitme zamanı gelmişti . Alparslan ve Alperen okula götürüp kayıtlarını yaptırmışlardı , kızlar artım yeni liselerine başlamışlardı . Bölümleri farklı oldugundan dolayı sınıfları ve atölyeleri farklıydı , ancak ara sıra ortak dersleri oldugunda görüşebilecekti . Mira motorlu araçlar üzerine , Gül ise bilgisayar üzerine okuyordu . İkiside 11. sınıftı ve son bir yılları kalmıştı seneye staj yapacaklarından dolayı okula haftada bir veya iki gün gelebileceklerdi en fazla hafta içleri hafta sonları ise zaten tatildi . Ama bunlar için daha önlerinde kocaman bir yıl vardı .İkiside vedalaşıp bölümlerine gittiler ve abileride eve annelerini alıp annelerini iş yerlerine bırakmaya sonrada eve gidip biraz dinlenip sonra Alparslan'ın şirkertine geçmeye karar verdiler. Kızlar tuhaf hissediyorlardı ; yeni bir yer , yeni bir ev , yeni bir okul , yeni bir çevre ve yeni daha bir sürü şey olmuştu hayatlarında. Buna alışmak zaman alsada alışacaklardı er yada geçte olsa .
Kızlar atolye arasında ancak bir araya gelebiliyordu . İlk atolye arasında birleşip konuştular ve arkadaşlarının yanına döndüler ...
Akşam olmuş zaman ilerliyordu herkez eve yeni yeni geliyordu . Ve sonunda herkez eve gelmişti . Ama bir eksik vardı Turan ortalarda yoktu telefonuda kapalıydı kimse ulaşamıyordu evdekiler merak içerisindeydi . Turan eve 21:00 da gelmişti pek geç bir saat olmasada yinede kimseye haber vermeden ortadan kaybolması evdekilerin canını sıkmıştı . Günler birbirirnden farksız bir şekilde ilerliyordu ama yine Turan eve geç gelmeye devam ediyordu . Evdekiler onun hakkında kötü düşünmeye başlıyordu başında kötü bir bela olmasından korkuyordu . Mira bir gün Turan işten çıktıktan sonra Turan'ı takip ederek ne yapıyor ? Kimlerle geziyor ? gibi kafasındaki soruları dindirmek için takip ediyordu . Ve sonunda gelmişti Turan ı gördüğünde çok şaşırmıştı gördüklerine . Çünkü Turandan herşeyi bekler ama bunu bekmezdi çünkü Turan soğuk buzdolabı gibi vurdumduymaz biriydi . Turan huzur evinde bir yaşlı huysuz bir teyzeye bakıyor , onunla ilgileniyor , ona kitab okuyup onunla sohbet ediyordu . Turan belkide herkezin sandığı gibi biri değildi dışardan sert görünsede içinde yumuş yumuş kalbli bir çocuk yatıyordu . Ve tam arkasını döndüğünde onun yaptıklarına şaşırmış halde olan Mira'yı gördü . Mira'ya dönerek ;
- Evdekiler gibi sende mi kötü şeylerle uğraştığımı yada başımda bir bela olduğunu düşünüyordun oysaki ben evde birtek beni seven kişinin sen olduğunu düşünmüştüm neden benden şüphe ettin ?
- Hayır abi benim senden bir şüphem yoktu ama evdekilerin sana karşı davranışlarından sıkılmıştım onlara yanıldığını kanıtlamak için geldim biliyorsun diğerlerinden çok seni severim sana saygı duyarım . Sen benim abimden öte arkadaşım gibisin birşeyim olursa sana anlatırım sende anlayışla dinlersin bilirim ben Gül gibi veya diğerleri gibi değilim .
- İşte senden de tam olarak bunu beklerdim gel hadi işimiz burda bu gün bitti eve gidelim .. Der ve eve giderler Mira eve geldiğinde Turanda arkadan motoru bırakıp gelecektir ama o zamana kadar Alparslan Mira'nın üzerine bağırarak sinirli bir şekilde yürür ve saçından tutarak kafasını duvara vurup yerlerde sürükledikten sonra tam dövecekken Turan elini tutup kenara çeker ve tartışırken Mira sinirli ve öfkeli bir ses tonu ile ;
- Yeter artık Yeter ! Yaptığınız şey çok saçma bıktım usandım artık . Turan akşama kadar çalışıp iş çıkışı huzur evine gidip ordaki yaşlı bir teyze ile ilgileniyordu ama sizin hep aklınız kötü şeylerdeydi abim kötü bir şey yapmadı yapmazdıda soğuk ve vurdum duymaz olması kötü biri olduguna işaret etmez. Der ve zaten fazla hali yoktur düşer bayılır Turan kucaklayıp yatagına yatırır . Alparslanla kavga ederler . Gül Turan'a bakar ve ;
- Sen neyaptığını sanıyorsun Alparslan abimden rahat dur ... Diye bağırırken evde tartışma çıkar o anda Mira uyanır ve görür oda birden ;
- Herkez Turan ve benim üstüme neden gelmek zorunda ? Ne yaptığınızı sanıyorsunuz? Bizden ne istiyorsunuz ? Der ve Turan'ın önüne geçer Alparen bunun üzerine kolundan tutup kapıya götürür ve ;
- Beğenmiyorsan çek git ikiniz olduğundan beri evin düzeni yerle bir oldu çek git istemiyoruz seni . Der .
Mira sokakta kalmıştır . Sinirlidirde zaten ne zaman sinirlense başına birşey gelir bayılır birşey olurdu . Sahile gitti . Gençlerin takıldığı bir kafe vardı oraya gitti ve oturdu pek fazla hali yoktu zaten bir latte içtikten sonra hesabı ödedi ve biraz daha oturdu . Halsizdi zaten . Pek fazla oturmadı kalktı ama zor zoruna ayakta duracak hali yoktu ama bu orda birinin dikkatini çekmişti . Denize doğru yürümeye başladı ama kendinde değildi heran düşüp bayılabilirdi . Kayaların , taşların üstüne çıkarak yürümeye başladı yavaş yavaş ucuna geldiğinde durmuştu zaten kendinde değil ayakta zor durur bir haldeydi . Bir adım daha attı ve tam düşüyordu tam o an beyaz tenli 1.80 boylarında çizik kaşlı zayıf siyah saçlı bi genç tutp çekti elinden ve kızı alıp sakin bir yere gittiler . Kızı evine götürdü ablası ve anneside evdeydi abşası gile durumu açıkladı . Aradan bir kaç saat geçmişti ve Mira sonunda zoru zoruna uyanmıştı . İlk önce ona kim olduğunu ve nerde olduğunu sordu ve genç ;
- Ben Aras seni hatırlıyorum sen okula yeni gelen ikiz kızlardan biri değilmisin ? Hatta ilk gün biraz tartışmıştık .
- Evet ikizimle beraber okula geldim yeni öğrenciyim ama neden bana yardım ettin onu anlayamadım ?
(Biraz sinirli , birazda kaba bir ses tonu ile )
- Kötüydün dikkatimi çekti ve yardım ettim hepsi bu o kadar da büyütülecek yanı yok . Senin evin felan yokmu da boyle geziyorsun ?
(Mira biraz düşünür ama bu konuya sessiz kalır sesini çıkarmaz ünkü zoruna gider bir yana suratı bozulur Arasın annesi gelir o an sorar ve Aras annesine açıklamayı yapar annesi yiyecek birşeler hazırlarken hala konuşmaz Mira Arasın sorduğu soruya cevap veremezve bunun üzerine Aras sinirlenir ve dengesizce canını sıkacak şekilde konuşur Mira dayanamaz bağırır bunun üzerine Aras Miraya tokat atar agır kelimeler kullanarak kavga eder Mira orayıda terkeder gider ama gidecek yeri yoktur hala biraz dinlensede ne yapacağını bilemez bir haldedir Turan gelir eve geri çağırmak için ve eve giderler . Evdekiler hernekadar kızgınsada haksızdır ve bu sebeple seslerini çıkaramazlar ......)Okula eskisi gibi devam etmektedir ama o gün olacaklardan habersizdir .