Başlamadan önce lütfen üstteki youtube videousunu açınız ve oradaki şarkıyla dinleyiniz.
(Adım Beth.Eğer bunu okuyorsanız bilin ki burada yazılanların hepsi gerçektir.Şu an bu günlüğe başladığım için Alice bana çok kızıcak ama ne yapayım elimde değil bu yaşadıklarımı mutlaka biriyle paylaşmalıydım.He bu arada Alice kim mi?O benim en iyi arkadaşım.Ancak o görünmez.Süper güçleri falan var.Evet evet bunlar gerçek.Küçüklüğümden beri hep yanımda.İnsanlara onu söylediğimde bana deli muamelesi yaptılar.Ailem beni psikolağa götürdü 8 yaşındayken.Ve o gün Alice bana bir daha kendisinden insanlara bahsetmemi öğütledi.Bu başıma sıkıntı açabilirmiş.Ve o haklıydı.Çünkü insanlar beni hiç bir zaman anlamadı ve anlayamazlardı.Ona deli olup olmadığımı sordum? Neden Alice'i sadece ben görebiliyordum? Bana, deli olmadığımı aksine diğer insanlardan daha da akıllı olduğumu söyledi.Eğer kendisini dinlersem hayatta çok başarılı olucağımı da ekledi.Onu sadece benim görebilmemin sebebi olarak ise bana şunu dedi.
"Beni sen oluşturdun.Hayal gücünle.Bu yüzden beni sadece sen görebilirsin."
Evet, Alice aslında gerçek değildi.O sadece benim hayal gücümle oluşan bir varlıktı.Onu küçükken hayal ettiğimi ve ölünceye kadar benimle olucağını söyledi.Peki ama nasıl bir hayal bu kadar gerçekçi olabilir? Bazen onun gerçek olmadığını unutuyorum.
Şu anda koltukta uzanmış bir şekilde bana bakıyor ve artık yazmayı bırakmamı söylüyor.Biliyor musunuz o aslında çok güzel bir kız Ah keşke onu görebilseydiniz! KEŞKE!!!)
"Bitti mi?"
"Evet." dedi Beth tebessümle.
Koltuğa iyice yayılan Alice:
"Neden günlük tutmaya başladın?"
Bir anlık suskunluktan sonra muzip bir gülüşle cevap verdi Beth:
"Birgün herkes bana inanacak. Herkes seni görmek için can atıcak Alice.Ama seni sadece ben görebilirim.Sadece ben.Ve eğer ilerde hafızamı kaybedersem bu deftere bakıp seni tekrar hatırlayabileyim diye başladım bu günlüğe.Biliyorum bundan hoşlanmıyorsun.Ama ben insanların seni bilmesini istiyorum Alice.Senin ne kadar muhteşem biri olduğunu bilmelerini istiyorum."
Alice sakince:
"Anlıyorum.Ancak bu sana sadece bela getirecek bunu bil."dedi ve bir anda kayboldu.
Böyle kaybolduğu zaman Beth sinirleniyordu.Çünkü gelmesi bazen çok uzun olabiliyordu.Aslında onun hayal gücüyle oluşmuştu ancak ondan habersiz hareket ediyordu.Beth bazen onun gerçek olduğunu düşünüyordu.
Günlüğünü küçük anahtarıyla kilitleyip çekmecesine koydu.Okula gitmeliydi.Sınav yarım saat sonra başlayacaktı.Neyseki okul çok uzakta değil.Elbiselerini giyinip aynada kendine çeki düzen verdikten sonra dışarıya çıktı.Hızlı bir tempoda yürümeye başladı.Şimdi en büyük sorunu ise Alice'in nerede olduğuydu.O olmadan sınava giremezdi.Eğer girerse sıfır alacağını biliyordu.Çünkü hiçbirşey çalışmamıştı.
"Ah Alice! Neredesin?"dedi kendi kendine.Etrafına biraz bakındı ancak o hiçbir yerde yoktu.Şimdi ne yapacağını düşünüyordu.Alice bazen onu gerçekten sinirlendiriyordu.
Okula varmıştı ve Alice hâlâ ortalıklarda yoktu. Merdivenleri ağır ağır çıktı.Bir an eve dönmek istedi ancak sanki biri gitmesi gerektiğini söylüyordu.Sınıfa vardı, içeri girdi ve sırasına oturdu.Usulca etrafa bakındı ama Alice yine yoktu.Suratı üzgünlük ifadesini almıştı şimdi.Sınavın başlamasına 1 dk kala kapıdan içeri Alice geldi.Heyecanını belli etmeden sanki hiçbirşey olmamış gibi davranmaya devam etti Beth.Gülümsüyordu artık.Ve sınav kağıtları dağıtıldı.Herkes soruları çözmeye başlamıştı.Beth ise Alice'in söylediklerini teker teker yazıyordu.Kağıdı iyice dolmuştu.En sonunda sınav kağıdını öğretmene teslim etti ve dışarı çıktı.Sonra da derin bir nefes alıp verdi.Eve doğru yürümeye başladı ikisi.Biraz bekledikten sonra :
"Bir an gelmeyeceksin sandım."
Alice güldü ve:
"Seni ne zaman yalnız bıraktım ki?"diye sordu.
Gülümsedi Beth:
"Hiçbir zaman."
******
Merdivenlerden ağır ağır çıktı.Usulca çevirdi anahtarı ve işte evindeydi."Evim, güzel evim diye düşündü." Ailesinden uzakta yaşamak bazen çok zor olabiliyordu ama neyse ki Alice vardı.Ona her konuda yardımcı oluyordu.Bir an içinden kâinatın sahibine teşekkür etti.Sonra yemek hazırlamaya başladı.Küçücük doğradığı salatalıkları ve domatesi bir tabağa koydu.Marketten aldığı hazır çorbasını zevkle içmeye başladı.Alice ona bakıyordu.
Yemeğini bitirdikten sonra okuldan aldığı kitabı okumaya başladı.Alice kulağına fısıldadı:
"Bu akşam geleceksin değil mi?"dedi.
Beth onun ne demek istediğini anlamıştı.Ancak daha dün astral seyahat yapmıştı ve kendini biraz yorgun hissediyordu.
"Bilmiyorum Alice."
"Lütfen Beth.Lütfen gel."
Zor bir gülümsemeyle baktı Alice'e ve:
"Gelmeye çalışıcağım."dedi.
Pijamalarını giydi.Kapıyı kilitledi ve yatağa doğru yürümeye başladı.Tek başına yaşamak geceleri korkunç oluyordu ama Alice'in varlığı ona güç veriyordu.Yavaşça uzandı yatağına ve derin bir nefes aldı.Tam yedi saniye tuttuktan sonra nefesini yavaşça verdi.Olabildiği en rahat pozisyonda yatıyordu şimdi. Yavaş yavaş nefes alıp veriyordu.Gittikçe daha da rahatlamaya başladı.Aklındaki bütün sorunları kocaman bir silgiyle silmeye başlamıştı şimdi.Bütün sorunlar ortadan kalkmalıydı.Sadece o ve hiçlik olmalıydı.Zihnini boşaltmaya ve hiçbir şey düşünmemeye çalıştı.Geriye doğru sayıyordu şimdi içinden.5.....Nefes al ve ver.4.....BEN BİR HİÇİM. 3.....Nefes al ve ver. 2......Bir hiçim. 1.....Nefes al ve ver......
Gözlerini yavaşça açtı.Karşısında masmavi bir gökyüzü ve pamuktan bulutlar vardı.Ayağa kalktı ve etrafına bakındı.Buraya daha önce hiç gelmemişti.Uçsuz bucaksız bir ova, her renkten süslü ağaçlar, güzellikleriyle insanı büyüleyen çiçekler ve küçük bir göl.Suyu o kadar berrak ki içindeki herşey gözüküyor.Çok derin bir nefes aldı ve bu muhteşem havayla doldurdu ciğerlerini.Yüzünde kocaman bir gülümseme içinde sonsuz bir mutluluk vardı.
Yakında devamı gelecek...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alice
General FictionHiç hayali arkadaşınız oldu mu? Size her konuda yardım eden, yanlış yaptığınızda sizi uyaran, her zaman yanınızda olan ve astral seyahat ile sizi birbirinden ilginç alemlere götüren. Beth ve hayali arkadaşı Alice'in hayatı işte tam olarak böyle.