EROİN

  Yaşım 17 18 falandı Bahçelievler'de bir bilardo salonunun kafe bölümünde arkadaşlarımla oturuyordum içeri 45 50 yaşlarında bir adam girdi  

  saçları ağarmış, gümüş grisi uzun saçlı, tıraşsız, bakımsız, bitkin gözlerinin altı morarmış, rengi solmuş eroinman olduğu apaçık belliydi. 

 Dışarıda hava çok soğuktu, kış mevsimiydi, ayaklarını sürüyerek sobanın yanına gelip oturdu, üstü başı perişandı, ellerini sobaya doğru uzattı

  üç arkadaş adama acıyarak bakıyorduk adam kendi kendine konuşuyordu rahmetli arkadaşım Eşref adamın yanına gitti ona çay söyledi biz de-- 

 yanlarına gittik adama aç olup olmadığını sorduk zavallı çok açtı ona salçalı tost söyledik adam tostu yedi çayını içerken anlatmaya başladı

  çok mükemmel bir Türkçesi vardı haber spikeri kadar sağlam diksiyonla konuşuyordu konuşmasından iyi bir eğitim aldığı çok belliydi 

 varlıklı bir ailenin tek çocuğuymuş Galatasaray lisesinden mezun olmuş tahsilini en iyi şekilde yapmış güzel sanatlar okumuş mesleğini--

  hatırlamıyorum ama cebinden kendi çizdiği kara kalem resimleri çıkartıp bize gösterdiğini hiç unutamadım. Adam muhteşem resimler-- 

 çizmişti. sigara paketlerinin beyaz taraflarına öyle şeyler çizmiş ki o resimler hayal meyal hala gözümün önüne geliyor kısacası adam çok

  ciddi bir yeteneğe sahipti. Adam hem hayatını anlatıyor hem de bize nasihat ediyordu normalde biz ciddiye alıp dinlemezdik bu tür şeyleri-- 

 ancak bu adamcağız öyle tatlı dille anlatıyordu ki ağzından çıkan her kelimeyi can kulağı ile dinliyorduk

  bize uyuşturucudan uzak durmamız gerektiğini, kendi halini örnek göstererek, yalvararak anlatıyordu, kendisi 15 yıldır eroin kullanıyormuş 

 önceleri arkadaşları ile içki içmeye başlamış sonra ilerleyen zamanda esrar denemişler uzunca süre esrarı her türlü içmeye devam etmişler...

  bir gün arkadaşlarından biri bulundukları ortama eroin getirmiş eroini merak ediyorlarmış bir kez olsun denemeye karar vermişler 

 ilk denemelerinde koreks denilen metotla sigaranın ucuna bulaştırmak suretiyle içmişler bu denemede herkes hiç olmadığı kadar sarhoş olmuş

  aradan 2 3 saat  geçince ayılma safhasında hepsi kusmuş, bu iğrenç final hoşlarına gitmese de ara sıra eroini bu metotla içmeye devam etmişler 

 adını hatırlamadığım bu eroinman babasını kaybetmiş kısa süre sonra da annesi vefat etmiş o ara hayatı tamamen değişmiş ve depresyona girmiş

  içki, sigara, esrar o dönemi atlatmasına bir fayda vermemiş, çare olacakmış gibi eroin kullanmaya başlamış bir ay boyunca her gün kullanmış 

artık eroin kullandıktan sonra kusmamaya başlamış aynı zamanda kullandığı miktar onu sarhoş etmiyor, eskiden yaşadığı kafayı yaşatmıyormuş

  bu konuda daha ileri derecede yol kat etmiş bağımlılarla arkadaş olmuş

 onlarla eroini burnuna çekmeye başlamış, uzunca bir süre de bu şekilde  kullanmaya devam etmiş (eroin bağışıklık yapıncaya kadar kusturur, bağışıklık yapınca ise dozu artırmak gerekir aksi halde sarhoşluk vermez)

  belli bir süre burundan kullandıktan sonra yine aynı şey olmuş, sarhoş olamıyor, o eski kafayı yakalayamıyormuş. Bu sefer damardan almaya ---  

  karar vermiş. o zamana kadar eroinin krizi olduğuna hiç şahit olmamış eroin krizi hakkında bir bilgisi yokmuş, maalesef damardan eroin almış.  

  (eroinmanlar asla eroinin kötü yönlerinden bahsetmez, her zaman eroini sıradan gösterir yeni kullanıcılar bulurlar, ne kadar yeni kullanıcı  bulurlarsa o kadar da torbacılardan indirim alırlar, bedava eroin onlar için din kadar kutsaldır bu iş böyle yürür)

  eroinman dayı kendine iğne yapmayı öğrenmiş sonra gün gelmiş bir kaç gün kullanmamaya karar vermiş o zaman eroin krizi denilen şeyi ile -- 

 tanışmış.. çok korkmuş, hemen bırakmaya karar vermiş ama bu illet şey damara girdikten sonra artık böyle bir seçenek kalmıyor, ne kadar--

  mücadele etse de kurtulamamış, ailesinden kalan varı yoğu bu uğurda tebeşir edip sıfırlamış, hastanelerde yatsa da, tedaviler görse de olmamış 

 her şeyini eroin yüzünden kaybetmiş, evsiz barksız kalmış, arabalardan cihaz çalıp satmış, parasını eroine vermiş, sokaklara düşmüş

  bunları bize anlatırken ağlıyor ve yalvarıyordu ''sakın bir kez bile denemeyin'' diyordu çok haklıydı zaman içinde tecrübe ederek gördüm ki 

 bu eroin denen meret bir kez bile denenmeyecek kadar tehlikeli ve bir o kadar da acımasız. EROİNİ DENEYİP KURTULANI GÖRMEDİM

  BAYRAMPAŞA CEZA EVİNDE bir nedenden dolayı tutuklu bulunuyordum, koğuşlar arasında kavga çıktı asker içeri girip olayları bastırmaya çalışınca  

  ben alt bloktaki füze koğuşuna sığındım, oraya füze koğuşu denmesinin bir nedeni vardı, isimi ile müsemma bir koğuştu, herkes uçuyordu...  

 o koğuş eroinmanların kaldığı yerdi, kapılarını çaldım, yarı ölü bir ceset kapıyı açtı içeri girmeme izin ver dedim o da beni eroinman sanıp 

  içeri aldı. koğuş berbat kokuyordu, kusanlar, üzerine sıçanlar, ağızndan salya akanlar, ağlayanlar, gülenler, tahayyül edemeyeceğiniz bir yer  

  NEYSE, İÇERİ GİRDİM BAKTIM DURUM FENA BİR GENÇ ÇOCUK YAKLAŞTI BANA EROİN TEKLİF ETTİ İSTEMEDİĞİMİ SÖYLEDİM ISRAR ETMEDİ 

 orada 3 saat kadar kaldım, asker hapishaneyi dümdüz etti, maltadan artık ses gelmiyordu, koğuştan çıktım, orada unutamadığım bir manzara bana--

  ibret olmaya yetmişti, 30 yaşlarında bir adamın vücudunda yer kalmadığı için eroin şırıngasını dizine sapladı, şırınganın yarısını içine bastı 

 sonra durdu ve şırınganın enjektörünü içeriden kan alacak şekilde geriye doğru çekti, şırıngada kan eroinle karıştı ve tekrar hepsini içeri --

  bastı, midem bulandı, başım döndü o an aklıma bilardo salonundaki zavallı adam ve anlattıkları geldi, irkildim, tiksindim ve asla eroine--  

  yaklaşmadım. Bazı arkadaşlar ceza evinde nasıl eroin kullanıyorlar diye sorabilir, merak edebilir, o zamanlar Bayrampaşa o şekildeydi 

 Esrar bulaşık leğenine çay bardağı daldırılarak, bardağı 100 dolardan satılırdı, eroin isteyen eroin koğuşuna giderdi, bilenler bilir ne diyeyim.

  Ben ve yakın arkadaşlarım biz bu işe hiç bulaşmadık, bir kere bile eroini denemedik, çok arkadaşımızı da uzak tuttuk, ama bulaşanları bu işten 

 Kurtarmaya asla güç yetiremedik, hepsi harcanıp gitti, çoğu öldü, bazıları hala sürünüyor. Uyuşturucunun iyisi, kalitelisi olmaz, hepsi aynı.

  Basamak gibi birbirini takip edip en kötüsüne ulaştıran bir bela zinciri gibidir, amacım burada sizlere ahkam kesmek değil, hakkınızı helal edin 

 Sizlere bu tür şeyleri tavsiye edip özendiren insanlardan uzak durun, bir kez bile denemeyi namussuzluk olarak görün, ancak o şekilde bu pislikSizden uzak kalır. Aksi halde ondan bir şey olmaz, bundan bir şey olmaz derken zavallı biri olup, bir kenarda sefil şekilde can verirsiniz