Ölünce beni de sever misin anne?

part 3

Ben: Mağdem umurunda degil neden beni bu kadar sıkıyosun?

annem : ne halin varsa gor barbara ne halin varsa gör!

Koşar adımlarla odama çıktım. Telefonumu, günlüğümü ve cüzdanımı çantama attım, ama cüzdanıma baktığımda para olmadığını fark ettım. Büyükannemin benim için her sabah bıraktığı yerden ihtityacım olan miktarda parayı alıp evden çıktım. Çıkarken kapıyı öyle hızlı çarptım ki camlar sallandı.

Bir kafeye oturup kahvaltımı yaptım. Biraz orada burada dolaşıp sıkıldım. Eve gitmek istemiyodum gidemezdim de zaten, beni eve almazdı bayan Erica ( annem). "Ahh hadi ama Barbara bağzen iyi kalpliliğide tutuyo annenin"dedi iç sesim. Aslına bakarsanız haklıydı genelde kavga etsekte ara sıra iyi davrandığı oluyo annemin ama off kötülüğü tutunca şeytanı geçer.

sıkıntıdan patlamadan yapıcak bişey bulsam iyi olur. Uzun bir bi düşünme mesaisinden sonra Jeremi'ye gitmeye karar verdim kendisi en yakın arkadaşım olur. Hemen bir taksiye atlayıp adresi verdim. 10 dakikadır kapının önünde zile basıp basmamakta kararsızım. Uzun git gellerden sonra bir anda zile bastım. bekledim bekledim kapı açılmadı tam arkamı dönüp giderken kapı açıldı altında havlu ve ıslak saçlarla karşımda bir taş gördüm .

Jeremi: Aaaa Barbara sen buralara gelirmidin, hangi rüzgar attı seni buraya?

Ben: Offf Jer neden gelmiş olabilirim?

Jer: Erica teyze?

Ben: tam üstüne bastın.

Jer: anlatmak istermisin?

Ben: kapıda mı?

Jer: ahh pardon içeri gel

Salona gülerek, mutlu, herşeyi unutmuş bir şekılde girmiştim taki salondaki manzarayı görüp donup kalana kadar.....