Zengin Lisesi

II.Bölüm

Merdivenleri çıkarken o meteorun bakışlarının hala üzerimde olduğunu hissedebiliyordum ama umursamadım.Giriş kapısına yöneldiğimde hoca olduğunu tahmin etmekte pek zorlanmadığım kısa saçlı,uzun boylu,ince,gözlükü,orta yaşlı bir kadın beni durdurdu.

-Ben Belgin tatlım Cihangil lisesinin müdürü,Sen...Alya olmalısın,Alya Akpınar.

İsmimi bilmesine biraz şaşırmıştım ama pek kafama takmadım,tatlı bir kadına benziyordu,samimi bir gülüş yerleştirmişti yüzüne benimle tokalaşırken.Bende yüzüme samimi gülüşümü yerleştirerek;

-Şey,Tanıştığıma memnum oldum Belgin hocam.Evet ben Alya.

Titriyordum ve çok heyecanlıydım.

-Biraz heyecanlısın sanırım tatlım,Bu arada bir sorunun bir problemin olursa hemen benim yanıma gel oldu mu tatlım?

Oha!Kadın resmen aklımı okudu.Aman neyle uğraşıyorum mal mısın kızım.Aslında öyleyim,belkide değilimdir.Allah büyük tabii.İçimdeki sesleri susturdum ve cevap vermeyi unuttuğumu fark ettim.

-Şey,Tamam hocam hemen yanınızda biterim.

Aferin kız Ayla hemen eski haline döndün devam,heyecan yok,KAMON!

İçimdeki amele yanımı susturmaya karar verdiğimde Belgin hoca devam etti;

-Tatlım benim şimdi gitmem lazım,Sınıfın 9-B,İkinci katın ilk sınıfı.Asansörü kullanmak Yasaktır!

Evet,yine yalnızdım ve şimdi sınıfı bulmam gerekiyordu.

Merdivenlerden çıkarken beni baştan aşağıya süzen kızla göz göze geldim,Tam bir sürtüğe benziyordu ama bana bulaşmadıkça bende bulaşmayacaktım.Bana kendini beğenmiş bir bakış attı ve yanındaki sürtük tayfasıyla konuşmaya devam etti.Umursamamayı planlıyordum,her zamanki ben işte.Sonunda sınıfı bulduğumda derin bir nefes aldım ve sınıfa girdim.LANET OLSUN!Meteor buradaydı!Ve beni süzüyordu.Daha fazla amele gibi ortada beklememek için ona bakmamaya çalışarak tek boş yere geçtim.Sıra arkadaşım sarışın güzel bir kızdı.Kafamı dağıtmak birazda sosyalleşmek için kıza döndüm,yüzüme o samimi gülümsememi yerleştirdim;

-Selam,ben Alya.

Kız bana baktı ve samimi bir şekilde gülümseyerek elini uzattı.

-Selam,bende Sevinç.

Kızın elini sıktım.Ve konuşmaya devam etti;

-Nerden geliyosun?

-Atatürk Ortaokulu'ndan geliyorum,sen?

-Ben burdaydım,Burada gördüğün çoğu kişi ortaokuldan geçti zaten,işin zor ama ben kolaylaştırıcam çünükü yeni kankam senmişsin gibi geliyor ya sana?

Güldüm,

-Bana da sanki öyle geldi Sevo

-Sevo?sevdim yeni lakabımı yeni kız.

-Seversin tatlım.

-O zaman,Hoş Geldin Alo.

Yine güldüm,Alo alo,alo alo,alo alo,alo alo,yitir ya,kimle gonuşuyon sen?İçimdeki Cem Yılmaz'da harekete geçtiğine göre ısınmaya başlamıştım.

-Bende sevdim gibi sanki.

Aklıma takılan o çocuğu sormamak için zor tutuyordum kendimi ama kurtlarım beni yemeden sormam gerektiğini anladım.

-Bir şey soracağım,Şu yan masadaki meteor kim?

-O mu?O Ateş,Ateş Cihangil. Okulun sahiplerinin tek çocukları.Tüm kızların en büyük hayali onunla çıkmak,Ama o kimseye bakmaz,Hatta kimseyle el ele bile tutuşmamış diyorlar!Zor çocuk yani.Ama yanında kızları gezdirmeyi sever.Çoğu kızda okulda onunla yattıkları veya öpüştükleri dedikodularını yayarak popüler olmaya çalışırlar ama Ateş onların dersini hep verir.Ne yaptığını kimse bilmiyor ama...

-Hmm.Özgüveni için ayrı dolmuş bileti alanlar varya onlara benziyor.

Güldü ve sınıfa iri yarı,keltoş bir hoca girdi.

-Oturun çocuklar,Ben Hikmet Yüzbaşı.Matematik öğretmeninizim.Sizleri zamanla tanıyacağıma inanıyorum.Şimdi defterleri açalım lütfen.Ters tarafımı görmek isteyeceğinizi pek sanmam canlarım.

Tüm sınıftan oflama geldi ve Hikmet denen hocanın yüzünde bir piç smile oluştu.Bu hoca çok sinirdi ve ben bu hocayla çok uğraşacağımı sezebiliyordum.Çok eğleneceğiz kız Alya.

                                                                           *****

4 ders boyunca sınıfla kaynaştık ben çok çabuk ısındım ortama,zaten ben heryere uyum sağlayan bir insancığım maşallah baa.Lan yine başlama Alya tam tamam artık olgunsun diyorum,tekrar götelek şebeklere dönüyorsun.Kendine gel beybisi.

Sevinçle beraber kantine inerken benim malak sakarlığımın gelesi tuttu ve sert bir şeye tosladım.

-Ah kafam!Dikkat etsene be!

diye çemkirirken kime tosladığıma bakmak için kafamı kaldırdım ve OHA!Ateş denen meteordu,demek kasları bu kadar sertti,ne diyon Alya yine ya.Konuya dönelim.Yuh ya çocuk yakından ayrı bir yakışıklı uzaktan daha ayrı.Sen neymişsin be kardeş.Abazalığımı bir kenara fırlatarak çocuğa mal gibi bakmaya devam ettim.

-Sen çarptın.Önüne bak KÜÇÜK.

Ne dedi o?Küçük mü dedi bana,ben miymişim küçük.Ulan 1.75 buyum var küçük senin anandır yavru.Dur,çocuğa şöyle bir bakınca haklı tabi,1.90 boyu var maşallah.Allah sahibine bağışlasın.Sakin Alya.

-Sensin KÜÇÜK!

Gerçekten mi Alya o kadar şeyin arasından söyleyecek bunu mu seçtin kızım.

O anda Ateş koluma çarpıp sırıttı ve sınıfa çıktı.Bizde kantine indik.

Kantinci abimle kanki olduktan sonra günün geri kalanı çok sıkıcı geçti.

Son ders müzikti ve hoca ilk günden gelmediği için ders boştu ve sınıf maymunlar cehennemine dönmüştü. Ben Sevinçle sohbet ediyordum.Ateş de yanlarındaki o yalaklarla gülüşüyordu!Aman ne kıskanacağım be!Banane.Saçmalama Alya o çocuk sana bakmaz,sende ona!

Derken o mübarek şey oldu ve zil çaldı!Sonunda eve gidebilirdim.

Sevinçle evlerimizin yan yana olduğunu öğrenince beraber gittik zaten eve.

                                                               *****

Eve gelince direk yatağa koştum.Lanet girsin ki çok yorulmuştum ve yarını çok merak ediyordum.Ama bunu düşünecek halim yoktu,kafamı yastığa koyduğum gibi uykuya daldım.