Bölüm 1

6 0 0
                                    

                      Usulca pencere kenarına geldiğimde, yağmurun içimde ki huzursuzluğa karşılık verir gibi yağması beni amansız bir şekilde mutlu ediyordu. Elimde kalan son tütünü sigara kağıdına sarıp, kurumuş dudaklarıma götürdüğümde birden bir ses geldi... '' dinn donnnn'' bizim emektar saat, uzun bir zamandan sonra ilk kez çalışmıştı. Biricik eşim, hayat arkadaşım Elena'nın babasının düğün hediyesiydi bize. Bazen bu evde kalmak beni o kadar çok boğuyor ki... Eşimin vefatından sonra oğlumun bana gelip '' baba artık Londra'da yaşayacağım istersen seni bir huzur evine yerleştirelim, hem orada nice arkadaşlarında olur '' demesi eşimin vefatından belkide daha acıydı benim için.

                   Hayatım boyunca hiçbir işe yaramayan tabiri caiz bir baltaya sap olamayan ben, şimdiler de içimde bir garip pişmanlık oluşmaya başlamıştı.  İzmir'de daha henüz yirmibeş yaşında iken kitaplara olan düşkünlüğüm yüzünden, küçük bir dükkan bulup orada sahaflık yapmaya başlamıştım. Ne zorluklarla ne ümitlerle başladığım bu meslek beni mutlu ediyor ama insanların ve hayatın getirdiği acımasız şartlar illa ki bu mutluluğu gölgeliyordu. Her şeyin para ile satın alınacağını düşünen insanların çevrem de olması beni adeta deli ediyordu. İnsanlar neden hep parayı bu kadar önemser oldu diye kendi kendime söyleyip dururdum. O ılık ilkbahar günün de iş yeri sahibi dükkana gelip '' Delikanlı artık yeter altı aydır kira ödemiyorsun idare etmekte bir yere kadar sana bir hafta mühlet ya ödersin ya da defolup gidersin '' dediği bir gündü. Güzel başlayan bir günün illa ki içine edecek birileri bulur.

                Kapı açıldı, kiraz çiçeklerinin rüzgara duyduğu hasret gibi bir özlemle karışık bir koku içeri sızar oldu. Evet bu işe yaramaz, asla ama asla aşktan ve sonunda evlilikten umudu olmayan bu adamın hayatına girecek olan o kadın içeri girmişti. 

             Neredeyse her gün dükkana gelip ince olan şiir kitaplarını alır olmuştu, hayatıma kitaplardan sonra anlam katan tek kadın olan Elena... Ben artık içimde ki aşka yenik düşüp kitapların arasına kendi yaptığım kırmızı kalp şeklinde ki kağıtları, kitapların arasına bırakır olmuştum. Elena kapıdan çıkarken bu kalpleri görür çocuksu bir gülümsemeyle bana döner ve sanki küçük bir çocuğa tebessüm eder gibi bana bakardı. 

              Zaman geçti, ve biz romanlarda ki bir aşk ile evlendik. Şimdi düşünüyorum da neden zamanı bir cam fanusun içine hapsetmeyi başaramadım. Ben o günleri istiyorum, yaşlandım yalnız kaldım ben Elena'yı geri istiyorum Tanrım....

                     

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 13, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

YALNIZ KALMAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin