GİRİŞ
Sean efendisine baktı ve sordu
- Henüz çok genç değil mi?
- Öyle ama istenen o. Yoksa bir sorun mu var Sean?
- Hayır efendim o ruhu size getireceğim.
Ardından yavaşça Azrailin huzurundan çekildi. Bu onun ilk görevi değildi ama içinde anlayamadığı bir kıpırtı vardı. O kız, Azrailin ruhunu istediği kız, gerçekten çok gençti ama bunu yapmak zorundaydı. Ne pahasına olursa olsun.
GÜNÜMÜZ
Her zamanki yerimizde Jared'ı bekliyordum. Yine geç kalmıştı. Kim bilir yine nerede sabahladı. Ben Madison Parker, okuldaki sıradan kızlardan biriyim işte. Kumral, kıvırcık saçlarım ve yeşil gözlerim var. Pek çekici sayılmam. Zayıf ve uzunum, bar tabureleri gibi sırf bacağım. Beklediğim kişi en yakın arkadaşım Jared Nelson. Okulun popüleri ve aynı zamanda basketbol takımının kaptanı. Kreşten beri arkadaşız. Her sabah beni aynı yerden alır ama bu sabah geç kaldı. Aslında bir aralar çıkıyorduk ama dostlğumuzu zedelediğini fark edip ayrıldık. Dostuz ama cidden onun çıktığı tüm kızları kıskanıyorum. Derken köşeyi döndü ve o antika arabasıyla gözüktü.
- Selam Mad.
- Selam Jar.
- Hadi atla.
Arabaya bindim ve radyoyu açtım.
- Geç kalmanı neye borçluyum? Dökül akalım bu sefer hangi bardaydın?
- Sınav desem?
- Dünyanın sonu için erken desem.
- Ciddiyim annem ve babamla kavga ettim ve bundan sonra derslerime karşı daha özenli olmalıyım.
- Sanırım bir özel öğretmene ihtiyacın var.
- Yanı başımda bir tane varken 2. Ye ne gerek var.
- Delisin ama sanırım derslerini düzeltebiliriz.
Okula geldiğimizde çoktan zil çalmıştı. Müdüre yakalanmamak için dikkatlice sınıfa ilerlerken arkamızdan o sesi duyduk.
- Bayan Parker, Bay Nelson sanırım odama gelseniz iyi olacak.
Müdür önde biz arkada odasına gittik. Bize oturmamızı söyledi, dediğini yaptık.
- Geç kalma sebebiniz?
- Aslında ...
- Ben hızımı alamadım ve dün gece çok fazla ders çalıştım ve Jared beni beklediği için geç kaldık.
- Madison daha dikkatli ol ve ders çalışma saatlerini planla istersen sana rehberlik servisinden bir randevu ayarlayabilirim.
- Hayır, teşekkürler.
Bize ders giriş kağıtlarımızı verdi ve odadan çıktık.
- Bu numara neden bende işe yaramıyor?
- Tembel geçmişin sebebiyle olabilir.
Gülerek sınıfın önüne geldik. Girince öğretmene kağıtlarımızı verip sıramıza oturduk ama sınıf gözüme kalabalık görünüyordu. Dikkatli bakınca anladım. Cici (!) Nensie'nin yanında yeni biri oturuyordu. En az 1.90 boylarında kaslı yapısı olan biriydi. Ensesinde bir melek dövmesi vardı. Çocuğu izlemeyi bırakıp Jared'a bir not yazdım.
Yeni çocuğu tanıyor musun?
Pek fazla değil sadece yüzme takımı seçmelerine kayıt yaptırdığını biliyorum. Adı Sean.
Tamam.
Önümdeki deftere bir şeyler karalarken birden zil çaldı ve adeta uçarcasına dolabıma gittim. O sırada bir kız yanıma geldi.
- Selam ben Lilly kimya dersinde aynı sınıftayız.
- Evet, hatırladım.
- Müdür seni odasına çağırıyor.
- Tamam.
Müdürün odasına gittim.
- Beni çağırmışsınız Bay Clark
- Evet, Madison gel.
- Sizi dinliyorum.
- Sen okulumuzun başarılı öğrencilerindensin. Yeni gelen bir öğrencimiz ve...
Kapı tıklatıldı.
- Gel.
- Müdür Bey beni çağırmışsınız.
- Evet, Sean gel.
- Madison senden Sean' e okulu gezdirmeni ve ona yardımcı olmanı istiyorum. Kısacası arkadaş olmalısınız. Bu kağıtları alıp Sean' e dolabını göster anlaşıldı mı?
- Evet.
- Öyleyse gidin bakalım.
Odadan çıktık ve ilerlemeye başladık şansa bak ki dolabı benimkinin yanında.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Azrailin Elçisi (DÜZENLENİYOR)
FantasyAzrail'in elçisine verdiği bir görev, Alınacak bir ruh, Ve her şeyden habersiz bir kız.