Görev Tamamlandı

√Tanıtım√

     Odanın içindeki sessizlik ayak sesleriyle bölündü. Yavaş yavaş yaklaşıyorlardı. Kapı açıldığında gözlerimi kapatıp uyuyor numarası yaptım. Işık birden yanmıştı. Ayak sesleri artık dibimdeydi.
     
     "Ah benim güzel kızım uyuyor mu? Ee gideyim ben bari. Güzellik uykusunu bölmeyeyim. Malum görevini öğrendikten sonra uykuya çok ihtiyacı olucak." Konuşması bittikten sonra yavaşça gözlerimi açtım ve bana bakan bir çift ela gözle karşılaştım.

       "Ne görevi? Ne saçmalıyorsun yine?" Yüzüne hafif bir sırıtma gelirken yatakta oturur pozisyona geçmiştim.

       "Sana bir görev vereceğim ve söz veriyorum eğer bu görevi yaparsan sana annenin yerini söyleyeceğim. Sanki bana birazdan sana nasıl güvenebilirim diyeceğini duyar gibiyim. Çok basit. Güvenemezsin. Ama anneni bulmak istiyorsan elindeki tüm gelen teklifleri değerlendirmelisin."

      "Ne görevi? Nasıl bir şey?" Kafamın içinde binlerce soru vardı ama sadece bu ikisini sorabilmiştim. Bana ve anneme bunları neden yapıyordu? Neden iyi bir baba gibi davranmıyordu? Ve en önemlisi neden annemi kaçırmıştı? Doğrusu bunun hakkında bir cevap bulmuştum. Bana pis işlerini yaptırmak için annemi kaçırmıştı. Yoksa yapmazdım.

       "Mustafa Akkan diye birisi var. Zamanında bana çok kötülükler etmiştir. Geçenlerde öldüğüne dair bir haber geldi. Ve ben daha ondan intikam alacaktım. Ee öldüğü için alamadım içimde kaldı. Sonra biraz daha araştırdım ve bir oğlu olduğunu öğrendim. İsmi Emre. Emre Akkan. Bende dedim ki madem babasından intikam alamadım bunun acısını çocuğundan çıkartıyım."

         "Çoçuğun bir suçu yok. Adam zaten ölmüş yani intikam almana gerek kalmadı. Çocuğun peşini bırak." Diye araya girdim. Kafasını olumsuz anlamda salladı ve cık cıkladı.

         "Ah benim merhametli kızım. Tabi içinden. Dışından ise asi,hırçın bir kız. Dışından babasının kızı içinden ise annesinin. Ama dediklerinin bende en ufacık bir değeri yok. O yüzden takmayacağım. Hem sen annene kavuşmak istemiyor musun? Al sana fırsat." İstiyordum tabiki sadece, ne bileyim ya.

       "Ee benim ne yapmamı istiyorsun? Çoçuğu mu öldüreyim, ne yapayım?" Eğer öyle bir şey isterse yapardım. Benim için çocuk oyuncağı olurdu.

        "Saçmalama! Bu kadar kolay bir şey ile bitemez bu intikam. Uzun uzun acı çekmesi lazım. Bıkması lazım. Üzülmesi, aşk acısı çekmesi lazım. Kısacası senin yapman gereken şey senin kendini Emreye aşık etmenin lazım. Emre'nin öyle bir aşık olması lazım ki planımız işey yarasın. Ha bu arada sakın seveyim falan deme. Öyle bir şey olursa anneni unut. Ee görevi kabul ediyor musun?" Hiç düşünmeden "evet" demiştim ama başıma neler açtığını bilmiyordum.

&&&&&&&&&&&&&

Selam. Umarım hikayemiz beğenirsiniz. Bölümler kafam estiğinde gelicek çünkü boş zamanlarımda yazıcam.