Bazı insanlara çok geç kaldık.
Güvenleri kırıldı, kalpleri paramparça oldu. Üzdüler, düşünmedilerBazen geç kalırsınız.
Bazen olmamanız gereken zamanda, hiç olmamanız gereken bir yerde olursunuz. Hayat çok garip, bugün yolda yanınızdan sessiz sedasız geçen biri belki ilerde hayatınızın merkezi olacak. Bu cümleyi ne zaman okusam çok garibime gider. Ve bir cümle bu kadar özetleyici olabilir. Yarın ne olacağını kimse bilmiyor. Yarın aşık da olabiliriz, yarın hiç olmaya da biliriz. Ya da yarın hiç olmaz. Hayatımızın yarınlardan ibaret, yarın daha güzel olur diye kaç bugünü umutla geçirdik. Bir gün biriyle yollarınız kesişir, önce buna sevinirsiniz, çok zaman sonra söversiniz. İşte aşk tam olarak böyle bir şey, öncesi rüyadır sonrası kâbus.
Mesela "Bizim yerimiz." diyeceksiniz, yeri gelecek "Bizim şarkımız." olacak. Çok şey paylaşacaksınız, yeri gelecek bir geceyi, yeri gelecek derin acıları paylaşacaksınız. Eğer çok şanslıysanız ömrü paylaşacaksınız. Bunlar işin rüya kısmı, şimdi ben size gerçekleri, kabusu anlatayım. Bir gün sahilde yürüyorsunuz sonra dilinizden şu acı cümle dökülüyor "ilk kez elini bu bankta tutmuştum." İşte o zaman bir kez daha beyninizden vuruluyorsunuz. Kaçmak istediğin o anılar tokat gibi suratına çarpıyor. Ne demişti şair;"Bir şehir unutulabilir ama bir bank unutulmazmış."