Elimdeki Kan

103 11 11
                                    

elimdeki.  kan

Sadece biraz eğlenmek istiyorum saat 03.17 ve bizim ekiple normalde barda güzelce içmemiz gerekiyor ama malesef tolga beyin  kızlarla işi ve Doğukan ın da ders çalışa sı tutulunca tek başımayım Berçini saymassak şuanda kıvrak hareketlerle üstüme geliyor .Ama benim hiç birşey umrumda değil  çünkü hepsi benim param için birlikte.Aslında yakışıklıyımdır .uzun boylu, kahverengi göz. e bide okadar kasın hakkını yememek gerekiyor.
" ne düşünüyorsun öyle"
ve iğrenç sesi ve şirin olmaya çalışan  kıza baktığımda düşündüğüm  gibi berçin.
"boşver"
"klasik Uraz Soydan"
"bunu diyen tek kız değilsin"
"biliyorum"
"biliyorsan neden diyorsun"
tam bişi demek için ağzını açtığında odanın içi telefon sesi kapladı
(arayan tolga)
"Söyle"
"..."
"evet"
"..."
"neresi"
"..."
"tamam geliyorum"
yataktan kalkıp hemen tişörtü üstüme geçrip kapıya. doru yöneltim.
"nereye gidiyorsun?"
"boşver eve geldiğimde gitmiş ol"
ve cevabını beklemeden çıktım.arabanın kilidini açıp sürücü koltuğuna oturdu çalıştırdım.Nedense içimde kötü bir his var bilmiyorum.(1saat sonra)
"siktir"
benzin bitti ve ben ne şehrdeyim nede
bir ışık var  .tolga ben senin çağırdığın yeri  telefon çıkarıp otobanda telefonun ışığı yüzüme vurmasına izin verdim ve o malum kişiyi aradım tolganın sesiyle lafımı geri yutup dinledim.
"nerdesin? 1 saat oldu"
" benzin bitti otobanda yım"
"tamam hemen geliyorum"
arabanın kaportasına yaslanıp cebimden sigara paketinde bir dal çıkarıp dudağıma
yerleştirdim ve çakmakla o küçük kıvılcımı çıkarıp tutuşturdum dumanı içime çekip ciğerimin yanmasına izin verirken karşıdan gelen arabanın farları gözümü almasıyla sigarayı yere attım
yanıma geldiğındeise kapıyı açıp oturdum
"çabuk geldin"
"yol boş"
"adamı ne yaptın"
"bayıltıp paketledim hažır bir şekilde seni bekliyor"
"tamam konuştura bildinmi"
"seni beklediğini söylüyor"
"çok beklemiyecek"
"birşey bildiğinden emin değilim"
"1ay oldu anlamıyorum nasıl kaçıyorlar"
"korkuyorlarki kaçıyorlar "
"korkmalılar da kaç dakikaya  orda oluruz?"
"geldik"
ormanın içine girmesiyle arabanın çamura. batması bir oldu.
"tolga ben senin sürüşüne"
"yakın yürüyen biliriz"
ağaçların arkasındaki depoya geldiğimizde kapıyı açıp direk girdik. sandalyeye bağlı gençle göz göze geldiğimizde güldü bende güldüm  nasıl olsa son saatleri  yaklaştıkça  çocuğun  yüzündeki kuru kanı gördüğümde tolgaya baktım ben suçlu değilim bakışı attığında  tişörtüne gözuüm takıldı  tişörtü nü göstererek
"gerçekten hiç suçun yok"
o sırada sandalyenin zorlanmış olduğunu gördüm
"pek rahat durmamışsın yüzünün dağılmasını istiyorsan  hiç uğraşma bana gel seve seve"
bunu dememle çocuğa yumruğumu geçirmem bir oldu sandalyeyle yere düştüğünde çocuğun inleme sesini duydum masanın üstündekilere göz gezdirin ve istediğimi buldum
"karambit"
pek tercihlerinin arasında değildir ama ara sıra aklıma geldiğinde kullanırım direk ekimle kavrayıp  sandalyenin yanına gittim  sandalyeyi kaldırıp ipi kestim  an kavranması bir oldu
"tolga bu piç kurusunun adı. ne?"
"kaan kaan arıcan"
"şöyle bakalım arıcan  kim yaptı"
"neyi ?    söylesene  hadi kardeşini kimin  öldürdüğünü mü dur ben söylüyüm berk kardeşini berk, öldürdü  Uraz sayfanın biricik kız kardeşini berk öldürdü"
ve ben bu kelimeyi duymamla  bıçağı boynuna gecirmem bir oldu dayanamıyorum okelimeyi duymaya dayanamıyorum elime gelen  sıvıyla düşüncelerimden kurtuldu  elime  baktığımda  ise bana  acıyı  unutturan  okırmızı   sıvı. Ve bu son olmayacak.
"o elimdeki kan o katili bulana kadar duymayacak"
Not: âşk hikayesidir ama karakteri tanıltmak istedim yeni bölüm cuma  akşamı umarım beğen mişsinizdir. yazım yanlışım var ise affedin

UMURSAMAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin