Laxus: Saat gecenin üçü olmuş ama senden mesaj yok, şaşırdım.
Laxus: Normalde "bini givinibilirsin Lixis." tarzı mesajlarla beni taciz etmen lazımdı.
Laxus: Tabii ki çok yakışıklıyım ve beni takip etmekten kendini alamıyorsun ama buna son vermelisin.
Laxus: Normalde haber vermeyecektim ama moruk ile konuşup bir karar aldık,
Laxus: Okulumu, telefon hattımı, telefonumu, evi... Hatta yaşadığımız şehri bile değiştiriyoruz.
Laxus: Bence muhteşem olan ama moruğa göre çöp olan hayatımı düzene sokmalıymışız.
Laxus: O yüzden sana haber verme gereği duydum, ilk başta bana ne lan desem de...
Laxus: Kendine iyi bak? Böyle mi derlerdi vedalarda?
Laxus: Elveda mı daha uygun acaba?
"Laxus!" dedi Makarov düşük bir ses tonu ile. "Arabaya bin hadi. Evi toparlamam gece üçe kadar sürdü..."
"O kadar eşya olunca normal." telefonuna anlamsız bakışlar attı. Son bir mesaj olsa fena olmazdı.
"Hadi." dedi Makarov Laxus'a. "Ne yapacağını biliyorsun."
Laxus, hattını çıkarıp Makarov'a verdi telefonuyla birlikte. Dedesinin ona aldığı yeni telefona bakıyordu.
"Teşekkürler beni dinlediğin için." Makarov arabaya bindi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Thunder - Miraxus Texting
FanfictionYalnızlığı kabullenmiş Laxus Dreyar ve yalnızlığı ruhuna işlemiş Mirajane Strauss. Mirajane, her zamanki gibi o okul çıkışı da kafeye uğramıştı. Burada çalışıp para kazanmasa büyük ihtimal Erza'nın evine çöreklenmek zorunda kalacaktı. Lavaboya girdi...
