Dökülüyordum bu bazılarına göre mecazi anlamda gelebilir ama gerçekten dökülüyordum.Çünkü bir az önce çıktığım pastahaneden avuçlar dolusu şekerleme çalmıştım.Fazla almış olucam ki yere yavaş yavaş dökülüyordu.Uzaklaklaşalı çok olmamıştı büyük ihtimalle fark etmeleri geç olacaktı ve ben bu mahalleye bir daha asla uğramayacaktım.Bir avuç şekerlememe için beni dava eder miydi acaba? Büyük ihtilalle etmezdi zaten etse bile önemi yoktu bir şeyleri umursamamalı çok olmuştu.Hızlanmam gerektiğin düşünerek durağa doğru ilerledim.Çok fazla insan yoktu.Boş olan yere oturdum.Bir saat önce yaptığım anlaşmayı düşündüm.
Tehlikeli bir teklifti bu teklifi ya acil paraya ihtiyaci olan biri kabul ederdi ya da bir aptal ve ben ikinci seçenekte kalıyordum.Bu yaptığım ne kadar doğruydu?Bana geri dönüşü nasıl olacaktı?Teklifi kabul ettiğimden beri biliyordum ki ne son dakkika tekliften caymak ne de af dilemek geçerli olacaktı.Bu beni ürküyordu kimi kandırıyordum yapacağım şeyden deli gibi korkuyordum.Belkide en önemlisi bunu neden yapıyordum?Ben sadece onlara beni hafife almamalarını göstermeye çalışıyordum.Üvey aileme...
Soğuk rüzgar yüzüme çarpıyordu.Havalanan saçlarımı düzelttim. Ne kadar düşünmemeye çalışsamda anlaşma aklımdan çıkmıyordu.Katıldığım aslında küçük bir sokak çetesiydi.Ve benden oldukça fazla bir uyuşturucuyu para ile takas etmemi istiyorlardı.Ve ben bu teklifi kabul etmiştim.Derin bir nefes aldım cebimden bir sekerleme çıkarıp ağzıma attım.Serin mentollü tat ağzımda aci acı bir tat bırakmışt.Çantamdan suyumu bulup içtim ve kalbim ve midem huzursuzluk ve korku ile çalkalanıyordu.
&&&
Aslında aklıma takılan oldukça soru vardı.İlk başta neden ben? Diye düşündüm.Bu iş gerçekten büyük bir işti başarısızlıkla sonuçlanırsa sonuçları korkunç ve geri dönülemez olurdu.Ve ben daha çok yeniydim acemi bile sayılmazdım .Dayanamayıp bana bu işi veren Murat ile konuştum nedenini sorduğumda polisin hepsini hemen hemen tanıdığını yeni bir yüzü çok çabuk tanımayacaklarını ve bunun işleri daha kolay hale getireceklerini söylediler.Aslında bir yandan haklılardı ama bu sebeb beni tatmin etmemişti.Başım ağırıyordu ve boynuma doğru bir ince ağrı vardı.Fazla stres yapmıştım ki yapmam çok normaldı hayatımda her zaman böyle işler yapmıyordum.Aslına bakılırsa bundan önce hiç yapmamıştım ve bu durum işleri hiç kolaylaştırıyordu.Etrafımdaki insanlar hareketlenmeye başlamıştı,Metrobusun yaklaşmasını izledim.Ellerimle saçlarımı dağıtıp bu işin içinden en iyi sekilde çıkmayı diledim.Umarim kötü bir şey olmazdı umarım...
&&&
"Selena!"
Bir bu eksikti diye düşünerek arkamı döndüm tepkisiz kalmaya çalışıyordum ama onunla her konuşmamız genellikle sinir krizleri ile sonlandırdı. .Mustafan'ın sinirden kızarmış yüzünü görünce bugünün o günlerden olduğunu anladım en son 2 hafta önce kısa bir konuşma yapmıştık ama bu konuşma uzun olacağa benziyordu."Saaten haberin var mı?Haber bile vermemişsin ayrıca bir telefonun olduğunu hatırladın mı?Onu kullanmayı biliyorsun değil mi?"dedi.Evet başlamıştık zaten başım ağırıyordu ve ben birde durup burda azarlama çekecektim.Tepkisiz kalma çabam buraya kadardı.
"Önemli bir kokteyli kaçırdığımı sanmıyorum ve ayrıca basında yok yani rol yapıp düşünceli baba maskesini takmanıza gerek yok efendim."Konuşmaya başladığımdan beri değişen yüz ifadelerini sabit tutmaya çalıştı.Ama her kelimem sinirini daha artırıyordu ama en sinir olduğu şey tartışılmaz ona efendim dediğim yerdi.Bunun kötü bir anısı vardı.
Ona "Efendim"demeyi 13 yaşında alışkanlık hali ile basının önünde söylemiştim.Uzun süre boyunca haber bültenlerini ve gazeteleri süslemiştik."Ünlü milletvekilinin evlatlık kızı baba yerine Efendim dedi."Ve daha fazlası dışarıdan çizdikleri yardımsever,düşünceli baba-kız ilişkisini baya zedelemiştim ama bilinçli yapmamıştım şimdi olsa bilinçli yapardım orası farklı konuydu ."Seni kaç kere bana efendim denemen konusunda uyarmıştım,bu yaptığın düşüncesizligin sonucunu umarım hatırlamışsındır?"dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaybedenler Sürüsü
Teen FictionBaşarısızlıkla sonuçlarsan bir takas Selena'nın hayatını koca bir çıkmaza sokacaktı. Peki ya aile ya da aşk?Bundan önce hiç düşünemediği şeylere bu takas ile mi ulaşacaktı? Kendini hiç bir yere ait hissetmeyen kimsesizler için yazılıyor...