Serseri Patronum | RumeysaGulhan

38 5 2
                                    

İlk bölümde bu kitabı yazma sebebim olan hikayeyi incelemek istedim. Serseri Patronum!

Bu hikayenin temelinde kendi hizmetinde çalışan bir kızı taciz eden bir adam var.

Öncelikle bu taciz olayı o kadar dikkatimi çekmedi. Ama bölümler ilerledikçe öyle muhabbetler döndü ki gerçekten kendimi iğrenmekten alamadım.

Öncelikle erkek ana karakterimiz Yiğit, esas kızı sürekli elliyor. Kız istemediğini söylemesine rağmen ısrarla "Hayır, sen benimsin. Benim olana dokunurum." veya "Sen de istiyorsun." diyerek devam ediyor. Ve bunun ismi aşk oluyor!

Gerçekten kitabı okurken kafayı yedim.

Lütfen söyleyin bana dostlarım, bunun adı taciz değilse nedir? Bu erkek karakterin kendisini reddeden bir kadını ısrarla rahatsız edip "Naz yapıyor." diyen bir adamdan ne farkı var?

Ve size daha da acı bir şey söyleyeyim. Bu kitabın 261 bin okunması ve 30 bölümü var. Bu da bir bölümü 8700 kişinin okuduğu anlamına gelir. Sekiz bin yedi yüz genç ve okuduğu her şeye inanmaya hazır beyin bu saçmalıklarla dolduruluyor.

Gerçekten kahroluyorum. Lütfen ne okuduğunuzu farkederek okuyun ve bu tarz hikayelere taviz vermeyin.

Başka bir eleştiride görüşmek üzere, hoşçakalın.

İncelememi istediğiniz kitapları yorum olarak bırakabilirsiniz.

DUR DE!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin