Ecem'in ağzından :
Alarmımın sesiyle yatakta doğruldum . Banyoya gidip yüzümü yıkadım . Dolabımı açıp , bir kot ve beyaz tişört alıp giydim . Spor ayakkabılarımı da ayağıma geçirdim . Okul çantamı ve telefonumu aldım .
Merdivenlerden koşarak indim . Fidan teyzem kahvaltıyı hazırlıyordu . Arkasından yavaşça ona yaklaştı ve yanağına sulu bir öpücük bıraktım .
" Günaydın teyzecim " dedim .
" Günaydın kelebeğim . Hadi sofraya otur " dedi Fidan teyzem .
" Abim uyandı mı teyzecim ? " dedim .
" Yok canım uyanmadı " dedi Fidan teyzem .
" O zaman ben gidip uyandırayım . Bu arada belki susamıştır " dedim ve masanın üstünde duran Sürahi ve bardağı aldım .
Merdivenlerden bu sefer yavaşça çıktım . Benim odamin karşısındaki oda abimindi . Odasına yavaşça girdim .
Mışıl mışıl uyuyordu . Tatlı sey birazdan yüzün eriyebilir . Ah abicim ah . Seninle uğraşamayi çok seviyorum .
Sol elimdeki bardağı yavaşça komodinin üstüne koydum . Sürahiyi dikketlice tuttum .
Abim birazdan beni bu evde dört döndürecekti . Kaçmak için kapıyı açık bıraktım .
Sürahiyi hızlı bir şekilde abimin yüzüne boşalttım .
" Aaaaa hığğğ " dedi abim .
Yatağa oturup öksürmeye başladı . Allah şimdi yandım ben .
" Yeni uyandırma metodumu nasıl buldun abicim ? " dedim ve koşarak odadan kaçtım .
" Buraya gel Ecem . Bak çok kötü olacak " dedi abim .
Koşarak mutfağa indim ve masadan bir zeytin alıp ağzıma attım .
" Teyzecim ben gidiyorum . Abim gelince dışarı çıkarma sakın " dedim .
Çantamı ve telefonumu sandalyenin üzerinden alıp koşarak dışarı çıktım .
Abimin arkadan gelen bağırışlarına aldırmadan koşmaya devam ettim .
Abim arkadan bana yaklaşmıştı . Benim de astımım tutmak üzereydi .
Köşedeki bir evin balkonuna girdim . Büyük masanın altına girdim .
" Ecem nerdeysen çık kardeşim . Birşey yapmayacağım " dedi abim .
" Hı tabi sen onu benim külahıma anlat " dedim fısıldayarak .
Abim sonunda pes edip eve geri döndü . Zaten bizim evin yan sokağına kadar kaçabilmiştim .
Masanın altından kalktım ve eğilip yerdeki çantamı aldım .
Ayağa kalktığım gibi önümde duran birşeye çarptım . Sendeleyerek elimi masaya dayadım .
Bu cocuk da kim ona mı çarptım ben . Allah kahretmesin . Belalar peşimi bırakmıyor .
Karşımda duran sarışın ve mavi gözlü çocuk bana ters ters baktı ve konuştu .
" Evimin balkonunda ne işin var ? " dedi .
" Sey ben abimden kaçıyorum da . Pardon buraya girmiş bulundum " dedim .
" Bir sorun mu var ? " dedi sarı kafa .
" Yok abimle şakalaşmalarımız iste " dedim .
" Ben Oğuz " dedi sarı kafa .
" Ben de Ecem . Tekrar Özür dilerim . " dedim ve arkamı dönüp yürümeye başladım .
" Hey nereye ? " dedi Oğuz ve kolumdan tutup beni durdurdu .
" Okula " dedim ve kolumu işaret ettim .
Kolumu bıraktı .
" Hangi okuldasın Ecem ? " dedim .
" Atatürk Koleji " dedim .
" Hey aynı okuldayız . Birlikte yürüyelim mi ? " dedi Oğuz .
" Olur " dedim .
Oğuz çantasını alıp yanım geldi ve balkondan indik .
" Burada mı oturuyorsun ? " dedi .
" Evet yan blokta " dedim ve gülümsedim .
" Yeni taşındığınız galiba . Yoksa seni daha önce görürdüm " dedi .
" Evet bir hafta önce taşındık " dedim .
" Okul nasıl , alıştın mı ? Aslında ikinci günden bu saçma oldu ama " dedi .
Gülüp devam ettim .
" Yeni bir arkadaş edindim ama küçük bir tartışma da yaşadım " dedim .
Berke ' yi anlatmak isterdim ama Berke ' nin arkadaşi da olabilir .
" Kesin Berke piçi yapmıştır " dedi .
" Nerden bildin ? " dedim .
" Okuldaki bütün pisliklerin altında Berke vardır da ondan " dedi sinirli bir şekilde .
" Ne oldu çok sinirlendin ? Seninle değil benimle uğraşıyor " dedim .
" Benimle de uğraşıyor merak etme . Bana yaptıkları yetmedi . Daha da devam ediyor " dedi .
" Bu kadar kötü biri mi cidden ? Sana ne yaptığını sorsam yanlış olur mu ? " dedim .
Sormasaydım çatlardım . Merak duygusu aşırı çalışıyor bende .
Okulun kapısına yaklaştığımızı gördüm .
" Sey " dedi ve arkadan gelen sesle sözünü kesti .
" Oğuz geliyor musun oğlum ? Maç var " dedi bi cocuk .
Oğuz bana döndü ve konuştu .
" Çıkışta görüşürüz Ecem " dedi .
" Peki görüşürüz . Bol şans " dedim .