Daha henüz on yedi yaşındaydım. Herkesin olduğu gibi benimde bitmeyen bir lise hayatım var. Son sınıfa yaklaştıkça sinir stres artıyor. Her gün okula gidip gelmekle geçiyor günlerim. Yine bir gün okuldan dönerken otobüse bindim. Yol paramı verdim geçtim oturdum. Yine her zaman yaptığım gibi kulaklığımı taktım müzik dinlemeye başladım. O anda birden otobüs şoförü dikkatimi çekti. Ne zamandır aynı şoförle gidip geldiğimi fark ettim. Genç bir çocuktu ne çok yakışıklı diyebilirim ne de çok çirkin tam orta şeker. 😄 Uzun zamandır biniyorum bu otobüslere ama hiç aynı saate aynı şoföre denk gelmiyordum. Üstelik bu çocuğu ilk defa görüyordum daha önce otobüs sürmüyordu galiba. Her gün aynı kişiyle gidip gelmem tesadüf olamazdı herhalde. İmkansız gibi birşeydi. Uzun süredir sadece bakışıyorduk. O gün yine okuldan dönerken aynı otobüse bindim. Hiç yer yoktu önce aynadan baktı. Sonra arkasını dönüp yanındaki konsola oturabileceğimi söyledi. Yer olmadığı için geçtim oturdum. İneceğim yere yaklaşınca oturduğumuz fabrikanın adını söyleyerek sen burda mı ineceksin dedi. Üç ay felan olmuştur herhalde. O kadar bakışmanın sonunda ilk konuşmamız böyle oldu. Aslında buna pek de konuşma denemezdi. Otobüsten inince kendi kendime söylenmeye başladım. İneceğim yeri felan nerden biliyordu. Bildiği neyse o kadar yolcunun içinden neden benim ineceğim yeri biliyor. Sonra dedim ki her gün çocuğun arabasına biniyorsun bırakta bildin. 😀😀 Aslında şöyle bi düşününce baya fazla bakıştık biz çocuğun gideri vardı abi tatlıydı. Gözleri felan renkliydi bide daha ne olsun canım. Yalnız çocuğa bakıyorum felan ama adını felan bilmiyorum renkli gözlü çocuk olarak canlanıyor zihnimde. Ertesi gün tesadüfen adını ögrendim. Telefonunun şarjı yoktu. Yanındaki çocuktan birini aradı ben şevket dedi. Bunla beraber renkli gözlü çocuk oluverdi şevket. Okullar tatil oldu. Ve ben haliyle her yaz olduğu gibi bu yazda çalışacaktım. Şalvarımı giydim yazmamı taktım fabrikada çalışmaya başladım. Tam bir köylü güzeli olmuştum. Her gün işe giderken şevket beni görüyordu. Çok dikkatli bakıyordu okul halinden sonra böyle görünce nasıl baksın çocuk. Her geçmesinde kornaya basıyordu. İşten geldim yorgundum uzanıyordum. İnstagram da geziyordum öyle birini gördüm çok tanıdık geldi. Ama çıkartamadım bir türlü. Yatağa uzandım düşünmeye başladım kimdi o diye aklıma takıldı. En sonunda hatırladım o gün şevketin şarjı bittiğinde telefonunu kullandığı çocuktu bu. İsmi hasanmış şevketle konuşmaya çalışıyordum zaten hasan'a mesaj atmaya karar verdim. Dört aylık bakışmanım üzerine artık konuşmalıydık bence 😉😉😉 Hasan'a mesaj attım nasılsın felan diye ondan sonra konuyu şevkete çevirdim sen p gün o şoförün yanındaki değil misin dedim evet dedi. Şevket yanında mı dedim evet dedi peki benle konuştuğunu biliyor mu dedim hayır bilmiyor dedi istersen söyleyebilirsin dedim buda zaten hemen söylemiş. Şevket hemen numarasını yazmış beni arasın demiş. Şu an arayamam çalışıyorum dedim hasan'a. Kendi numaramı yazdım gönderdim numarayı yazmamla telefonun çalması bir oldu. Hasan'a mesaj attım şevket aramış ama açamam akşam beni aramasını söyledim. İş bittikten sonra akşam uzanırken telefonumun melodisiyle irkildim. Şevket arıyordu artık samimiyet nasıl geldiyse şevketciiimmm diye kayıtlıydı telefonumda. Telefon çalıyor ama ben heyecandan telefona dokunamadım bile. En sonunda derin bir nefes alıp açtım telefonu. Napıyorsun felan dedi böyle konuştuk. Otobüste telefonla konuşuyorsun ordakinden çok farklı konuşman dedi ne varmış konuşmam da dedim. Sen nerelisin dedi Silifke dedim. Şiveni çok belli ediyorsun dedi. Böyle konuştuk ne olduğunu anlamadan sevgili olurverdik. Şevket beni abartısız her saat başı arıyordu. Alışık değildim birinin beni böyle sürekli aramasına. Ben bu kadar ilgiye alışkın değilim diyesim geldi bi an çocuğa. 😄 Alışık olmasam da her kızın hoşuna gideceği gibi benle böyle ilgilenmesi çok hoşuma gidiyordu. Yine bir akşam aradı beni ben arkadaşım başakla konuşuyordum telefon sürekli meşguldü. Bir kaç defa meşgul çaldıktan sonra arkadaşıma kapatmam gerektiğini söyleyerek şevketin aramasını cevapladım. Çok sinirlenmişti. Telefonum meşgul diye onu aldattığımı bile düşündü. Yapmadığım bişeyle beni suçlaması çok zoruma gitmişti. 4 ay boyunca senle konuşabilmek için can attım ben be niye seni aldatayım. Sen beni ne sandın diye bağırdım senleyken başkasıyla konuşacak kadar karaktersiz değilim dedim sinirlerim bozulmuştu ağladım. Ben ağlayınca hatasını anlayıp özür diledi. Daha sonra her şey yoluna girdi. Şevkete daha yakın hissediyordum artık kendimi. Özellikle o gözleri beni benden alıyordu. Bu kadar mı derin bakar bi insanın gözleri. Çok güzel ve çok derin bakıyordu bu bakışlarla zaten karşıdakinin etkilenmemesi mümkün değildi. Bu çocuk baya baya hoşuma gitmişti. Ses tonuna kadar hoşuma gidiyordu. Ayşem diye hitap ediyordu bana. Hep zaten en yakınımdakiler Ayşem der bana şevket artık benim en yakınımdı....