Gençlerin İçinden Çıkamadığı Problemler

1. Problem: Yalnızlaştıran Duygu "Anlaşılmama Hissi"

Günümüz gençlerinde en sık rastlanan duygusal sorun anlaşılmama / kendini ifâde edememe yada farklı bir deyişle "İnsanlar niçin beni anlamıyor ki?" düşüncesi sanırım.

Belki de bu, 2000'ler sonrasında yaşayan her gencin ortak bir sorunu.

Şimdi bunu okuyan kardeşim! Senin de "Aaa! Tam da benden bahsediyor." dediğini duyar gibiyim.

O zaman okumaya devam edip bu sorununa çözüm bulmak için büyük adımlar atabilirsin.
Çünkü sana bir kaç kilit tavsiyem var.
İşte bu çözüm notlarıyla birçok sorununu Allah'ın izniyle daha kolay aşacaksın.

1. Çözüm: "Kendini İfâde Ederken Karşıdakine Uygun Tâvrı Seçmek"

Gençlerin düştüğü en büyük yanlış derdini anlatırken herkese eşit tavrı sergilemektir.

Ey Genç Kardeşim!
Babana derdini anlattığın ses tonu ve üslub ile o seni dinliyorken, aynı üslub anneni kızdırabilir veyâ ağlatabilir.

O zaman sen konuştuğun kişinin dikkat, bilgi, kültür, ahlak ve anlayış seviyesini kısaca kontrol et, daha sonra da karşındakinin seviyesine uygun olan kelimeleri ve üslubu seçerek ona göre konuşmaya içten kuvvetli bir Bismillâh ile başla göreceksin ki sonuç çok farklı olacak.

Bununla göre üslubunu sürekli sâkin modda tutmaya gayret etmelisin.
Çünkü sinirlenen insan genellikle hatâlı sözler kullanır.
Ama bu sözleri geri almak her zaman o kadar kolay olmaz.

İpucu: Karşındaki kişinin kadın / erkek, evli / bekâr, genç / yaşlı olması senin konuşma şeklini belirlemende ilk adımlar olabilir.

2. Çözüm: "Karşıdaki Kişi Anlamadığı Zaman, Gerekirse Tüm Anlattıklarını Sabırla Tekrarlamak"

Eğer 1. Çözümü uyguladıysan, ve gereken kişilik analizinin ardından Bismillah deyip derdini anlatmaya başladıysan büyük bir yol kat ettin demektir.

Peki ya karşımdaki bunca çabaya rağmen beni anlamadıysa?

Öyle ya, o kadar da gayret sarfedip normalde asla yapmayacağımız bir şey olan karşımızdakine uygun sâkin bir konuşma yapmıştık. Nasıl anlamaz?

O zaman "Vazgeç gitsin, bırak anlatmayı. Anlayacak olsa ilk seferde bu iş olurdu." diyeceğimi sanıyorsan yanılıyorsun.

Tam aksine seni tebrik ediyorum.
Neden mi?
Çünkü sabır gösterip bu sorunun da çözümünü aramaya başladığın için.

O halde beni iyi dinle:
Böyle durumlarda yapman gereken en güzel şey derin bir nefes alıp birkaç saniye bekledikten sonra ikinci kez Bismillah diyerek 2. Çözümü uygulamaya başlamak.
"Sabırla Yapılan Farklı Misâlli Bir Açıklama"

Karşındakini iknâ etmeye yada ona bir şeyler anlatmaya çalışıyorsan şüphesiz ki herkesin bir Einstein olmadığını iyi bilmelisin.

Bu durumda 2. kez sorunundan bahset, ama bunu farklı bir misâllendirme ile yap.

Yani içinde bulunduğun durumu karşındaki kişinin daha iyi kavraması için onun da bildiği ve uzak olmadığı alanlardan misâllendirme yapmalısın.

Verdiğin misâller karşıdakinin aklına yattığından senin problemini doğrudan olmasa da dolaylı bir şekilde anlamış olacak ve "Vayy Bee! Gerçekten de hiç böyle düşünmemiştim." diyecektir.

İpucu: Sabırlı olmak her işin ana kilit noktasıdır. Bunun için sabrı elden bırakmadan, öfkeye kapılmadan, karşıdakini incitmeden gerekirse tekrar tekrar sorunundan bahset.

Göreceksin ki sabır ile açtığın kapılar öfke ile açtığın kapılardan kat kat fazla ve büyük olacak.

3. Çözüm: "Her Zaman Kendini %100 Doğru yada Karşıdakini Tamamen Yanlış Düşüncede Görmemek"

Evet! Geldik en önemli adımlardan birine.
Günlük konuşmalarımızda bile düşmeden edemediğimiz bir hata olan "Sadece benim dediğim doğru." bakış açısı.

Karşıdaki kişi seni anlasa bile bazen sırf senden "hep ben haklıyım" tarzında bir üslup sezdiği için işi yokuşa sürebilir.

O halde öyle bir şekilde konuşacaksın ki konuştuğun kişi senin "Ben %100 haklıyım demiyorum ama şu iş hakkında böyle bir görüşüm var. Sen daha iyisini söylersen de kabûlümdür. Fakat beni iknâ etmelisin" vb. tarzda konuştuğunu anlamalı.

Bu yöntemle de emin ol, büyük bir yol kat edeceksin. Hatta kendin bile şaşıracaksın. Çünkü insanların genelde yaptığı hataları sen yapmazsan, bunun gibi genelde yaşanan sıkıntıları büyük oranda aşmış olursun.

İpucu: "Ben tamamen haklıyım demiyorum. Hatalı da olabilirim. Ama şu iş hakkında böyle bir görüşüm var" şeklinde bir üslubu sakın haa yapmacık bir modda söyleme. O takdirde Allah korusun işler ters tepebilir.