100 ways of Crime (Türkçe)

#7 Killing Machine

Elimde F92'yi tutmanin mutluluğuyla ofise döndüm. Ki ofiste kimse yoktu.Belki de bana süpriz yapıyorlardir diye düşündüm. Ama bu olamazdi çünkü bugün çıkacağımi bilmiyorlardi.Ana hola girdigimde etraf darmadağındi ve yerde yatan Stacy'i gördüm.

+Stacy,noluyor burda

-Sessiz ol ve yere eğil

+neden?

-sen dedigimi yap yeter!

Yere sessizce çöktüm ve yaklaşık 5 dakika hicbirsey olmadi.6. dakika sabirsizlanmya başladım. 7.dakidada sinirlendim.8.dakikada bir silah sesi geldi.Ve kapi sesi duyuldu.Stacy hemen ayağa kalktı, kulağında bir tür iletisim araci vardi (hani şu kulağa takilanlardan) ve "Maison saat 9 yönündeler,yetiş" dedi.

+Buraya ne halt oldu böyle?

-Ofisin kasasındaki serveti çaldılar.

+Buna nasil izin verdiniz?

-Kolay olmadi

+Ne?

-Boşver

+Adamlar şu an binada mi

-Evet ve bilsen iyi olur bizim ekipten herkes geberdi.

-Evet ,Stacy'den önemsiz bir bilgi daha,bilsen iyi olur mu? Stace sen ne içiyosun anlamıyorum.

+Konuyu saprirma ,hepsi bu gün öldü ve sende onlardan biri olmak istemiyorsan kapa çeneni ve beni takip et.

Arka arkaya yürümeye başladık, iki adam önümüze çıktı ve Stace

"Dans mi istiyorsunuz,buyrun beyler"

dedi ve iki adamı da kalbinden vurdu (bu bir değimdi dimi afafsgqga,herneyse) sonra bi adam aniden cikip Stacy'nin bacağını vurdu ve bende adamın gözünden vurdum ve Stacy'e

+Staceee,iyi misinnnnn???"

-Beni bırak burda ve diğer adamlari öldür

+Olmaz seni hemşireye goturmemiz lazım

-Şu an olmaz,beni yandaki temizlik odasina sakla,ahhgg fazla acıyor

Bende Stacy'yi odaya saklayip yoluma devam ettim.

Yoluma devam ediyordum ama Stacy hala aklimdaydi.Onu temizlik dolabimi,odasi mi her ne haltsa orda bırakıp gitmiştim. Stacy'i bıraktığımdan beti tam 16 adam öldürdüm. Evet.Saydim.Adamlarin nasil içeriye girebildigini hemde bu kadar kişiyle anlayabilmis değilim. Herneyse. Tam General Morgan'in odasindan döndüm ki Kabumm Maison yerde yatiyor.Boynundan kan akiyordu ve bu silah diil bir tür av bıçağı mi? Bu kesinlikle o adamdi.Ilk incelediğimiz vakadaki adam.Evet emindim.Sonra Maison'u hatırlayıp yere çöktüm."Maison beni duyabiliyor musun ?" Nabzi hala atsada ,yo olamaz birsey hatirladim ki Stacy kan kaybindan olabilirdi. Masion da.Bir seçim yapmam gerekiyordu. Ya Maison,ya Stacy ...

Stacy hemşireye sürmüştür bahanesiyle Maison'un yanina çöktüm,Çok kisik bir sesle "Sydney" dedi. Bir an için ne yaptığımı bilmeyerek onu öptüm. Bunu neden yapıyordum. Ondan sanirim artık nefret etmiyordum.Ama boynundan süzülen kani gördükçe içim içimi yiyordu.Onu kaldirmam mümkün değildi. Onu sürükleyerek Stacy'nin olduğu odaya götürdüm. İkisini temizlik Arabasina koyup hemşireyr götürdüm. Şükürler olsun ki Stacy kan kaybından olmemenin yolunu bulmuş. O an fark ettim ki hemşire burda olduğuna göre diğer çalışanlar kasa soygunuyla ilgileniyo olabilir. Bu yüzden bu olayi unutup,Masion'un yanina gittim.Bogazini bandajla sarmislardi.

+Ben....ben... çok özür dilerim Maison,sana kötü davrandığım için. Herneyse.Daha iyi hissediyor musun?

Zar zor konuşarak bana cevap verdi

-Saçmalama sen olmasan ölabilirdim.

+Peki senin boynunu kim bıçakla sıyırdı?

-Bilmiyorum.

Ona bazı şeyler söylemek istiyirdum ama hemşirede olduğumuzu hatırlayarak hasta odasindan çıkıp hemsirenin yanina gidip olayla ilgilo birkaç soru sorup hasta odasina geri döndüm. İkiside uyuyakalmisti.Bende olay bitene ve anons yapilana kadar hemsiredeki boş yatağa kuruldum.Ikiside perişandi.Sanki birileri güneşimi çalmış gibi hissediyordum.(Calikusu izleyen bilirr :)) )

Yoluma devam ediyordum ama Stacy hala aklimdaydi.Onu temizlik dolabimi,odasi mi her ne haltsa orda bırakıp gitmiştim. Stacy'i bıraktığımdan beti tam 16 adam öldürdüm. Evet.Saydim.Adamlarin nasil içeriye girebildigini hemde bu kadar kişiyle anlayabilmis değilim. Herneyse. Tam General Morgan'in odasindan döndüm ki Kabumm Maison yerde yatiyor.Boynundan kan akiyordu ve bu silah diil bir tür av bıçağı mi? Bu kesinlikle o adamdi.Ilk incelediğimiz vakadaki adam.Evet emindim.Sonra Maison'u hatırlayıp yere çöktüm."Maison beni duyabiliyor musun ?" Nabzi hala atsada ,yo olamaz birsey hatirladim ki Stacy kan kaybindan olabilirdi. Masion da.Bir seçim yapmam gerekiyordu. Ya Maison,ya Stacy ...

Stacy hemşireye sürmüştür bahanesiyle Maison'un yanina çöktüm,Çok kisik bir sesle "Sydney" dedi. Bir an için ne yaptığımı bilmeyerek onu öptüm. Bunu neden yapıyordum. Ondan sanirim artık nefret etmiyordum.Ama boynundan süzülen kani gördükçe içim içimi yiyordu.Onu kaldirmam mümkün değildi. Onu sürükleyerek Stacy'nin olduğu odaya götürdüm. İkisini temizlik Arabasina koyup hemşireyr götürdüm. Şükürler olsun ki Stacy kan kaybından olmemenin yolunu bulmuş. O an fark ettim ki hemşire burda olduğuna göre diğer çalışanlar kasa soygunuyla ilgileniyo olabilir. Bu yüzden bu olayi unutup,Masion'un yanina gittim.Bogazini bandajla sarmislardi.

+Ben....ben... çok özür dilerim Maison,sana kötü davrandığım için. Herneyse.Daha iyi hissediyor musun?

Zar zor konuşarak bana cevap verdi

-Saçmalama sen olmasan ölabilirdim.

+Peki senin boynunu kim bıçakla sıyırdı?

-Bilmiyorum.

Ona bazı şeyler söylemek istiyirdum ama hemşirede olduğumuzu hatırlayarak hasta odasindan çıkıp hemsirenin yanina gidip olayla ilgilo birkaç soru sorup hasta odasina geri döndüm. İkiside uyuyakalmisti.Bende olay bitene ve anons yapilana kadar hemsiredeki boş yatağa kuruldum.Ikiside perişandi.Sanki birileri güneşimi çalmış gibi hissediyordum.(Calikusu izleyen bilirr :)) )

Bu bölüm baya uzun oldu, ilk önce 3 part yazdim sonra birleştirdim,begenmeniz dileğiyle :)))